Tokatlı Aşık Nuri Şiirleri Acep Ben Ne Dedim O Şivekâra Acep ben ne dedim o şivekâra Bugün yine yüz göz eğri, kaş eğri Yıkmış fesi zülfün dökmüş kenara Selvi nâzım zülüf kesmiş baş eğri İçmiş gelir yâr sığamış kolunu Tutsun üftadeler sağ ü solunu Gelsin rakip ayıklasın yolunu Dokunmasın ayağına taş eğri Nuri cana yetti bu nâr-ı hasret Tuttu etrafımı gam ü kasavet Bilmem nedir ya rab bu sırr ü hikmet Sardı canevimden bir ateş eğri... Tokatlı Aşık Nuri |
Ara Yeri Karlı Dağlar Alıp da Ara Yeri Karlı Dağlar Alıp da Ara yeri karlı dağlar alıp da Gayri dost iline varıp gelinmez Yahşi hüner ister rah-ı talepte Beyhude laf menzil alınmaz Geçti bu alemin devri bozuldu Bezm-i gülistanın gülleri soldu Çay taşları yakut bahasın buldu Gevherler ummana düştü bulunmaz Nuri bu sözlerin gel eyle tekmil Eyle suretini siyrete tebdil Bu meşhur kelamdır alemde ey dil Sağ iken kimsenin kadri bilinmez... Tokatlı Aşık Nuri |
Beni Bülbül Gibi Nalân Eyleyen Beni Bülbül Gibi Nalân Eyleyen Beni bülbül gibi nalân eyleyen Gerdanında olan benler değil mi Nazarım hüsnüne hayran eyleyen Yanağında açan güller değil mi? Sadası bülbüldür kendisi civan Pek tatlıdır dili, kaşları keman Şu benim aklımı başımdan alan Tuti, kumru gibi diller değil mi? Nuri der ki gönül verdim ben bade Kendim arzu ettim oldum üftade İki canı hasret koyan dünyada Şu zalim münafık eller değil mi? Tokatlı Aşık Nuri |
Bize Gam Yutturdu Sahba-yı Hicran Bize Gam Yutturdu Sahba-yı Hicran Bize gam yutturdu sahba-yı hicran Bilmem bu ayrılık gider mi böyle Ben mi tedbirimde eyledim noksan Yoksa tecellâ-yı kader mi böyle Aksine devretti devran-ı felek Hep hebaya gitti çektiğim emek Sevda çöllerinde Leylâ diyerek Mecnun da ben gibi gezer mi böyle Nuri bu yerlerde kılmaz kararı Dâma düşmeyince can mürg-u zârı Ben canımdan aziz severim yârı Acap yâr da beni sever mi böyle... Tokatlı Aşık Nuri |
Dil İflah Olmam Ben Bu Yaradan Dil İflah Olmam Ben Bu Yaradan Ey dil iflah olmam ben bu yaradan Hasretle dağlandım aşk ateşine Genç ömrümde verdi bana Yaradan Bir dahi vermesin kullar başına Müşkil olur imiş düşmek bu derde Günden güne artar yara ciğerde Ağlayı ağlayı gurbet ellerde Kan karıştı gözlerimin yaşına Varlığım mahvetti dilde şadımı İstedim vermedi Hak muradımı Kam almadı deyü Nuri adımı Böyle yazın mezarımın taşını... Tokatlı Aşık Nuri |
Ey Felek Bir Derde Düşürdün Beni Ey Felek Bir Derde Düşürdün Beni Ey felek bir derde düşürdün beni İşim gücüm aldın kar senin olsun Aklım baştan alıp şaşırttın beni Farkettim namusu ar senin olsun Bülbüller feryadı gelsinler meşka Bir şeye benzemez bu dert de başka Pervaneler gibi ateşi aşka Ben yandım kül oldum nar senin olsun Açılmış bahçede sümbüller gibi Açılmadan soldum ben güller gibi Yavrusun yitirmiş bülbüller gibi Feryad bana düştü zar senin olsun Ruz ü şeb çeşminden kan döker aşık Nuri'nin haline demezsin yazık Bir dilberi bana görmedin layık Şimdengeru cihan var senin olsun... Tokatlı Aşık Nuri |
Hazan İle Geçti Gülşen-i Bostan Hazan İle Geçti Gülşen-i Bostan Hazan ile geçti gülşen-i bostan Eyle dertli bülbül zâr garip garip Haraba yüz tuttu bezm-i gülistan Ağla şimden geru var garip garip Hançer-i feleğin ucu ciğerde Gittikçe artıyor yare bu serde Gurbet diyarında tutuldum derde Gel tabip, yâremi sar garip garip Nuri bizim ilin gonca gülleri Açılmıştır öter dost bülbülleri Ben sefil sergerdan gurbet illeri Bir zaman gezeyim yâr garip garip... Tokatlı Aşık Nuri |
İnkisar Eylemem Yazık Serine İnkisar Eylemem Yazık Serine İnkisar eylemem yazık serine Yatak içre can veresin vay sebep Ağzından burnundan hicran yerine Parça parça kan veresin vay sebep Yata yata her bir yanın çürüsün Zebaniler etrafını bürüsün Damarın çekilsin kanın kurusun Hastalara şan veresin vay sebep Ne düşmüşsün bu Nuri'nin kastine Yakan geçsin zebaniler destine Dokuz ay yatasın bir yan üstüne On bir ay da can veresin vay sebep... Tokatlı Aşık Nuri |
Kıymet mi Biçilir Cevher Taşına Kıymet mi Biçilir Cevher Taşına Kıymet mi biçilir cevher taşına Kâmilce bir sarraf karışmayınca Kimse üstad olmaz kendi başına Bulup erbabına danışmayınca Sevda dedikleri çakır dikeni Mahveder bedeni çürütür teni Her nereye varsam söyletir beni Bu aşkın âsârı savuşmayınca Affeyle Nuri'nin şu isyanını Ağlatıp dîdeden dökme kanını Kimsenin gurbette alma canını Varıp hasretine kavuşmayınca... Tokatlı Aşık Nuri |
Sun Sâki Lâlinden Teşne Dillere Sun Sâki Lâlinden Teşne Dillere Sun sâki lâlinden teşne dillere Mey veren kandırır mestanesini Al kâseyi lütfen nazik ellere Dolandır muhabbet peymanesini Lâl-i şirininden isterse ağyar Verme, dil-teşneler beli de duyar Meclis-i hassında sadakatli yâr Gözetir âşık-ı divanesini Nuri, bülbül gibi gel düşme zâra Per ü bal-i minnet açma gülzâra Varma bîtekellüf vîsal-i yâra Yakmaz ateş olmaz pervanesini... Tokatlı Aşık Nuri |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 22:38 . |
Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2