![]() |
Cahit Irgat Şiirleri Ağaç Ağacım, dört kol çengi kıyamet Her dalımda bir memleket Uzar kollarım uzar Taşımda toprağımda bereket Köklerimden başlar hürriyet Bana çarptıkça anlar Yağmur yağmur olduğunu Rüzgâr, rüzgâr. Taşımda toprağımda kıyamet Köklerimden başlar hürriyet... Cahit Irgat |
Bir Dalda İki Salıncak Bir Dalda İki Salıncak Yürümüş otlar dizine Kentin ışıkları gözüne Herkes cümbüşüne sazına İlmik senin boğazına Vardı elbet bir merhaban bu kente Geldiler gördüler mi sallandığını acaba Salıncaklar kuruldu şimdi başka ağaca Dirin kaça, ölün kaça Ne dört kitap, nice mezhep, nice din Bu ağacı insana insan diye gösterin... Cahit Irgat |
Bir Garip Yalnızlık Bir Garip Yalnızlık Çalmasın kapımı kimseciklerim Boş bulut yıldız yalnızlığında Çok uzun gözlerinin içindeyim Çalmasın kapımı kimseciklerim Çok uzun gözlerinin içindeyim Sonsuzluğumu içiyorum bebeklerinden Körkütük zehir zıkkım Çalmayın kapalı kapım Küflü bir akşamüstü terli Uludum arınmamış camlarda Ne telefon ne kapı zili Çalmasın ben evde yokum Çok uzun gözlerinin içindeyim Çalmasın kapımı kimseciklerim... Cahit Irgat |
Bütün Şehir Şahittir Bütün Şehir Şahittir Başımı rakı değil döndüren Bu öğle sıcağında Ekmek kokusundan da güzel Alnının ter kokusu. Ver meyveni mürdüm ağacı Arzum gibi yağ yağmur Bütün şehir şahittir Bu kadını sevdiğime... Cahit Irgat |
Göç Göç Arzusuyla göç etmedi Kelepçeli götürdüler Gece yarısı Ay vururdu odası Bir daha görünmedi... Cahit Irgat |
İnadına İnadına İnadına mı güzelsin Akşamüstleri, Demir parmaklıktan gördüğüm deniz? İnadına mı fiyakan Yan yan gidişin Tombul kıçlı gemi? Cahit Irgat |
İnsan Gibi İnsan Gibi Çok yakında bir gün Çok yakında bir gün Ağır uykulardan uyanacaklar Zor kapıları açacaklar Yere sağlam basacaklar. Sevgiden sırılsıklam Yangınlanacak aşklar Çok yakında bir gün Çok yakında bir gün İnsanlar insan gibi yaşayacaklar. En dar en karanlık sokaklar Çok yakında bir gün Çok yakında bir gün Bayramlaşıp ışıyacaklar Hürriyet giyecek aydınlık ayaklar... Cahit Irgat |
İthaf İthaf I Niçin yaşadığını, öldüğünü bilmeyen dert çeken dost Çürüyen dost, Sizin için söylüyorum Milyonlarda harp ölüsü adına İyiliğin, kardeşliğin, ümiden Aynı hakkın, hürriyetin insanlığın şarkısını II Biz insanlar Bir avucun Beş parmağı kacar kardeş Boyun eğmiş, razı olmuş Gömülmüşüz çamuruna alın terinin Mayasına hamuruna kara ekmeğin. Fabrika bacaları çatlayacak hırsından Sefaletler, felaketler ve kötü niyet Her gün götürüyor içimizden birini Şu fabrika, şu vapur, lokomotif düdüğü Şarkısını tekrarlıyor ezilmişler şehrinin. IX Mevyesini esirgeyen ağaca Omuz veremiyoruz, Bunun için adımız kötüye çıktı Tecrit kamplarında çıldırdı İşçiler, talebeler, genç kızlar XIII Anne girmem bu oyuncak dükkanına Orda toplar, tayyareler, tanklar var. Seviyorum söğüt dalı atımı Tekme atmaz, ısırmaz Ben yaşamak istiyorum Ağaç gibi sessiz sessiz ve rahat Karınca kararınca değil, serile serpile boylu boyumca. Anne girmem bu oyuncak dükkanına orda toplar, tayyareler, tanklar var. XXI Gül be toprak, gül yüzüne Öp elini çiftçinin. Gül be güneş saz benize Gül de güller açılsın. Kahvede kağıt açan avare Şu duvarcı, arabacı, amele Bel bağlamış yedi karış ömüre. Biz de bakabilelim Bir ışıklı pencereden Bize de pay düşmeli Şehirlerden, caddelerden, denizden. İnsan insan paylaşalım Yaşamayı, komşuluğu, dostluğu Bağdaş kurup yan yana Bir sahandan yiyelim Dünyamızın sofrasında... Cahit Irgat |
Korkuyorum Korkuyorum Her yerde aynı hava, aynı koku, aynı dert Korkuyorum Sen de kaçma bu şehirden Yalnız bırakma beni Gökler bile değişiyor lahzada Ardından geliyor bak Güneşiyle bulutuyla gökyüzü Bütün şehir, bütün deniz, yeryüzü Sen de kaçma bu şehirden Yalnız bırakma beni Ben fakir bir sahilin Kahır yüklü çocuğu Korkuyorum... Cahit Irgat |
Melodram Melodram Birinin bıçak vardı elinde, birinin beyaz bir gül, İkisi de yorgundu, Sokak çocukları halinde. Bıçaklısı bıçağını sapladı, Çiçeklisi çiçeğini koklattı, Kayboldular meyhaneler içinde, Kaldırımda gül ve bıçak kardeş kardeş kaldılar... Cahit Irgat |
Memnunum Diyemem Memnunum Diyemem Memnunum diyemem yaşadığıma, Bana bir şey söylemiyor Bu deniz parçası, bu taka. Gün bitti, yollara düştü kahır Ötme vapur, gelemem Dört duvara sarılmışım. Sarmadı gitti beni Bu yandan çarklı dünya; İki yakam bir araya gelmiyor Ivırı zıvırı caba. Parmak parmak çürüdü Bir karış ömrüm, Yalan şeyleri özlemişim, nâfile Nâfile şiir yazmış, kahırla yıkanmışım, Gülmüşüm söylemişim, boşvermişim her şeye, Senin için yaşamışım insanoğlu, nâfile! Cahit Irgat |
Perişan Perişan Gözlerinde deniz, gözlerinde gemi Gözlerinde çırılçıplak çocuklar Rüzgar esiyor rüzgar, meltemdir Güzel dünya üzerinde matemdir Kalbimizin üç köşesi yangın yeri, perişan Güzel şehir diri diri perişan Güzel yağmur, çirkin olur yoksul gözünde İsyan değil, arzudur, şimşek şimşek parlayan Konuş toprak, konuş meydan İnsanoğlu her gün daha perişan... Cahit Irgat |
Rüzgârlarım Konuşuyor IV Rüzgârlarım Konuşuyor IV Ben bir harp esiriydim Bulutları seviyordum, hürriyeti seviyordum İnsanları seviyordum, yaşamayı seviyordum Bulutları gözlerimden boşalttılar bir gece. Yalan söylemeyen bir dünyada. Ben de yalan söyleyemem. Ve ben şeffaf, tertemiz Pırıl pırıl bağırıyorum: Yetişir oltaya yem Dile küfür olduğumuz, Yetişir bozuk para gibi savrulduğumuz. Gözlerim var, görüyorum: Yarı çıplak, çırılçıplak Ölülerle dolu toprak Ölüler sarmaş dolaş Ölüler sivil, asker, ihtiyar Ölüler buram buram Nefret kokuyor Ve dilim var, söylüyorum: Benim de altçenemi Gözlerimi alacaklar belki de Yaşamak ve hürriyet istedim diye Ve belki de bir sabah Gün doğmadan az önce Heykelim dikilecek Bir darağacına... Cahit Irgat |
Sokak Sokak İnsanlar geçiyor sokaklardan Kendi ölüleri omuzlarında Bir hayat nefes nefese, orman orman İnsanlar geçiyor sokaklardan Sevgiler taşmış, merhametler taş Buram buram tütüyoruz taştan topraktan... Cahit Irgat |
Son Yalnız Son Yalnız Kaç bin alkış, gözyaşı ucu Sarmaş dolaş arkadaşlık pabucu Aynaların bu kaçıncı öpüşü Bu gece mi bu yağmurun yağışı Bir oyuncu geçiyor iki büklüm sus Yaşadığı günlerin doruklarından Kala kala bir yağmur gözlerinde biriken Aynalarca uykusuz... Cahit Irgat |
Yaşamak İstedikçe Yaşamak İstedikçe Ağaçlara kara kuşlar dadanmış Elmalar delik deşik, baba ölmüş, alacaklı sarmış evi Yüreğimiz delik deşik, Rüzgarların çeneleri çözülmüş toprak bizi çekiyor Dünyamız delik deşik... Cahit Irgat |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 15:43 . |
Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2