Üç Martının Hikâyesi/Şiir Gibi Masallar Üç Martının Hikâyesi Bir gün avare gezerken sahilde; Üç martı ilişti gözlerime Üçü de ayrı şiirlerin mısraı Üçü de apayrı âlemlerde *** Birinci martı iriydi inadına Yani bir kuştan beklenilmeyecek kadar Ve diriydi bakışları Sersem balıkları Daha iyi keşfedebilmek için Günden evvel iner denize Pek önem verirdi işine Bütün gayesi çalışmaktı Midesine ve dişine Yine bir gün heyecanla uçarken İrice bir balık ilişti gözüne Lâkin hırsından hesaplayamadı Vapurun pervanesini Deniz, utanarak taşıdı günlerce Anlamsız cenazesini *** İkinci martı çelimsizin tekiydi Uyumaktı onun en büyük işi Kanatlarını kullanmaktan nefret ederdi Bunun için, kuş kanunlarına göre Yasaklıydı belki Vapur güvertelerinden Gülen insanların attığı Simit parçalarıyla geçinirdi Bir zaman geldi ki Hem de güneşli bir bahar günüydü Fırıncılar greve gitti Simitle geçinen ahmak martı Bırakın şöyle yorulmayı Denize bile dalamadı Günden güne eridi bir iskelenin başında Pişmanlık vardı Son kalb atışında *** Üçüncü martı Kuş olmanın mutluluğunu bildi Göğün ve denizin sırrına erdi Gözlerini ufuklara dikerek Kanatlanıp giderdi Kimse bilmezdi onun nerde doğduğunu Ne yiyip, ne içtiğini Akşam olunca nereye gittiğini İhtimal ona göre Kuş mutlaka göklerde ölmeliydi Ama kanatların felç olup Yere çakılsın Ama bir keskin nişancı Peşine takılsın Zaten kuşa yakışan da Bu değil miydi? Soner CAN |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 19:35 . |
Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2