Karıma Mektup ( Nazım Hikmet Ran ) Karıma Mektup Bir tanem! Son mektubunda: "Başım sızlıyor Yüreğim sersem!" Diyorsun. "Seni asarlarsa Seni kaybedersem," Diyorsun, "Yaşayamam!" Yaşarsın, karıcığım, Kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgarda; Yaşarsın, kalbimin kızıl saçlı bacısı, En fazla bir yıl sürer Yirminci asırlarda Ölüm acısı. Ölüm Bir ipte sallanan bir ölü. Bu ölüme bir türlü Razı olmuyor gönlüm. Fakat Emin ol ki, sevgili, Zavallı bir çingenenin Kıllı, siyah bir örümceğe benzeyen eli Geçirecekse eğer İpi boğazıma, Mavi gözlerimde korkuyu görmek için Boşuna bakacaklar Nazım’a! Ben, Alacakaranlığında son sabahımın Dostlarımı ve seni göreceğim, Ve yalnız Yarım kalmış bir şarkının acısını Toprağa götüreceğim... Karım benim! İyi yürekli, Altın renkli, Gözleri baldan tatlı arım benim; Ne diye yazdım sana İstendiğini idamımın, Daha dava ilk adımında Ve bir şalgam gibi koparmıyorlar Kellesini adamın. Haydi bunlara boş ver. Bunlar uzak bir ihtimal! Paran varsa eğer Bana fanila bir don al, Tuttu bacağımın siyatik ağrısı. Ve unutma ki Daima iyi şeyler düşünmeli Bir mahpusun karısı... Nazım Hikmet Ran |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 00:05 . |
Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2