tualimforum.com  

Geri git   tualimforum.com > KÜLTÜR VE SANAT > Şiir Dünyası > Türk Şairlerin Şiirleri
Kayıt ol Yardım Üye Listesi Ajanda Bugünki Mesajlar

Türk Şairlerin Şiirleri Ünlü Türk Şairlerinin şiirleri...


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Hasan Hüseyin Korkmazgil Şiirleri
Konudaki Cevap Sayısı
41
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
5379

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler
Alt 19.08.08, 12:49   #21 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Haziranda Ölmek Zor

Haziranda Ölmek Zor

orhan kemal'in güzel anısına

işten çıktım
sokaktayım
elim yüzüm üstümbaşım gazete

sokakta tank paleti
sokakta düdük sesi
sokakta tomson
sokağa çıkmak yasak

sokaktayım
gece leylâk
ve tomurcuk kokuyor
yaralı bir şahin olmuş yüreğim
uy anam anam
haziranda ölmek zor!

havada tüy
havada kuş
havada kuş soluğu kokusu
hava leylâk
ve tomurcuk kokuyor
ne anlar acılardan/güzel haziran
ne anlar güzel bahar!
kopuk bir kol sokakta
çırpınıp durur

çalışmışım onbeş saat
tükenmişim onbeş saat
acıkmışım yorulmuşum uykusamışım
anama sövmüş patron
ter döktüğüm gazetede
sıkmışım dişlerimi
ıslıkla söylemişim umutlarımı
susarak söylemişim
sıcak bir ev özlemişim
sıcak bir yemek
ve sıcacık bir yatakta
unutturan öpücükler
çıkmışım bir kavgadan
vurmuşum sokaklara

sokakta tank paleti
sokakta düdük sesi
sarı sarı yapraklarla birlikte sanki
dallarda insan iskeletleri

asacaklar aydemir'i
asacaklar gürcan'ı
belki başkalarını
pis bir ota değmiş gibi sızlıyor genzim
dökülüyor etlerim
sarı yapraklar gibi

asmak neyi kurtarır
sarı sarı yaprakları kuru dallara?
yolunmuş yaprakları
kırılmış dallarıyla
ne anlatır bir ağaç
hani rüzgâr
hani kuş
hani nerde rüzgârlı kuş sesleri?

asılmak sorun değil
asılmamak da değil
kimin kimi astığı
kimin kimi neden niçin astığı
budur işte asıl sorun!

sevdim gelin morunu
sevdim şiir morunu
moru sevdim tomurcukta
moru sevdim memede
ve öptüğüm dudakta
ama sevmedim, hayır
iğrendim insanoğlunun
yağlı ipte sallanan morluğundan!

neden böyle acılıyım
neden böyle ağrılı
neden niçin bu sokaklar böyle boş
niçin neden bu evler böyle dolu?
sokaklarla solur evler
sokaklarla atar nabzı
kentlerin
sokaksız kent
kentsiz ülke
kahkahanın yanıbaşı gözyaşı

işten çıktım
elim yüzüm üstümbaşım gazete
karanlıkta akan bir su
gibi vurdum kendimi caddelere
hava leylâk
ve tomurcuk kokusu
havada köryoluna
havada suçsuz günahsız
gitme korkusu
ah desem
eriyecek demirleri bu korkuluğun
oh desem
tutuşacak soluğum

asmak neyi kurtarır
öldürmek neyi
yaşatmaktır önemlisi
güzel yaşatmak
abeceden geçirmek kıracın çekirgesini
ekmeksiz yuvasız hekimsiz bırakmamak

ah yavrum
ah güzelim
canım benim - sevdiceğim
bitanem
kısa sürdü bu yolculuk
n'eylersin ki sonu yok!
gece leylâk
ve tomurcuk kokuyor
uy anam anam
haziranda ölmek zor!

nerdeyim ben
nerdeyim ben
nerdeyim?
kimsiniz siz
kimsiniz siz
kimsiniz?
ne söyler bu radyolar
gazeteler ne yazar
kim ölmüş uzaklarda
göçen kim dünyamızdan?

asmak neyi kurtarır
öldürmek neyi?
yolunmuş yaprakları
ve kırılmış dallarıyla bir ağaç
söyler hangi güzelliği?

kökü burda
yüreğimde
yaprakları uzaklarda bir çınar
ıslık çala çala göçtü bir çınar
göçtü memet diye diye
şafak vakti bir çınar
silkeledi kuşlarını
güneşlerini:
«oğlum sana sesleniyorum işitiyor musun, memet,
memet!»

gece leylâk
ve tomurcuk kokuyor
üstümbaşım elim yüzüm gazete
vurmuşum sokaklara
vurmuşum karanlığa
uy anam anam
haziranda ölmek zor!

bu acılar
bu ağrılar
bu yürek
neyi kimden esirgiyor bu buz gibi sokaklar
bu ağaçlar niçin böyle yapraksız
bu geceler niçin böyle insansız
bu insanlar niçin böyle yarınsız
bu niçinler niçin böyle yanıtsız?

kim bu korku
kim bu umut
ne adına
kim için?

«uyarına gelirse
tepemde bir de çınar»
demişti on yıl önce
demek ki on yıl sonra
demek ki sabah sabah
demek ki «manda gönü»
demek ki «şile bezi»
demek ki «yeşil biber»
bir de memet'in yüzü
bir de güzel istanbul
bir de «saman sarısı»
bir de özlem kırmızısı
demek ki göçtü usta
kaldı yürek sızısı
geride kalanlara

nerdeyim ben
nerdeyim?
kimsiniz siz
kimsiniz?

yıllar var ki ter içinde
taşıdım ben bu yükü
bıraktım acının alkışlarına
3 haziran '63'ü

bir kırmızı gül dalı
şimdi uzakta
bir kırmızı gül dalı
iğilmiş üzerine
yatıyor oralarda
bir eski gömütlükte
yatıyor usta
bir kırmızı gül dalı
iğilmiş üzerine
okşar yanan alnını
bir kırmızı gül dalı
nâzım ustanın

gece leylâk
ve tomurcuk kokuyor
bir basın işçisiyim
elim yüzüm üstümbaşım gazete
geçsem de gölgesinden tankların tomsonların
şuramda bir çalıkuşu ötüyor
uy anam anam
haziranda ölmek zor!

1977

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 19.08.08, 12:50   #22 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Işıklarla Oynamayın

Işıklarla Oynamayın

başımı döndürüp bakamıyorum
nasıl kaldı gerilerde onca yıl

karanlık bir gömüklüğü düşte geçmiş gibiyim
tatmadığım bir içkiyi bir akşam
afrikasal bir törende içmiş gibiyim
birdenbire kan yağmurlu bir bulut
birdenbire kan kokulu bir duman
şaşkınlıktan gemileri yakmış gibiyim

ışıklarla oynamayın-dedim ben size
yararı yok karanlıkta sürek avının
dedim ben size
yanlış kalemlere kayar elleri yazıcıların
tutanaklar yanlış yazar
dedim ben size
karanlığı az kullanın-kirliler kokar birgün
birgün yanar bu ışıklar sırıtır suratlarınız
kirlilere sığınmayın-dedim ben size
yararı yok oynaşmanın törensel aklıklarda
kaçın kaçabilirseniz uzak sulara
ışıklarla oynamayın-dedim ben size...

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 19.08.08, 12:51   #23 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Karagün Dostu

Karagün Dostu

biliyorum
matarada su
torbada ekmek
ve kemerde kurşun değil şiir
ama yine de
matarasında su
torbasında ekmek
ve kemerinde kurşun kalmamışları
ayakta tutabilir

biliyorum
şiirle şarkıyla olacak iş değil bu
dalda narı
tarlada ekini kızartmaz güvercin gurultusu
ama yine de
diler arasında bıçak gibi parlar kavgada
şiirin doğrultusu

göz güzü görmez olmuş
tek bir ışık bile yok
yürek bir yaralı şahindir
döner boşlukta
belki bir şiir
belki bir şiir kırıntısı
çalar kapımızı umutsuz karanlıkta
yoklar yüreğimizi
iğilir yaramıza
dağıtır korkumuzu
ve karşı tepelerden
gürül gürül bir kalk borusu...

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 19.08.08, 12:53   #24 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Karıma Altıncı Evlilik Yıldönümü Armağanı

Karıma Altıncı Evlilik Yıldönümü Armağanı

Silahımsın
başım havalarda gezerim
en yıkık günlerimde bile

atımsın
ölümü çiğnetmedin düşmanıma
karanlıkta kurşun yağarken üstüme

karımsın
dölümü paylaşan tarlamsın benim
kollarımda uyuttuğum geceler seni
göğsüne sığındığım geceler senin
öfkemi bir tabanca gibi denediğim geceler sende
kulaç atmışçasına Kızılırmak'ta
yorulup düştüğüm geceler senden
ve ilk görüyormuşum gibi baktığımda gözlerine
kızıltı sonbaharlar
alabulut yazlar
tiren tiren yolculuklar

seni ben
ekmek paramız olmadığı günlerde de gördüm, yiğittin
seni ben
korkunun kara tırnaklı titrek elleri
bileklerime bir hayalet gibi sarıldığı günlerde de gördüm, yiğittin
seni ben
zorlayıp o peygamber köşkünün kapılarını
hücreme temiz çamaşır ve sigara ve selam
yolladığın günlerde de gördüm, yiğittin
bir çift ateş karanfil
bir dost kitap
ve bir bardak su gibi beklediğin günler de oldu
hasta yatağımın baş ucunda yiğittin
soframızda kuş sütü balık yumurtası yoksa da
işçi ellerinin tadı
aydın gözlerinin balı var

ne zaman kekik koksa
gül koksa çamaşırlarım
elma erik ceviz zeytin portakal
anam koksa çamaşırlarım
ucuz çamaşırlarım
ucuz sabunlarda ellerini anımsarım

ellerin
canım karım ellerin
yaban güllerine mısralara pırnallara değen ellerin
ellerin
canım karım ellerin
iki taştan bir un eden ellerin
ve göller bölgesi'nin gül bahçelerinden
gül toplar gibi haziranda şafakta
çetin kitaplardan bal toplayan ellerin

canına okumuşlar ekmeğimizin
zincire yatırmışlar delikanlı günlerimizi
kan etmişler ellerimizi
kan etmişler düşlerimizi
canım gülüm
kan
gayrı bize ölüm yok

kavgayı
şiiri
ve seni çok seviyorum...

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 19.08.08, 12:54   #25 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Kelepçemin Karasında Bir Ak Güvercin

Kelepçemin Karasında Bir Ak Güvercin

Himalayaların tepesine tırmanmak güç
ama mümkün
Okyanusu aşmak da güç
ama mümkün
Ay'a ulaşmak da öyle

Ama mümkün değil işte
Bülbülün eti için öldürüldüğü bir ülkede
sanatı zincire vuranlara
meram anlatmak

Öt kuşum
Öt kuşum
Öt güzel kuşum
Eller ne derse desin
ben sana vurulmuşum...

Kaynak: Varlık, 1085, 1 Şubat 1998

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 19.08.08, 12:56   #26 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Kocabebek

Kocabebek

bu demir divriği dağlarından
ben söktüm ulan ben söktüm
bu namlu divriği demirinden
ben döktüm ulan ben döktüm
bu ak bileklerde bu kara kelepçe
ben dövdüm ulan ben dövdüm
ben dövdüm ateşlerde bu kelepçeyi
bu biçimi bu demire ben verdim

şimdi kaysı çiçekleri tozutur geçer
şimdi şarap düşer kızgın bağlara
şimdi sevdiğimi alır giderler
güz oturur gözlerime dağlar uy

varalım diyelim ki heeeey diyelim
nakışçana duralım korolarla diyelim
heeeeey diyelim heeeeey
yıkılır bu düzmeceler yıkılır
köPage Rankingüler kurulur aydınlıklara
gelir birgün kaşla göz arasında
en gizli tomurcukların ucunda gelir
ekmeksiz evin yalnızlığında
kınasız parmakların bakışlarında
uykusuz gecelerin ardında gelir
halaylarla çıkalım korolarla duralım
heeeeey diyelim heeeeey
bu namlu divriği dağlarından
bu candarma benim kapıbir komşum
bu türkü benim türküm çoğalır kanayarak
kelepçemin karasında bir ak güvercin
ustam kessin ellerimi benim çocuk ellerimi
dağlar uy
uy dağlar...

Kaynak: Kavel

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 19.08.08, 12:57   #27 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Koçero - Vatan Şiiri

Koçero - Vatan Şiiri

keklik serer palazını tenha kayalıklara
uçurur korkusunu
kara diken savurur tohumunu
kurtulur korkusundan
orda bir dağ
orda bir taş
bir pınar
dağ ardında
taş ardında
pınarlı bir kara mavzer
bıyıkları kartallıda
başı yağlıklı
durur dimdik
bakar dimdik
bakar barışlı
bir güvercin pır pır eder ucunda namlusunun
"tutam yar elinden tutam
çıkam dağlara dağlara!"
koçero hep
durur orda
dağlarda

ben türkçe anlatamam
o kürtçe anlatamaz
farsça çıkmaz doruklara
koçero hep
durur orda
dağlarda

ey elleri mis kokulu sabunlarla kurtulan beyler
şimdi siz
içebilir misiniz kendi sıcak kanınızı altun taslarda
geçirebilir misiniz şu yağlı ipi
kendi güzel ellerinizle
o güzel boynunuza
ve şakıyormuşçasına kafeste kanaryanız
bakıp bakıp zindanlı akşamlara
yudumlayabilir misiniz soğutulmuş içkinizi?


dolaşıyor akşam yelinin büyücü parmakları
çankaya'nın gençirisi kavaklarının gümüşlü yapraklarında
önce yaprak
sonra dal
sonra dallar ipil ipil
küme küme kavakları çankaya sırtlarının
çalar gibi bir gizli piyanoda
sonsuzluğun şarkısını
ve saksıda soluk alan belkide bir camgüzeli
bir fesleğen
bir kaktüs
tutuşurken ormanlar oylum oylum
savrulurken kül ve kerpiç
rüzgarda!
ey elleri mis kokulu sabunlarla kurtulan beyler
almış kanlı gömleğini nere gider bu türkü
sarınmış kıl şalvara
nerden gelir bu ağıt?

yığdım kitapları dağ dağ
çağırdım nemrutu karanlığıma
bir kucak yeşil yoncayla geldi nemrut
öptü ıslak gözlerini aç öküzümün


gocunmayın güzel beyler
hanımlar
alınıp incinmeyin
silah silah çatmayın o güzel kaşlarınızı
imdatlara saldırmayın
basmayın düğmelere
yürekleri hoplatmayın
güzel beyler
hanımlar
zor ve çetin bir ağıttır koçero
bir gelin ağlar onu
ben ağlıyamam
bıyıkları çengel çengel
bir kardaş ağlar
acılı bir bacı ağlar
bağrıyanık bir ana
ben ağlıyamam!
ince bir ay batar gider karadağın ardında
dolanır kerpiç damı ince bir rüzgar
irkiltir bir gece kuşu
osmanlı karakollarının duvarlarını
bir elinde kanlı mendil
bir elinde kara mavzer
kimse bilmez nerde nasıl
taptaze bir
sımsıcak bir
gencecik bir ölüdür o
bir selamdır sımsıcak
varamamış dostuna
varamamış koçero
"leb-i derya" şu saltanat
şu konaklar şu saraylar şu köşkler
bu bereket bu bolluk
bu çılgınca hovardalık
gocunmayın güzel beyler
hanımlar
alınıp incinmeyin!
kırkbin köyden birer kişi
göcüyor kırkbin kişi
kırkbin köyden onar kişi
göçüyor yarım milyon
ya ellişer yüzer kişi?
göçüyor milyon milyon
vatanda vatan
güzel beyler
hanımlar
kusuyor bütün köyler insanlarını
kusuyor kasabalar
baştanbaşa bütün ülke
kusuyor insanını!
bu eziklik
bu hırçınlık
güzel beyler
hanımlar
bu sınırsız tedirginlik
acaba nerede biter?
nasıl başlar acaba
şenlikli günleri bu toprakların?


bulacak bir gün elbet
yatağını bu nehir
durulup dinginleşecek
birgün elbet bu nehir
ve çocuklar oynaşacak mutlu çocuklar
anacan sularında bu mutlu nehrin!

koçero bir dağ çekirgesinin gecede irkilmesidir
bir belirsiz karanlıktan
bir belirsiz karanlığa
irkilip uçmasıdır
bir dağ çekirgesinin
bir kurdun kaçmasıdır kendi karaltısından
yamaçtan bir taşın yuvarlanması
bir pınarın durup durup akması
bir çift gözün karanlığa bakması
şimşeklerin uzak uzak çakmasıdır dağlarda
bir mavzerin yanlışlıkla patlamasıdır
bir geyiktir koçero
sekerken taştan taşa kırılmış bilekleri
tırnakları kekik nane ve menekşe kokulu
tırnakları rüzgarlı
suçsuz bir geyik
avcılar yakalarsa mezedir eti
köpekler kovalarsa diş kırasıdır
bir okul piyesidir koçero
açış konuşmalıdır ve halaylı türkülüdür
müsamere derler adına oralarda
kaymakamlı savcılı ve çavuşludur
biletlidir ve yoksullar yararınadır
festivaldir sosyetede
modada son buluşlar
en taze ilişkiler
gürültülü boşanmalar
gürültülü birleşmeler
hele bir de balesi ve operası
"ey vatan" aryası bir de
saygıdeğer prensesin saygıdeğer oynaşının
ardından telli sazlar
ardından yaylı sazlar
ardından vurmalılar
çekmeliler ve üfürmeliler
ardından "kuğu gölü" ardından "fındık kıran"
hemencecik candarmalar
ve ardından "haydutlar"ı siller'in
köroğlu'nun narası:
"yine de hey hey!"
ve ardından
çocukları gülmekten kırıp geçiren
çağdaş banka reklamları!
candarmalar geçirince kelepçeyi zinciri
bileklerine karıncanın
poz verince bir fukara karınca
en komprador basın aynalarına
aşka gelir kompütürler
aşka gelir telefonlar telsizler
ve doyum noktasına
sosyete nunni!
o zaman işte çelenk
o zaman işte tören
alkış
bando
ve rap rap
donanır bayraklarla bankalar sigortalar
ve uygunsuz işyerleri bilcümle
ve kadehler
kadehler ki ses verir yıldızlardan!

gocunmayın güzel beyler
hanımlar
alınıp incinmeyin!
koçero bir oyundur
yazılır
yazılır
bitmez
koçero bir oyundur
oynanır
oynanır
bitmez
vurur onu candarma
vurur onu candarma
durmadan vurur
ama o bitmez
o hep durur öyle orda
bıyıkları kartallıda
göğsü çapraz fişeklikli
gözleri beş yaşında
kolları nuh nebi'den
bir elinde kanlı mendil
bir elinde kara mavzer
pır pır eder bir güvercin
ucunda namlusunun
o hep öyle durur orda
taş ardında
rüzgarda!

muhtara sorarsanız
bizim serseri veli
marabaya sorarsanız
işini bilmemiş deli
köylüye sorarsanız
ekmeksiz garibin teki
çocuklara sorarsanız
yüce dağlar aslanı aslan koçero
kimsesize sorarsanız
hükümet bilir onu
candarmaya sorarsanız
devletin dağlarda silah çatması
vurguncuya sorarsanız
yolkesici yağmacı
soyguncuya sorarsanız
devletin acizliği
sağcıya sorarsanız
siktiret pezevengi
solcuya sorarsanız
"ferman padişahın dağlar bizimdir"
istanbullu inanır ki
boğazda kaşalottur
ankaralı sanır ki
temele dinamittir
izmirlinin düşlerinde
şaşkın köpek balığı
antalyalı her gece
gergedan görür düşünde
erzurum'da kol başıdır
erzincan'da deli daylak
pir sultan yoldaşıdır sivas'ta
bir "kılıcı kanlı" van'da
mardin'de bir
gözükanlı kaçakçı
ah koçero
vah koçero
koçero eyvah!

gocunmayın güzel beyler
hanımlar
alınıp incinmeyin!
patron gazetelerinde yüksek tirajdır koçero
hükümet programlarında bir "nakl-i yekun"
kapitalist dış basında nobel'lik bir roman
politik sürtüşmelerde bir yılan hikayesi
diplomata sorarsanız
turistik bir serüven
kaymakama sorarsanız
"ahval-i adiye"den
sosyeteye sorarsanız
eğlenceli bir briç
sorarsanız bezirgan filimciye
gişelik bir senaryo
sorarsanız bürokrata
atatürk'ün gardrobuna
tükürmüş biri
hümaniste sorarsanız
fransızca bilmeyen
montenyi'den anlamıyan
mitologya tragedya
hümanizma helenizma
hiçbirinden çakmayan
bir yörüktür koçero!
ne anlar rönesanstan
ne anlar restorasyondan?
bir bazlama
bir uçkur
üç telli bir zımbırtıdır koçero!
sanki sırası mıydı dağlara tırmanmanın
demokratik tragedyayı uçuklatmanın
sanki sırası mıydı!

müfrezeler yürümüş dağ dağ
ve dere dere
kesmiş geçitleri korkunun silahları
bir tükenmez sermayedir koçero
haksız yönetimlere!
gocunmayın güzel beyler
hanımlar
alınıp incinmeyin
silah silah çatmayın o güzel kaşlarınızı
koşturmayın şifreleri
telefonları
basar gibi tuz yarama
basmayın düğmelere
yürekleri hoplatmayın
güzel beyler
hanımlar
paralar girsin diyedir kalantör kasalara
toprak sömürülsün diyedir orta çağlarda
ışıksız kalsın diyedir bir koca ülke
karanlıkta boğazlaşsın diyedir güzel yüzlü insanlar
fabrikalar işçi yesin para kussun diyedir
kıyılar yağmalansın ormanlar çiftlikleşsin
bankalar yağ bağlasın tekeller et bağlasın
holdingler palazlansın ortaklıklar göbeklensin
bu rüzgar böyle essin
bu değirmen böyle dönsün
bu çuvallar böyle dolsun diyedir
koçero'nun dağlarda medetsiz yalnızlığı!
gocunmayın güzel beyler
hanımlar
alınıp incinmeyin
yeni değil bu hikaye
bu oyun eski oyun!
ah koçero
vah koçero
koçero eyvah!

bir akşam birdenbire bir can çıkar dağlara
bin kardaş bin acı bin ana
bin kerpiç bin harman bin açlık
bin yenge bin emmi bin dayı
bin zulüm bin acı ve bin karanlık
bir akşam birdenbire çıkar dağlara
bıyıkları terlememiş bin çocuk
bin aşık bin deli bin meczup
bin ekmeksiz bin işsiz bin suçsuz
kıl şalvar kurtlu çarık
naldöken mazıkıran dervişçatlatan
itburnu koyakgülü ahlatçalısı
bir akşam birdenbire çıkar dağlara
çökelekler yoğurtlar arpa bazlamaları
yalnayaklar gömleksizler dayanaksızlar
munzur'lar çilo'lar palandöken'ler
dersim'ler tunceli'ler bingöl'ler
tunceli'de mercan'lar ağrı bereketleri
tahtalı'lar toroslar ve binboğa'lar
bir akşam birdenbire çıkar dağlara

turistik bir gösteridir dağlara çıkmak
örneğin ağrı'lara
alpler'e sübhan'lara ant'lara
himalaya dağlarına derin asya'nın
klimancaro'nun tropik karlarına
turistik bir gösteridir dağlara çıkmak!
gelgör ki böyle yazmıyor bizim burda kitaplar
turistik diye göstermiyor dağları
turist diye vermiyor dağlara çıkanları
bir sürekli çıplaklıktır koçero
bir sürekli açlıktır
bir sürekli haksızlıktır koçero
bir sürekli itilmişlik
koçero bir vazgeçiştir
koçero bir ilgisizlik
bin yıllık yoldan gelir
üstübaşı kan içinde
yorgun bir dilekçedir
bir arzuhal koçero
bir tanrı selamıdır
alınıp verilmemiş
görülmemiş bir hacettir koçero
çiğnenilip geçilmiş
ve sorulmamış
upuzun bir eyvahtır
upuzun bir pişmanlık
bir ünlemdir koçero
sığmaz okul kitaplarına
erzurum yaylasından
erzincan çukuruna
ve tecer dağlarından
harran cenderesine
bir uzun masaldır ki koçero
dağların dağlara yaslandığı yerde anlatılır
geçitlerin geçitlere küstüğü oyaklarda
benek benek anlatılır
nakış nakış anlatılır
bıçak bıçak
kurşun kurşun
ve türkü türkü!
göğsü çapraz fişeklikli
bıyıkları kan içinde bir kara mavzerdir koçero
yatar türkülerde upuzun
ağıtlarda fidan fidan
koçero
bildirir hal-u ahvalini dört mevsim tanrısına
bildirir divanına
şaşırtılmaz adaletin:
"arkam sensin
kalam sensin
dağlar hey!"
gocunmayın güzel beyler
hanımlar
alınıp incinmeyin!
koçero bir vatandır
yaşanılır boydan boya
koçero bir vatansızlık
bir dağlaşmış yalnızlıktır koçero
mavzerleşmiş bir haksızlık
yanıtsız bir dilekçe!
ben türkçe anlatamam
o kürtçe anlatamaz
farsça çıkmaz doruklara!
gocunmayın güzel beyler
hanımlar
kan bulaşır ellerime
ben anlatamam!

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 19.08.08, 12:59   #28 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Kötü Nokta

Kötü Nokta

seni öpüyorum
ilk kayısıyı koparır gibi dalından sabah serinliğinde
ürperiyorum
sonra yeniden öpüyorum
yeniden ürperiyorum
ve bakıyorum
çoktan gelip geçmiş kayısı mevsimi
uzaklarda yaprak döküyor uzandığım dal

resmini yapsam diyorum o ürpertinin
şarkılara döksem diyorum o ürpertiyi
kış geçsin, çiçeklensin, yeniden kayısıya dursun ağacım
ak gemilerle dönsün uzaklardan beklediklerim
sarılara koştukça elim çıldırıyorum
fırtınalar getiriyor belalı yaşım

siz yoksunuz artık ey kaçmalarımın sıradağları
son yavrusunu çoktan doğurdu ardına düştüğüm geyik
gittigider kulaçlarım hırçın sularında nehirlerin
kaldım kitaplar mezarlığında

siz yoksunuz artık ey göçmen bakışlı sabahlarım
silahlarım can çekişiyor akşam alacasında
bu uzun yağmurlarda ayvalar şimdi
büyütüyor geçen yazdan sülün bir aşkı

korkuyorum sessiz ayrılıklardan
korkuyorum bu sarı yağmurlardan
kucaklarında kış meyvalarıyla bu kadınlar
korkutuyor beni, bu bir ayrılık
dallarda unutulmuş vişnelerin mor yalnızlığı...

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 19.08.08, 13:00   #29 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Masal Kokusu

Masal Kokusu

Ben bu kapıları bir bir açarım açmasına ama kırarım
Şehzadelerle gitti ölü devin altın anahtarları
Masallara dönük yüzlerinizde o hiç eksilmeyen kaygu
O donuk maviliği masal cennetlerinin
Bırakın işte gözleriniz alın işte yumruklarınız
ama siz aptalsınız aptalsınız
Birgün masallaşırsam görün işte cüceliğimi
Aktıkca büyüyen sulardı benim şarkılarda aradıklarım
Ben bu kapıları bir bir kırarım kırmasına ama siz korkaksınız
Daha çocuk bile değilsiniz siz
Devler çizersiniz altın sarayların kapılarına
sonra durup ağlarsınız ağlarsınız
Bu kan sizin kanınız , evet ama ya siz kimsiniz
Neden böyle yorgunsunuz neden böyle aldatılmış
Alıcıkuşlar döner ürpertili etlerınize
Mumyaların gölgesinde piramitler dikersiniz
Atı otu iti eti bırakıp gerçek saraylarda
sürülerle kaçarsınız kaçarsınız
Aktıkça büyüyen sulardı benim şarkılarda aradıklarım...

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 19.08.08, 13:01   #30 (permalink)
Kullanıcı Profili
Beta Üye
 
Josephine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Adana
Mesajlar: 5.415
Konular: 1058
Puan Grafiği
Rep Puanı:2028
Rep Gücü:0
RD:Josephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant futureJosephine has a brilliant future
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 46
73 Mesajına 92 Kere Teşekkür Edlidi
:
Arrow Nurhak

Nurhak

Dört bir yana haber salsam,
Öldü desem inanır mı?
Dağlar bana geri verin
Kadir'imi, Sinan'ımı...

Jandarma kurşunu çaldı,
Canımı tenimden aldı
Nurhak'a abide kaldı
Dağlar aldı selamımı...

Nurhak sana güneş doğmaz,
Uçan kuşlar yuva kurmaz
Dökülen kan, yerde kalmaz
Soracağız hesabını...

Böyle kalır sanma devran,
Yola devam eder kervan
Öldü Sinan, doğdu Sinan
Omuzladı silahını...

Hasan Hüseyin Korkmazgil
Josephine isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
hasan, hasan hüseyin korkmazgil, hasan hüseyin korkmazgil seçme şiirler, hasan hüseyin korkmazgil seçme şiirleri, hasan hüseyin korkmazgil şiir, hasan hüseyin korkmazgil şiirleri, huseyin, korkmazgil, siirleri

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Hasan Hüseyin Korkmazgil Biyografisi,Hasan Hüseyin Korkmazgil Hayatı Sude Şairlerin Hayatı ( Biyografileri ) 0 18.06.09 22:55
Hasan Hüseyin Korkmazgil'in Hayatı Başak Şairlerin Hayatı ( Biyografileri ) 0 01.11.08 04:52
Amenna ( Hasan Hüseyin Korkmazgil ) Josephine Şairlerden Seçme Şiirler 0 19.08.08 13:45
Bakma Turaç ( Hasan Hüseyin Korkmazgil ) Josephine Şairlerden Seçme Şiirler 0 19.08.08 13:44
Acılara Tutunmak ( Hasan Hüseyin Korkmazgil ) Josephine Şairlerden Seçme Şiirler 0 19.08.08 13:42


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 13:28 .


Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2