![]() |
Erzurumlu Emrah Biyografisi,Şair Erzurumlu Emrah Hayatı,Erzurumlu Emrah Kimdir? Erzurumlu Emrah Biyografisi,Şair Erzurumlu Emrah Hayatı,Erzurumlu Emrah Kimdir? Uzun yıllar mutlu bir yaşam sürerler. Mahi Hanım’ın ölümü Emrah’ı Sivas’tan ayrılmaya mecbur kılar. Bu deyimi söyler. Bize gam yutturdu sahha-yı hicran Bilmem bu ayrılık gider mi böyle Ben mi tedbirimde eyledim noksan Yoksa tecella-yı kader mi böyle... Hayatı: Erzurum’un Tanbura köyünde doğdu. Doğum tarihi bilinmiyor. 1860’ta Niksar’da yaşamını yitirdi. Erzurum’da medrese eğitimi gördü. Önceleri sadece saz çalıp ustasının şiirlerini söylüyordu. Sonra kendisi de deyişler söylemeye başladı. Nakşibendi tarikatına girdi. Hayal kırıklığı ile biten bir gönül macerasından sonra memleketinden ayrıldı. 1828′de Trabzon’a gitti. 1835′te Sivas’a geçip burada 12 yıl kaldı. Ardından Tokat’ta bir süre yaşadı. Burada tanıdığı Mahmud adlı bir genci kendisine çırak yaptı ona “Nuri” mahlasını verdi. Bu çırak sonradan “Tokatlı Nuri” adıyla büyük ün yaptı. Tokat’tan sonra Amasya, Merzifon, Çorum yoluyla Ankara’ya gitti. Aşiret reisi Alişan Bey’in takdirini kazandı. Uzun yıllar Çankırı ve Kastamonu’da kaldı. 1850′de Tokat Niksar’a yerleşti. Burada evlenerek yaşamının sonuna kadar Niksar’da yaşadı. Âşıklık geleneğinin bütün özelliklerini taşıyan bir şair. Şiirlerinde aşk, gurbet, sıla özlemi, yazgıdan yakınma gibi konuları işledi. Duyarlı ve çoşkulu söyleyişiyle dikkat çekti. Divan edebiyatını da öğrendi ama bu tarzda yazdığı şiirlerin sayısı az. Yer yer tasavvufa yönelen koşmaları ünlü. Döneminde Anadolu’da pek tanınmayan “Ercişli Emrah”ın bazı güzel şiirleri de Erzurumlu Emrah’a maledildi. Aruzlu şiirlerinden bir bölümü 1916′da Erzurumlu Mehmed Abdülaziz Efendi tarafından “Divan-ı Emrah” adıyla yayınlandı. Şiirleri ve yaşamıyla ilgili bilgiler Eflatun Cem Güney’in 1928′de yayınlanan “Erzurumlu Emrah” araştırması ile Köprülüzade Mehmed Fuad’ın 1929 tarihli “XIX Asır Saz Şairlerinden Erzurumlu Emrah” kitaplarında toplandı. Hayatının, değişik geziler, yerleşmeler, evlenmeler ve serüvenlerle dolu oluşu, Orta ve Doğu Anadolu’daki ününü arttırmış olmalıdır. İlgi çeken kişiliği ile eserine değer kazandırmış, şiirlerinin yayılıp bilinmesini sağlanmış gibidir.19.yy’daki âşık fasıllarında eserleri en çok okunan sanatçılardan biri olan Emrah, klasik edebiyat bilgisiyle üstünlük kazanarak etki sağlamış, iki yanlı çalışkanlığıyla geniş alanlarda duyulmuştur. Tasavvufi şiirleri belli bir değer düzeyinin üstünde değildir. Asıl ilginç yanı, saz şiiri geleneği yolundaki içten ve etkili aşk, gurbet şiirleridir. Şiirlerinin bir kısmı Ercişli Emrah’ın (17.yy) Selvi Han’la ilişkili halk hikâyesine de eklenmektedir. Ercişli’nin bazı şiirleri de Erzurumlu Emrah’a mal edilmiş olabilir... Bir Deyim Çağrışır bülbüller gelmiyor bağban Hoyrat dost bağından gül aldı gitti Yüz bin mihnet çektim bir bağ bezettim Yari ben besledim el aldı gitti Gel Gel Eyledi Bir nazenin bana gel gel eyledi Varmasam incinir varsam incinir Beyaz gerdanından ince belinden Sarmasam incinir sarsam incinir Kaşına çekilmiş kudret kalemi Görmemiş dünyada derd ü elemi Her sabah her akşam verir selamı Almasam incinir alsam incinir Gene görünüyor yarin illeri Başımızda esen sevda yelleri Yarin bahçesinde gonca gülleri Dermesem incinir dersem incinir Nereden nereye sevmişim yari Ateşi komuyor yakıyor beni Aşık Emrah sever böyle bir canı Sevmesem incinir sevsem incinir Bu Göçü Ondan Gördüm Bu göçü ordan göçürdüm O dağ olmaz bu dağ olsun Şeydâ, garip bülbül gibi O bağ olmaz bu bağ olsun Yâri götürdüm yaylama Sevda derler gel kınama Bir yara vurdun sîneme Hançer olmaz bıçağ olsun Emrah der kapında kulam Dîdemde ummana dalam Al yanaktan buse alam Yanak olmaz dudağ olsun Gönül Gurbet Ele Çıkma Gönül gurbet ele çıkma Ya gelinir ya gelinmez Her dilbere meyil verme Ya sevilir ya sevilmez Yöğrüktür bizim atımız Yardan atlattı zatımız Gurbet ilde kıymatımız Ya bilinir ya bilinmez Bahçemizde nar ağacı Kimi tatlı kimi acı Gönüldeki dert ilacı Ya bulunur ya bulunmaz Deryalarda olur bahri Doldur ver içem zehri Sunam gurbet elin kahrı Ya çekilir ya çekilmez Emrah der ki düştüm dile Bülbül figan eder güle Güzel sevmek bir sarp kale Ya alınır ya alınmaz Gene Bahar Oldu Açıldı Güller Gene bahar oldu, açıldı güller Bülbül-ü şeydalar bağlarda gezer Bir saçı Leylâ’ya meyil verenler Elbet Mecnun olur, dağlarda gezer Ne sönmez ateştir aşkın ateşi Gittikçe artırır serde savaşı Yâr senin aşkından çeşmimin yaşı Bahar seli gibi çağlar da gezer Emrah tek tıfıldan bağrı yanıklar Bezm-i muhabbete kalbi sadıklar Maşukundan cüda düşen âşıklar Ruz-ü şeb ah eder ağlar da gezer. |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:20 . |
Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2