tualimforum.com  

Geri git   tualimforum.com > KÜLTÜR VE SANAT > Dini Konular > Sahabeler - Evliyalar - İslam Alimleri
Kayıt ol Yardım Üye Listesi Ajanda Bugünki Mesajlar

Sahabeler - Evliyalar - İslam Alimleri Sahabeler Hakkında Bilgiler.Evliyalar Hakkında Bilgiler.İslam Alimleri Hakkında Bilgiler.Sahabelerin Hayatı.Evliyaların Hayatı.İslam Alimlerinin Hayatı


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Hacı Hıdır Efgân - Hacı Hıdır Efgan Hayatı - Hacı Hıdır Efgan Kimdir
Konudaki Cevap Sayısı
0
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
865

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler
Alt 16.08.11, 00:34   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
Moderator
 
Tuna - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Nerden: Konya
Mesajlar: 1.782
Konular: 1135
Puan Grafiği
Rep Puanı:3960
Rep Gücü:57
RD:Tuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond reputeTuna has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 174
122 Mesajına 291 Kere Teşekkür Edlidi
:
icon Hacı Hıdır Efgân - Hacı Hıdır Efgan Hayatı - Hacı Hıdır Efgan Kimdir

Hacı Hıdır Efgân - Hacı Hıdır Efgan Hayatı - Hacı Hıdır Efgan Kimdir

Hindistan'ın büyük velîlerinden. İsmi Hıdır'dır. Hacı Hıdır Efgân diye bilinir. Aslen Afganistanlıdır. Serhend'e bağlı Behlülpûr kasabasında doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. Behlülpûr'da 1625 (H. 1035) senesinde vefât edip, orada defnedildi.

Küçük yaşından îtibâren ilim ve irfân ehlinin sohbetlerinde bulunup, feyz aldı. Hindistan âlimlerinden Şeyh Meyânciyûn'un uzun müddet ders ve sohbetlerinde bulunup istifâde etti. İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin sohbetleriyle şereflendi. Kısa zaman içinde feyz alıp yükseldi ve tasavvuf derecelerini geçti.

İmâm-ı Rabbânî hazretleri tarafından icâzet verilip, Allahü teâlânın dînin yaymak ve sevgili Peygamberimizn güzel ahlâkını anlatmakla vazîfelendirildi. Hicaz'a gidip hac ibâdetini yerine getirdi ve sevgili Peygamberimizin kabr-i şerîfini ziyâret etti. Bu sırada birçok Arab memleketlerini gezip gördü ve insanlara faydalı olmaya gayret etti.

Onun ilim ve sohbet meclisinde birçok kişi hidâyete kavuşup feyz aldı ve yüksek derecelere ulaştı. İmâm-ı Rabânî hazretlerinin vefâtından sonra, onun ayrılığına dayanamayıp kısa zaman sonra vefât etti.

Hacı Hıdır Efgân, ilmiyle amel eden bir âlim ve tasavvuf derecelerinde yüksek bir velîydi. Serhend yakınlarındaki Behlülpûr kasabasında bulunur, sık sık İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin yüksek dergâhlarına gelir, sohbetleriyle şereflenir ve tekrar dönerdi. Gecelerini, Allahü teâlânın rızâsına kavuşmak için ibâdetle geçirirdi. Vakitlerini Kur'ân-ı kerîm okumak, zikir, tesbih ve namaz kılmakla değerlendirirdi.

Tatlı ve gür sesiyle okuduğu ezân, kalblere tesir ederdi. İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin hizmetinde bulunduğu sırada ezânı dâimâ o okurdu. Bazan seher vakitlerinde,bâzan da bütün gece boyu, yanık sesiyle beytler ve kasîdeler okur, ağlardı. Resûlullah efendimize çok salevât-ı şerîfe okurdu.

İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyurdu ki: "Bir gün şeytanı gördüm. Kendisine bir takım suâller sordum. Allahü teâlânın hükmü ile doğrusunu söyledi. Bu arada; "Talebelerim arasından, doğru yoldan saptırmak için en az musallat olduğun ve kandıramadığın hangisidir?" diye sordum. Cevâbında; "Hcı Hıdır'dır." dedi."

Hacı Hıdır Efgân, Serhend'e yakın bir köyde bulunduğu sırada, İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin vefât ettiği haberini duydu. Bu haber üzerine içli göz yaşları dökerek Serhend'e gitti. bu gelişinde yanık ve tatlı sesiyle ezân okudu. Ezân sesini duyan İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin talebe ve sevenleri toplanıp, o büyük velînin vefât ettiği gün gibi bir gün yaşadılar.

Hadarât-ül-Kuds adlı eserin müellifi Bedreddîn Serhendî, bu hâdiseyi Peygamber efendimizin vefâtından sonra, ayrılık ateşiyle yanan Bilâl-i Habeşî'nin durumuna benzetir.

Sevgili Peygamberimizin vefâtından sonra, müezzini olan Bilâl-i Habeşî, Peygamber Efendimizin ayrılığına dayanamayıp Şam'a gitmişti. Ömrünün sonuna yakın, Peygamberefendimizin rüyâda dâveti üzerine, kabrini ziyârete gelmişti. Peygamber efendimizin torunları, hazret-i Hasan ile hazret-i Hüseyin'in ısrârları üzerine, yanık ve tatlı sesiyle ezân okumuştu. Ezân'ın sesini duyan Eshâb-ı kirâm, Mescid-i Nebî'ye gelerek, Peygamber efendimizin zamânını hatırlayıp ağlaşmışlardı.

ACABA KİME VERİRLER

İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin, Hacı Hıdır Efgân'a yazdığı mektubu:

"Kıymetli mektubunuz geldi. İçindekiler anlaşıldı. İbâdetlerden zevk duymak ve bunların yapılması güç gelmemek, Allahü teâlânın en büyük nîmetlerindendir. Hele namazın tadını duymak, nihâyete yetişmeyenlere nasîb olmaz. Hele farz namazların tadını almak, ancak onlara mahsûstur. Çünkü nihâyete yaklaşanlara nâfile namazların tadını tattırırlar. Nihayette ise yalnız farz namazların tadı duyulur. Nâfile namazlar zevksiz olup, farzların kılınması büyük kâr, kazanç bilinir.

Fârisî mısrâ tercümesi:

Bu iş büyük nîmettir. Acaba kime verirler?

Namazların hepsinde hâsıl olan lezzetten, nefse bir pay yoktur. İnsan bu tadı duyarken, nefsi inlemekte, feryâd etmektedir. Yâ Rabbî! Bu ne büyük rütbedir.

Arabî mısrâ tercümesi:

"Nîmete kavuşanlara âfiyet olsun."

Bizim gibi ruhları hasta olanların bu sözleri duyması da, büyük bir nîmettir ve hakîkî saâdettir.

Fârisî mısrâ tercümesi:

"Bâri kalbimize bir tesellî olsun."

İyi biliniz ki, dünyâda namazın rütbesi, derecesi, âhirette, Allahü teâlâyı görmenin yüksekliği gibidir. Dünyâda insanın Allahü teâlâya en yakın bulunduğu zaman, namaz kıldığı zamandır. Âhirette en yakın olduğu zaman da, rüyet yâni Allahüteâlâyı gördüğü zamandır. Dünyâdaki bütün ibâdetler, insanı namaz kılabilecek bir hâle getirmek içindir. Asıl maksad namaz kılmaktır. Saâdet-i ebediyye ve sonsuz nîmetlere kavuşmanızı dilerim."

1) Zübdet-ül Makâmât; s.383
2) Hadarât-ül-Kuds; s.347
3) Mektûbât-ı İmâm-ı Rabbânî; c.1, 137. mektup
4) Tezkire-i İmâm-ı Rabbânî; s.345
5) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c.15, s.261
--------------Tualimforum İmzam--------------
Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol.

Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.

Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.

Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.

Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol.

Hoşgörülülükte deniz gibi ol.

Ya olduğun gibi görün,ya göründüğün gibi ol.

MEVLANA CELALEDDİN RUMİ

Tuna
Tuna isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
efgân, haci, hacı hıdır efgan, hacı hıdır efgan hakkında genel bilgi, hacı hıdır efgan hayatı, hacı hıdır efgan kimdir, hacı hıdır efgan yaşamı, hayati, hidir, kimdir


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Efgan İsminin Anlamı ve Açıklaması - Efgan Adının Anlamı ve Açıklaması - Efgan İsmini Kartal Erkek Bebek İsimleri ( Erkek Bebek Adları ) 0 02.12.12 00:22
Hıdır Ellez Efsanesi - Hıdır Ellez Nedir? Serap Efsaneler ve Yöresel Halk Hikayeleri 0 30.11.11 01:11
Hacı Bektaş-ı Veli Yaşamı,Hacı Bektaş-ı Veli Hayatı,Hacı Bektaşi Veli Kimdir? İpek Diger Ünlülerin Biyografileri 0 09.07.09 15:51
Hacı İlbey Biyografisi,Hacı İlbey Hayatı,Hacı İlbey Yaşamı,Hacı İlbey Kimdir? İpek Diger Ünlülerin Biyografileri 0 30.06.09 13:33
Mehmet Nil Hıdır Hayatı(Biyografisi) Başak Siyasetçilerin Hayatı ( Biyografisi ) 0 16.12.08 12:00


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 14:58 .


Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2