Çocuğunuza Sevgiyi Nasıl Öğretebilirsiniz        Çocuğunuza Sevgiyi Nasıl Öğretebilirsiniz   Hangi anne-baba çocuğunu sevmez ki? Her anne-baba çocuğunu sever. Ancak her çocuk anne-babası tarafından sevildiğini hissetmemektedir. DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Psikolog Şeyda Özdalga “Bu iki farklı sonucun ortaya çıkmasına sebep olan şey iletişimdir. Sevgisini ifade eden  çocuğun sevildiğini hissedeceği faaliyetlerde bulunan  takdir ve onay gören anne-babanın çocukları sevildiğini hissetmektedirler.” diyerek sevgiyi anlatmakla ilgili önerileri sizlerle paylaşıyor.  Sevgi  bir insanın bir kişi  durum ya da nesneye ilgi ve bağlılık duygusudur. Sevginin davranışa yansıyan şekli ise  sevgi dolu gözlerle bakmak  dokunmak  öpmek  güzel sözler söylemek  zamanı paylaşmak   onu düşünmektir. Bu ilgi ve bağlılık koşullara rağmen gerçekleştiğinde gerçek sevgiden söz edebiliriz. Güzeli  iyiyi  becerikliyi  akıllıyı  yetenekliyi sevmek kolaylıkla gerçekleşir. Sevginin verilmediği    sevgi ve güven ihtiyacının karşılanması için anne ve babanın yaklaşımı önemlidir. Emzirmek hem bedensel hem de duygusal olarak onu besler. Sevginin bebek için hissedilmesi için onun beslenme  uyku  temizlik gibi temel ihtiyaçlarının karşılanması ile birlikte annenin sakin ve sabırlı yaklaşım ile yanında olması  ses tonu  sevgi dolu bakışlarıyla sınırsız sevginin verilmesi sağlanır. Çocuğa sevgiyi öğretmenin yolu sevgi dolu  sevgiyi verebilen ebeveynlerden geçer.  Çocuklar Farklı Sever  Sevginin dili ortak olmakla beraber  Çocuklar sevgi ihtiyaçlarını davranış ve sözleriyle ifade ederler. Ebeveynlerinden ayrılmalarına tepki gösterir  her tür koşulda birlikte olmayı talep ederler aynı zamanda koşulsuz severler. Ebeveynler ise koşul koymaya başlayarak farkında olmadan sevgilerini engellemeye başlarlar. Çocuklarının davranışlarına  kişilik yapılarına  başarı durumlarına  fiziki özelliklerine ve ebeveynlerin kendi kişisel ihtiyaçlarının engellenmesine  iletişim becerilerine  eşler arasındaki ilişki koşullarına ve kendi çocukluklarında aldıkları sevgi modeline göre sevgiyi koşullandırırlar. anne babalar öğrenmiş oldukları sevgi modelleriyle çocuklarına sevgiyi öğretirler. Eşinin sevmediği bir özelliğini çocuğunda gören  okulda kendince tanımladığı başarı özelliklerini göstermediğini düşünen  başarılı olduğu halde en mükemmelini talep eden  eleştiri ve yargılayıcı iletişim kurabilen  maddi ve manevi sorunları olan yetişkinler sevgilerini verme konusunda da sorun yaşarlar. “Anne baba arasındaki sevgi çocuğa nasıl aktarılabilir? Bir çocuk için  anne-babası çok önemlidir. anne-babası tarafından sevildiğini hisseden çocuk kendini değerli hisseder. Kendini değerli gören çocuğun özgüveni yüksektir ve yeni şeyler denemekten çekinmez. Çocuklar anne baba arasındaki sevgi dolu ilişki modeline göre gelecekte ilişkilerini şekillendirirler. Aile içindeki ilişki  düşünce ve inanç sistemlerini etkiler. Bu nedenle olumsuz karşılıklı geri bildirimler zarar vericidir. Onun için ebeveynler diğerinin varlığı ya da yokluğunda çocuğuna  diğer kişiye yönelik olumsuz ve aşağılayıcı ifadeler hatta olumsuz hitapların olduğu şakalar kullanmamalıdır. Şeyda Özdalga  “Eşler çocuklarını kendi bireysel ya da ailesel çatışmalarını dinleyecek terapistler haline getirmemelidirler. “ diyerek şöyle devam ediyor: “Anlaşmazlık ve tartışmanın düzeyi çocuğun algısında farklı boyuttadır. Biraz yüksek ses tonunu çocuk çok fazla  travmatik algılayabilir. Sağlıklı iletişimin yolu karşındakini anlamaktan geçer  onun dediğini kabul etmekten değil. Çocuğun önünde tartışmamak  ya da uygun boyutlarda sadece fikir çatışması yapabilmek gelişmiş bir iletişim becerisi ve düşünce yapısı gerektirir. Sabah kalktığında birbirine “günaydın” diyen  bakışlarıyla   sözleriyle birbirine sevgilerini ifade edebilen anne baba arasında çocuk kendini huzur  güven ve sevgi ortamında bulacaktır. Bu koşulların içindeki ufak çatışmalar çocuk için de tolere edici olacaktır.” “Çocuğa sevgiyi öğretmenin yolları Sevgiyi bakışları   davranışları  paylaştıkları  onları düşündüklerini göstermeleri ile koşulsuz sevgilerini sunarak öğretebilirler. Şeyda Özdalga şunları söylüyor:  Çocuklarla zaman geçirmenin etkisi araştırmalarda da kanıtlanmış   haftalar  aylar arasındaki sağlıklı temasın  çocuğun ilerdeki kişilik ve davranış bozukluklarını önemli bir miktarda indirgediği bilinmektedir. Temas bebek ağlamasında azalmaya  çocuğun büyüme hızında artmaya ve annenin güveninin güçlenmesine neden olmaktadır. Annenin çalışması gerektiği durumlarda  çocuğuna bakan kişinin aynı yaklaşım ve iletişimde olmasına özen göstermelidir.    Annenin vereceği özel zamanlar akşam yorgun olunan  can sıkıcı işlerin beklediği zamanlar olamaz. Yaşamı gidişine bırakmadan  çocuğu büyümeye terk etmeden  ya da tüm hayatını çocuğuna vermek de olmamalıdır. Özel aile zamanları yaratmak  yakın arkadaş veya akrabaların ziyaret edilmesi  rahat ve bilgilendirici zaman için müze   tüm aile fertlerinin katıldığı  yiyeceklerin hep beraber hazırlandığı  gidilecek yerin beraber belirlendiği  yemek öncesi ve sonrası aktivitelerinin hep beraber ayarlandığı bir piknik düzenlenebilir. Yakın çevre tarihi yerler gezilebilir  parka gidilebilir   veli toplantılarına  gösterilerine katılmak  karne günlerinde yanında olmak onun değer bulmasını ve sevildiğini hissetmesini sağlar.    Çocuklar büyüdükten ve okula gitmeye başladıktan sonra altı yedi saatlik zaman diliminden sonra eve geldiklerinde erişkinin koruması altında rahatlamak  günlerini karşılıklı diyaloglarla paylaşmak  neşe ve hayal kırıklıklarını aktarmak isterler. Evde bulunmasanız da bu destek telefonla verilebilmelidir. Zaman ayrılmayan çocuklar kabul görmeme     Anne-babalar  çocuklarına karşı sevgi sözcükleri kullanmakta her zaman cömert davranmazlar. Hayat karmaşası içinde  bu güzel sözcükleri unutuvermektedirler. Bazen “çocukların şımaracağı inancı   çocuğun sevildiğini hissedeceği faaliyetlerde bulunan  takdir ve onay gören anne-babanın çocukları sevildiğini hissetmektedirler. Sevgi sözcüklerini kullanmayı ihmal eden ya da çocuğuyla beraber zaman geçirmeyen  onlara vakit ayırmayan anne- babaların çocukları ise sevildiklerini hissedememektedirler.    Sevgi önemli bir değerdir. Bu değere sahip olan insanlar  değerli işler yapmak için istekli olmakta ve değerli işler yapabilme cesaretine sahip olmaktadırlar. Sevgiden mahrum olan bireyler  hayatlarını sevgi arayışı içinde sürdürmektedirler. Bir anne-babanın çocuğuna vereceği en değerli şey  sevgidir. anne-babanın çocuğuna karşı en temel görevi; sevgiyi hissettirmek ve sevmeyi öğretmektir.        alıntı             --------------Tualimforum İmzam--------------   Allah'ım Hakkımızda Hayırlısını Ver. Amin      |