![]() |
Çoktan Geçti Senin Devranın Çoktan Geçti Senin Devranın Çoktan geçti senin devir devranın Has bahçesi viran eldesin gönül gönül Som altından idi tahtın revanın Revanın revanın revanın Akibet kuru bir saldasın gönül gönül,gönül Tükendi gençliğin geri vermezler Azar yaraların sarı vermezler Dağları delsende geri vermezler Yari vermezler,yari vermezler Ferhatı kandıran dildesin gönül,gönül,gönül Yağtığın saraylar kalmış virane Bacası tütmeyen garip bir hane,hane Bir sevda peşinde deli divane,divane, Divane,divane,divane,divane Mecnunun düştüğü çöldesin gönül,gönül Bir güzel peşinde deli divane,divane Mecnunun düştüğü çöldesin gönül,gönül Musa Eroğlu |
Gel Ali'm Yola Gidelim Gel Ali'm Yola Gidelim Gel Ali'm yola gidelim Ali'm kendi yolu ile Açlar doyar susuz kanar Leblerinin beli ile Ağaç kurur devran döner Kuş budağa her dem konar Doldurmuş badesin sunar Ali'm kendi eli ile Erenler lokması sırdır Lokmaya elini sundur Can Hatayim doğru yoldur Ali'm kendi yolu ile Musa Eroğlu |
Felekle Sohbet (Felek Sana) Felekle Sohbet (Felek Sana) Felek sana sualim var Anlamıyom hallerinden Aklımı gümanda koyma Haber söyle illerinden Kullara baş eğmez misin Güzelliği sevmez misin Bu dünyaya sığmaz mısın Bir mekan tut çöllerinden Ayrılanı kavuştursan Küskünleri barıştırsan Gerçeklere eriştirsen Gelmiyor mu ellerinden Kimi gamda kimi yasta Kimi sana çok heveste Kin vermişsin dosttan dosta Ne istersin kullarından Darılma da barışalım Gerçeklere erişelim Birgün gel de görüşelim Türlü türlü yollarından Gizli gayıbım aç getir Yalan değil gerçek getir Eroğlu'na çiçek getir Koparmadan dallarından Musa Eroğlu |
Şu Dağların Yükseğine Erseler Şu Dağların Yükseğine Erseler Şu dağların yükseğine erseler Lale sümbül mor menevşe derseler Bir güzeli bir çirkine verseler Güzel ağlar çirkin güler bir zaman Yükseğinde olur şahin yuvası İndim enginine Avşar Ovası Gabul olur güzellerin duası Haktan sevdiğini diler bir zaman Vara vara vardık Alma Deresi Uzak kaldı nazlı yarin arası Artıyor geçmiyor gönül yarası Mevla'm dermanını salar bir zaman Musa Eroğlu |
Geyinmiş Guşanmış (Ayşem) Geyinmiş Guşanmış (Ayşem) Geyinmiş guşanmış yayladan gelir Bize bu ayrılık Mevla'dan gelir Aman Ayşem yaman Ayşem Dağlar başı duman Ayşem Dağlar başı duman olsa Seni burda koymam Ayşem Aşağıdan gelir Türkmen koyunu Selviye benzettim yarin boyunu Aman Ayşem yaman Ayşem Dağlar başı duman Ayşem Dağlar başı duman olsa Seni burda koymam Ayşem Kınanın okkası çıktı elliye Benden selam olsun esmer benliye Aman Ayşem yaman Ayşem Dağlar başı duman Ayşem Dağlar başı duman olsa Seni burda koymam Ayşem Musa Eroğlu |
Kullar Olam Seni Doğuran Anaya Kullar Olam Seni Doğuran Anaya Kullar olam haydi seni doğuran anaya anaya vay vay Süt vermişler haydi senin gibi sunaya aman Ah aman aman ben dayanamam Çokcada içdim kafalarım duman Altın bağlar aman başındaki yazmaya yazmaya vay vay Kalk gidelim aman usul boylu gezmeye aman Ah aman aman ben dayanamam Çokcada içdim kafalarım duman Ben bilemem aman karanlıkta geleni geleni vay vay Dost mu sandın aman her yüze güleni aman Ah aman aman ben dayanamam Çokcada içdim kafalarım duman Musa Eroğlu |
Yatamadım Gasavetten Yatamadım Gasavetten Yatamadım gasavetten (oy oy) meraktan Aşk ateşi çıkmaz (da) oldu yürekten (vay vay) Ülker doğdu orta yere (oy oy) de dal oldu Uyku bastı ela (da) gözler bal oldu (vay vay) Musa Eroğlu |
Şu Yüce Dağların Karı Eridi Şu Yüce Dağların Karı Eridi Şu yüce dağların karı eridi Sel oldu gidelim de bizim ellere Yaylamızı lale sümbül bürüdü Gel oldu gidelim bizim ellere Nazlı olur güzellerin eyisi Deli gönül güzellerin delisi Gayrı bizim elin kara çalısı Gül oldu gidelim bizim ellere Karacaoğlan der ki gelir yazları Güzel kimden aldın da sen bu nazları Ananın babanın acı sözleri Bal oldu gidelim bizim ellere Musa Eroğlu |
Yine Katarlanmış (Tahtacı Semahı) Yine Katarlanmış (Tahtacı Semahı) Yine katarlanmış aşkın kervanı Çekip de gidiyor dost ellerine Erenler cem olmuş piri civanım Kemer best bağlamış hep bellerine Şah-ı Merdan çırakları uyandır Erenler badesini içenler vardır Cemiyet bahçası açtı dolandır Gel bir nazar eyle baka güllerine Hak Muhammet Ali bir bina kurmuş Muhabbet nurunu kalbe doldurmuş Erenler sırrını bize bildirmiş Yol içinde gizli sır yollarını Gerçek talip olan menzile yeter Birlik divanında muhabbet tutar Cümlesi bir dilden birlikten öter Aşık oldum onların hoş dillerine Genç Abdal'ım şaha dergaha geldim Bir niyaz eyledin darına durdum Hidayet kapısın açılmış gördüm Neler ihsan etmiş hak kullarına Musa Eroğlu |
Telli Turnam Selam Götür Telli Turnam Selam Götür Telli turnam selam götür Sevdiğimin diyarına Üzülmesin ağlamasın Belki gelirim yarına cananıma Hasret kimseye kalmasın Sevdalılar ayrılmasın Ben yandım eller yanmasın Sevdanın aşkın narına canıma Gönüle hasret yazıldı Sevgiye mezar kazıldı İki damla yaş süzüldü Gözlerimin pınarına Hasret kimseye kalmasın Sevdalılar ayrılmasın Ben yandım eller yanmasın Sevdanın aşkın narına canıma Musa Eroğlu |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 18:52 . |
Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2