tualimforum.com - Boynuzlu Anhima (Anhima cornuta)-Boynuzlu Anhima Genel Bilgi ve Resimleri

Boynuzlu Anhima (Anhima cornuta)-Boynuzlu Anhima Genel Bilgi ve Resimleri

http://img338.imageshack.us/img338/7...uzluanhima.jpg

Boynuzlu Anhima (Anhima cornuta)

Boynuzlu anhima, Güney Amerika'da Güyan'lar ve Venezuela ile Arjantin ve Paraguay arasındaki alanda bulunan büyük bataklıklarda gruplar halinde yaşar. Kahverengi, gri ve beyaz renklerinin karışımı olan bu kaz iriliğindeki kuşun (yaklaşık olarak 80 santim uzunluğundadır), alnında, iki gözünün arasından çıkan incecik bir dikeni vardır. Her kanadındahttp://www.tualimforum.com/images/nkt.jpgiki tane olan mahmuzlarının büyüğü 2,5 santim, bazılarında biraz daha uzun olduğu da görülmüştür.

Bu kuş, ailesinin öbür üyeleri gibi ufak kafalı, iri ve ağır yapılı bir kuştur. Başından biraz kısa olan ve tavuklarınkine çok benzeyen gagası, ucuna yakın bir yerinden itibaren kancalıdır.

Anhima'lar kalabalık sürüler halinde toplaştıkları yerde veya gerek yürüdükleri, gerekse yüzdükleri sudahttp://www.tualimforum.com/images/nkt.jpgyaşarlar. Fakat ayak parmakları perdeli değildir. Zarif bir uçuşları vardır. Başlıca yiyecekleri bataklıklardaki bitkisel maddelerdir. Anhimalar, Anhimidae ailesini meydana getirir.

Erkekle dişi birbirine çok benzerler ve ölünceye kadar bir arada kalmak üzere birleşirler. Yuvalarını sakın küçük göllerin veya nehirlerin sığ sularında yapmayı tercih ederler.http://www.tualimforum.com/images/nkt.jpgBu yuva 60 santim yüksekliğinde bir saz ve değnek yığınıdır. Dişi buraya sarımsı beyaz renkte dörtten altıya kadar yumurta yumurtlar. Yumurtadan çıkan yavrular koyu sarı ve gri havla örtülüdür.

Bu kuşları yakından izleyen bir tabiat bilgininin anlattıklarına göre, anhimalardaki aile bağı çok kuvvetlidir. Dişi ve erkek tehlikeye düşen eşlerini ve yavrularını korumak için, bütün güçlerini kullanırlar. Özellikle anne anhima, yavrularıhttp://www.tualimforum.com/images/nkt.jpgiçin canını vermekten çekinmez. Dişisi ölen bir anhima erkeğinin, tıpkı bir anne gibi yavrularına itina ile baktığı ve onları yetiştirdikten sonra da uzun zaman kendisine yeni bir es; seçmeden, tek başına yaşadığı çok görülmüştür.