![]() |
Seyrani Şiirleri Ara, Bul, Şem'anı Yak da Ara, bul, şem'anı yak da Su gibi engine ak da Ne tırnak idim ayakta Ne taç gibi serde idim Ne martıyım bahre daldım Ne dili ummana daldım Ne er gibi avret aldım Ne zen gibi erde idim Mahremiyim hak razının Makesiyim âvazının Âlem-i ervâh sazının Kolunda bir perde idim Seyrânî kader göçünde Ne bir iki ne üçünde Âlem-i ervâh içinde Himmetli bir pîrde idim... Seyrani |
Ateş Vapurunu İcat Edenler Ateş Vapurunu İcat Edenler Ateş vapurunu icat edenler Yelken açıp yel kadrini ne bilsin Süleyman'dır kuş dilini söyleyen Her Süleyman dil kadrini ne bilsin Hayvanlarda bir kaç çeşit fırkalar Kimi düzden aşar kimi yorgalar Necasete müştak olan kargalar Has bahçede gül kadrini ne bilsin Seyrani Baba'nın beli büküldü Ağzının içinde dişi söküldü Davut Nebi sadasından çekildi Saz çalmayan tel kadrini ne bilsin... Seyrani |
Bir Aynaya Kılsam Nazar Bir Aynaya Kılsam Nazar Bir aynaya kılsam nazar Sağ tarafım sol görünür Padişahlar ferman yazar Tatarlara yol görünür Her ölüye olmaz tabut Atlas eskir olur çaput Olsa ak çuhadan kaput Eskiyince çul görünür Eğer Seyrânî'nin yâri Olsa huri melek, peri Gönül sevmedikten geri Kız olsa da dul görünür... Seyrani |
Destan Destan Asırda acaip işler çoğaldı Bilmem bu işleri kimler ediyor Dünyayı hep rezil köpekler aldı Gelen ümeraya karşı gidiyor Biraz bahsedeyim ehl-i zamandan Yahşılar aşağı düştü yamandan Aralık itleri olmuş kumandan Uyuz it kurtlara kumand'ediyor Buğday unu beğenmiyor enikler İplikten aşağı düştü ipekler Hep sedire geçti itler köpekler Hanedan ayakta hizmet ediyor Koltuk kılı fark olmuyor sakaldan Tüccarlar aşağı indi bakkaldan Aslanlara çoban düşmüş çakaldan Şimdi aslanları çakal güdüyor Mekteple medrese ortadan kalktı Meyhana kerhana meydana çıktı Ar namus denen şey ortadan kalktı Şimdi kişi bildiğine gidiyor Sarhoşlar çoğaldı kalmadı ayık Bu asır böylece hallere layık Müzevirin adı muhbir-i sadık Şimdi kişi bildiğine gidiyor Şahinler hurdunu tuttu yarasa Baklava yerine geçti pırasa Şimdi rağbet deyyus ile terese Zamane bunlara rağbet ediyor Bey kürkünü beğenmiyor köçekler Babasına akl'öğretir çocuklar Yumurtadan burnu çıkan cücükler Horoz oldum diye cık cık ediyor Küçükler büyüğe çorap geydirir Tatlıyı insana acı yedirir Seyrani zamane böyle dedirir Şimdi kişi bildiğine gidiyor... Seyrani |
Destgirlik Ummam Senden Bir Zaman Destgirlik Ummam Senden Bir Zaman Destgirlik ummam senden bir zaman Göster ağacında sağlam dal bana Pervazıma dardır yedi kat gökler Daima açıktır istikbâl bana Mesnedim yok azlim kaygu çekeyim Usta başı gibi ölçüp dökeyim Evvel ahır bir kurbanlık tekeyim Vakti gelsin bıçağını çal bana Seyrânî'yim boş küp gibi inlemem Üç sıfırla bir rakamın binlemem Elimde çaldığım sazı dinlemem Aşkım sazı verir türlü hal bana... Seyrani |
Efendim Almış Züğürtlük Efendim Almış Züğürtlük Efendim almış züğürtlük Kaşa beni göze beni Sürükler yıl cepte dörtlük Yaz bahar kış güze beni Dedim: Züğürtlük çelebi Nedir ezdiğin sebebi Ben değilim yoğurt gibi Yağım çıkar öze beni Ateş belli yakışından Günlük belli kokuşundan Müflüslüğün yokuşundan Kurtar çıkar düze beni Dedi: Dinlemem ben çene Bakalım beş yüze bine Al da nişangahı dene Çeşmin süze süze beni Değil şimdi sırayıla Padişahlık parayıla Sikke ile turayıla Muhtaç sanma söze beni Seyrani ye şöyle böyle Ne suçu var ise söyle Şanına düşeni eyle Ayna etme yüze beni... Seyrani |
Eğlen Hocam Eğlen Bir Sualim Var Eğlen Hocam Eğlen Bir Sualim Var Eğlen hocam eğlen bir sualim var İz'an nedir erkan nedir yol nedir Seni bana gayet fazıl dediler İçerimde bir yaram var bil nedir Cennetin kapısın Sallallah açar Şeriat işini Muhammed seçer Seksen bin evliya yurdundan göçer Onları bekleten mutlu kul nedir Muhammed dinidir yaptığım tapı Bozulmaz Mevla'nın yaptığı yapı On iki bahçede kırk sekiz kapı Eşiği bekleyen iki kul nedir Kıldan ince derler Sırat'ın yolu Önünde Devletlu ardında Ali Üçyüz altmış birdir selvinin dalı Dalında açılan iki gül nedir Başına bağlamış al yeşil çember Kokuyor ağzında misk ile amber Seksen bin evliya yüzbin peygamber Önünde gidiyor iki kul nedir Seyrani der diyar diyar gezmedim Kalem alıp kaşın gözün yazmadım Elim ile bir gemicik düzmedim Gemi nedir derya nedir yol nedir? Seyrani |
Evvel Giymez İken İpek Mintanı Evvel Giymez İken İpek Mintanı Evvel giymez iken ipek mintanı Geyersin eğnine çul yavaş yavaş Feragat kıl bırak aşk ü sevdayı Olma bir dilbere kul yavaş yavaş Heder olsa bir pul için her demin Muhannet babına basma kademin Emsaliyle konuşmayan ademin Altun ismi olur pul yavaş yavaş Soyundum libasım oldum uryanı Seyrettim köşeyi çarhı devranı Bu dünyanın işi bitti Seyrani Başına bir çare bul yavaş yavaş... Seyrani |
Ey Sevdiğim, Artık Yeter Ey Sevdiğim, Artık Yeter Ey sevdiğim, artık yeter Bana yosma bakışın var Ateşlerden daha beter Âşıkları yakışın var Erdin güzellik çağına Bağladın zülfün bağına Bizi hüsnün ayağına Nal, mıh gibi çakışın var Sağlıktır her işin başı Sabırdır ekmeği aşı Aferin ey çeşmim yaşı Yâr yoluna akışın var Güzel, senin hüsnün sebep Olup gören eyler talep Cennetten mi çıktın acep Tavus gibi nakışın var Güzellerin çok gencisin Seyrânî'ye birincisin Aşk ipine zevk incisin Güzel delip takışın var... Seyrani |
Eyvah Fukaranın Beli Büküldü Eyvah Fukaranın Beli Büküldü Eyvah fukaranın beli büküldü Medet ticaretin gücüne kaldık Eyiler alemden göçtü çekildi Bizler zamanenin piçine kaldık Rüşvet ile yarar hakim hücceti Hüccet ile alır kadı rüşveti Halk bilmiyor dini şer'i sünneti Bozuldu sikkenin tuncuna kaldık Sene bin iki yüz altmış beş tamam Okunur ezanlar boş bekler imam Seyrani bu nutkun sonu vesselam İnanın dünyanın ucuna kaldık... Seyrani |
Gönül Serden Geçer Yardan Geçemez Gönül Serden Geçer Yardan Geçemez Gönül serden geçer yardan geçemez Bağlanmış ikrara kavi özlüyüm Her sözüm dinleyen özüm seçemez Sırat köPage Rankingüsünden ince sözlüyüm Benim sözüm çürük değil sağ gibi Çürük sözler erir akar yağ gibi Üzerinden kervan geçer dağ gibi Yokuşluyum sanma beni düzlüyüm Yolcu ateş yanmak ile yol yanmaz Erenlerin dokuduğu çul yanmaz Cehennemde günah yanar kul yanmaz Ben günahtan sürmelenmiş gözlüyüm Seyrani aradım onu her yerde Aşk-ı hakikatle düştüm bu derde Tuttum günahımdan yüzüme perde Rabbim divanında kara yüzlüyüm... Seyrani |
Hak Yolunda Gidenlerin Hak Yolunda Gidenlerin Hak yolunda gidenlerin Asa olsam ellerine Er pir vasfın edenlerin Kurban olsam dillerine Torunuyuz bir dedenin Tohumuyuz bir bedenin Münkir ile cenk edenin Silah olsam ellerine Bir üstada olsam çırak Bir olurdu yakın ırak Kemiğimi yapsam tarak Yar saçının tellerine Vücudumu kavursalar Yönüm yare çevirseler Harman edip savursalar Muhabbetin yellerine Vakit kalmadı durmağın Kaldır Seyrani parmağın Deryaya akan ırmağın Katre olsam sellerine... Seyrani |
Hüsne Mağrur Olma Ey Mihri Mâhım Hüsne Mağrur Olma Ey Mihri Mâhım Hüsne mağrur olma ey mihri mâhım Niceler yokuştan inişten geçti Kâr etmedi sana feryâd ü ahım Tîr-i âhım kûh-ı Keşiş'ten geçti Seni bî-mürüvvet, seni bî-vefâ Kim kime etmiştir ettiğin bana Şimdi de yâr olmak istersin amma N'ideyim sevdiğim iş işten geçti Benden sana izin ey gözü âfet Var kimi istersen eyle muhabbet Şimdengeru sen sağ ben de selâmet Seyrânî bu alış verişten geçti... Seyrani |
Kahpe Felek Benim Nerde Kahpe Felek Benim Nerde Kahpe felek benim nerde Kara bahtım ak eyledi Pervaneler gibi nârde Vücudumu yak eyledi Bir yâr bana dolap kurdu Hicabımdan dilim durdu Fincan gibi yere vurdu Göğsüm' iki şak eyledi Sikke olmaz bu turada Ermedim ben hiç murada Âşık Seyrânî burada Ne söylerse hak eyledi... Seyrani |
Mahkeme Meclisi İcat Olduğu Mahkeme Meclisi İcat Olduğu Mahkeme meclisi icat olduğu Çeşme-i rüşvetin akmaklığından Kaza bela ile alem dolduğu Kazların kadıya uçmaklığından Selefin rüşvetle hüccet yazması Halefin anlayıp hükmün bozması Yıkılan binanın birden tozması Asıl sermayenin topraklığından Asıl sermaye-i niyabetleri Emval-i eytamdır ticaretleri Davet-i rüşvete icabetleri Sıdk ile gönlünün alçaklığından Bülbülün aşkıdır dalda öttüğü Çobanın südedir koyun güttüğü Toprağın Habil'i kabul ettiği Şüphesiz yüzünün yumşaklığından Dünyadan ahrete gidip gelmemek Olmasa iktiza eder ölmemek Balık baştan kokar bunu bilmemek Seyrani gafilin ahmaklığından... Seyrani |
Muhabbet Küpünün Olsam Şarabı Muhabbet Küpünün Olsam Şarabı Muhabbet küpünün olsam şarabı Yar beni doldurup içer mi bilmem Mamur olmak için gönül harabı Bir mimar eline geçer mi bilmem Aşıkın olmaz mı çile çekmezi Çilenin olmaz mı boyun bükmezi Helal süde katan haram pekmezi Seçmek murad etse seçer mi bilmem Bübüle gül yarar deveye diken Çiledir aşıkın boynunu büken Tarlasına haram tohumu eken Helal mahsulünü biçer mi bilmem Kimi mevtasına kefen biçmiyor Kimi helal rızık yiyip içmiyor Yavrusundan köpek bile geçmiyor Hak Seyrani'sinden geçer mi bilmem... Seyrani |
Ne Hikmettir, Şu Dünyada Ne Hikmettir, Şu Dünyada Ne hikmettir, şu dünyaya Gelen ağlar giden ağlar Soralım yoksula, baya Aslı nedir neden ağlar Ömrümün defterin dürdüm Hâkipâye yüzüm sürdüm Bir acayip kale gördüm Burç ve baru, beden ağlar Bir deveci yider deve Yularından seve seve Birbirinden ive ive Deve ağlar, yiden ağlar Seyrânî'ye acap n'olmuş Deruni dert ile dolmuş Kimi etmiş kimi bulmuş Bulan ağlar, eden ağlar... Seyrani |
Pintinin Dik Kulaklısı Pintinin Dik Kulaklısı Pintinin dik kulaklısı Boynu yoğun eşek olur Pek mülayim yolaklısı Sanma tunçtan gevşek olur Yolda koşar ive ive Çarığını geve geve Top vaktinde olur deve Yük vaktinde köşek olur Dök Seyrani gözden yaşı Sağlıktır her işin başı Merdin eşiğinin taşı Kuş tüyünden döşek olur... Seyrani |
Sene Bin İki Yüz Altmış Sekizde Sene Bin İki Yüz Altmış Sekizde Sene bin iki yüz altmış sekizde Alamet dumanı çöktü çökecek Dikilecek kudret kalmadı dizde Ecel belimizi büktü bükecek Bitmez oldu harmanların eyisi Hurma tadı verir erik kayısı Sadrazam etsen eğer seyisi Ölmüş eşek arar nalın sökecek Hiç çoban koyunu güder mi dağda Olmasa gözleri süt yoğurt yağda Meyvası bitmedik ağacı bağda Sökerler Seyrani daldan kökecek... Seyrani |
Seyrimde Bir Şehre Eyledim Nazar Seyrimde Bir Şehre Eyledim Nazar Seyrimde bir şehre eyledim nazar Gördüm elvan türlü meyhaneler var Teşne var mı diye sakiler gezer Ellerinde dolu peymaneler var Bir takım doldurur bir takım sunar Bir takım susamış bir takım kanar Bir takım söğünmüş bir takım yanar Bir takım çevrilir pervaneler var Bir eli kaseli bir eli taslı Bir takım keyifli bir takım yaslı Bir takım deli var bir takım uslu Bir takım aşk içre mestaneler var Aşık olan mürşidine yan verir Bu Seyrani dilden dile şan verir Hast'olmadan pir önünde can verir Nice bizim gibi divaneler var... Seyrani |
Sofu Olmaz Bizim Ham Demirimiz Sofu Olmaz Bizim Ham Demirimiz Sofu olmaz bizim ham demirimiz Haddeden çekilmiş teli biliriz Yürütmüştür cansız dıvar pirimiz Temiz zevki temiz dili biliriz Sofu bilmiş olsa hakkı rızayı Sazdan sözden kaçıp vermez riyayı Ay gün yıldız gibi vermez ziyayı Kuru arktan akan seli biliriz Bizde bu dünyanın bina temelin Cismi canla bildik ilm-i amelin Sanma bizi arap taze kız gelin Öpüp tükürecek eli biliriz Vakıfız bu aşkın biz manasına Talip ol Seyrani dal deryasına Hazret-i Mevla'nın ehibbasına Aşina olmayan eli biliriz... Seyrani |
Şu Kimsesiz Sahralarda Şu Kimsesiz Sahralarda Şu kimsesiz sahralarda Diken oldu gülüm benim Gizli gizli tenhalarda Ağlamaktır halim benim Gülü dikene katalı Diken elime batalı Yâr beni yardan atalı Bükülmüştür belim benim Arı geçmez çiçeğinden Çiçek geçmez peteğinden Pîr erenler eteğinden Kesme rabbim elim benim Yedim acı teresinden İçtim kanlı şırasından Seyrânî gam deresinden Çûş eyledi selim benim... Seyrani |
Yumurtasın Kokutmağa Yumurtasın Kokutmağa Yumurtasın kokutmağa Yatar sanma gürke beni Aşkın dersin okutmağa Sanma korkup ürke beni Ben aşıkın birisiyim Ölü değil dirisiyim Siyah tilki derisiyim Kapla samur kürke beni Canbazım ben aşk ipinde Büyür meyve hep çöpünde Temiz aşkın zevk küpünde Sanma sulu sirke beni Seyrani bir arı beyi Çiçeği aşkın göbeği Nazlıyım gözüm bebeği Düşüremen çirke beni... Seyrani |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 18:17 . |
Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2