Tekil Mesaj gösterimi
Alt 20.07.08, 12:10   #5 (permalink)
Kullanıcı Profili
SERDEM
S.Moderators
 
SERDEM - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910
Puan Grafiği
Rep Puanı:11076
Rep Gücü:20
RD:SERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 47
464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi
:
Standart DÂSTÂN-I LEYLÎ vü MECNÛN

5. KONU

Bu vâcib-ülvücûd isbâtına bürhân-ı kâtı’dur


Ve
Bekâ’-i sâir-i mevcûdâta delîl-i mâni’dür

Açıklama : Allah’ın Varlığının Zorunlu Olduğu Yolunda Su Götürmez Kanıt ve Diğer Varlıkların Baki Olmadığı İle İlgili Kesin Delil.

117. Beyit :
Etmek gerek ehl-i feyz ü bîniş
Tahkîk-i vücûd-ı âferîniş

Açıklama : Feyiz ve aydın görüş sahiplerini varlık ve yaratılışın hikmetleri üzerinde düşünmeleri gerekir.

118. Beyit :
Bilmek gerekir anı kim cevâhir
Ne genc-i nihandan oldı zâhir

Açıklama : Bilmeleri grekir; Cevherler hangi gizli hazineden odaya çıktı?..

119. Beyit :
Ne dâirededür bu devr-i eflâk
Ne zâbıtadur bu merkez-i hâk

Açıklama : Bu feleklerin dönüşü nasıl bir dairededir, dünya nasıl bir merkezdir.

120. Beyit :
Cisme arazı kim etdi kâim
Nara neden oldı nûr lâzım

Açıklama : Cisme, arazı kim yerleştirdi; ışık ateş için neden gerekli oldu?

121. Beyit :
Her hilkate gerçi bir sebeb var
Âyâ sebebi kim etdi ızhâr

Açıklama : Gerçi her yaratılışa bir sebep vardır; peki sebebi ortaya koyan kim?

122. Beyit :
Ger kâf ile nundan oldı âlem
Âyâ neden oldı kâf ü nun hem

Açıklama : Evet, âlem <<kâf>> ile <<nûn>>dan oldu; peki kâf ve nûn ( Ol emri) neden oldu?

123. Beyit :
Bîhûde değül bu kâr-hâne
Bîfâide gerdiş-i zemâne

Açıklama : Bu iş güç (amel) yeri boşuna yaratılmış değildir. Zamanın dönüşü de faydasız değil.

124. Beyit :
Hâşâ ki bu turfe nakş-ı garâ
Nakkâşından ola Müberrâ

Açıklama : Haşa ki bu muhteşem ve benzersiz nakış, bir nakkaşsız olsun!

125. Beyit :
Hâşâ ki bu bârgâh-ı âli
Bir dem eyesinden ola hâlî

Açıklama : Haşa ki bu yüce kat, bir an sahibinden boş bulunsun!..

126. Beyit:
Fikr eyle vü gör nedür bu üslûb
Ne sânıadur bu sun’ mensûb

Açıklama : Düşün de gör; nedir ( yaradılıştaki) bu yol yordam; bu eser hangi yaratıcıya ait olabilir?

127. Beyit :
Her zerre-i zâhirûn zuhûrı
Bir özgeye bağludur zarûrî

Açıklama : Her görünen zerrenin ortaya çıkışı; zorunlu olarak, bir başkasına bağlıdır.

128. Beyit:
Ger gâyete eylesen teemmül
Zâhir olur anda mazahr-ı kül

Açıklama : Eğer sonluluk üzerine iyice düşünürsen, her şeyin tecellisi onda ortaya çıkar.

129. Beyit:
Versen özüne fenâ-yı mutlak
İsbât olur ol fenâ ile Hak

Açıklama : Özüne mutlak yokluğu veren, o yokluk ile Hakk’ın varlığı ispat olur.

130. Beyit :
Ger var ise ma’rifet mezâkı
Fânî sana bes delîl-i bâkî

Açıklama : Eğer senden marifet zevki varsa, fanilik, senin için bir bakilik delildir.

131. Beyit :
Hakkâ ki hemşn vücûd birdür
Bir zâta vücûd münhasırdur

132. Beyit :
Aksidür anun vücûd-i ağyâr
Ma’nîde yoh i’tibâr ile var

Açıklama 131-132 : Doğrusu ( şu ki ), bütün varlık birdir; varlık yalnız bir şahsa mahsustur. Diğerlerinin varlığı onun aksidir; aslında onlar yokturlar, ama var sayılırlar.

133. Beyit :
Var olanı halk yoh sanurlar
Yoh varlığına aldanurlar

Açıklama : İnsanlar, var olanı yok zannederler,; yok olanın varlığına aldanırlar.

134. Beyit :
Yohdur bu vücûdun i’tibârı
Hak âyinedür cihan gubârı

Açıklama : Bu varlığın yoktur bir değeri, itibarı; Hak bir aynadır, cihan ise ( o aynanın) tozudur.

135.Beyit:
Ey akl edeb riâyet eyle
Bu bilmek ile kifâyet eyle

Açıklama : Ey akıl, edebini gözet de, bu kadar bilmekle yetin!..

136. Beyit :
Tahkîk-i sıfâta kâni’ olgıl
Endîşe-i zâta mâni’ olgıl

Açıklama : (Allah’ın) sıfatlarını araştırmanın gereğine inan da, zâtı, ile ilgili düşüncelere engel ol!..

137. Beyit :
Ol perdeye kimse râh bulmaz
Tahkîk bil anı bilmek olmaz

Açıklama : O perdeyi ( açma) ya kimse yol bulamaz, şunu kesin olarak bil ki ; (O’nun zâtının) hakikatini bilmek mümkün değildir.

138. Beyit :
Ger yetse idi bu sırra idrâk
Demezdi Resûl mâarefnâk

Açıklama : Eğer akıl ile bu sır anlaşabilseydi, Hz. Peygamber,<<Seni hakkı ile) bilemedik (ey Tanrı)>> demezdi.

139. Beyit :
Halk oldı bu bahr-ı hayrete gark
Tâ halkdan ola H^lika fark

Açıklama : Halk, bu hayret deryasına gark oldu ki yaratılanla yaratan arasındaki fark anlaşılsın.

140. Beyit :
Her rişte ki Hak ıyân edüpdür
Ser-riştesini nihân edüpdür

Açıklama : Allah hangi ipi ortaya koymuşsa, onun ucunu saklayıp gizlemiştir.

141. Beyit :
Bir kimse eğer olaydı âgâh
Kim halkı nişe yaradûr Allah

142. Beyit :
Mümkin ki irâdetiyle ol hem
Halk edebileydi özge âlem

Açıklama 141-142 : Bir kimse eğer Allah’ın halkı nasıl yarattığından haberdar olsaydı; mümkündü ki, iradesiyle o da bir başkaâlem yaratabilirdi.

143. Beyit :
Vermez çü kemâl-i hikmet-i Hak
Tahkîk-i rumûza râh-ı mutlak

Açıklama : Bu yüzden Hakkın yüce hikmeti, gizli sırların ve remizlerin gerçeğinin araştırılmasına asla müsaade etmez.

144. Beyit :
Fâş oldı ki sırr-ı Hak nihandur
Âlemde nişânı bînişandur

Açıklama : Anlaşıldı ki, Hakk’ın sırrı gizlidir ve dünyada O’nun nişanı, nişansızlıktır.

6. KONU


Bu ızhâr-ı i’tirâf-ı cehâletdür
Ve
İkrâr-ı isrâf-ı ma’siyetdür


Açıklama : Cahilliği İtiraf ve Günah Taşkınlığını Kabullenme


145. Beyit :
Ey hikmete bahmayan nazarsuz
Ahvâl-i zemâneden habersüz

Açıklama : Ey hikmete bakmayan kör ve ey zamanın hallerinden habersiz olan!..

146. Beyit :
Ta’n etme ki çerh bîvefâdur
Dâim işi cevr ile cefâdur

147. Beyit :
Şerh eyle mana ki çerh n’etdi
Andan ne cefâ zuhûra yetdi

Açıklama 146-147 : Vefasızdır ve daima işi cevr ile cefadır, diyerek feleği kınama da, bana söyle; felek ne yaptı ve ondan (sana) ne eziyet dokundu?

148. Beyit :
Nen var idi kim elünden aldı
Ne mertebeden aşağa saldı

Açıklama : Neyin vardı ki, elinden aldı; seni hangi mertebeden aşağıya yuvarladı.

149. Beyit :
Devrâna getürdi mihr ü mâhı
Anc’etdi sipidi vü siyâhı

Açıklama : Güneşe ve aya dönme emri verdi ve böylelikle akı ve karayı ortaya çıkardı.

150. Beyit :
Geh âteşe zecr-i âb verdi
Geh bâda gam-ı türâb verdi

Açıklama : Bazen ateşe su ile eziyet verdi; bazen rüzgârı toz-toprak ile kederlendirdi.

151. Beyit :
Şem’-i emelün münevver etdi
Her ne diledün müyesser etdi

Açıklama : Ümidinin lambasını aydınlattı; her ne diledin ise onu gerçekleştirdi.

152. Beyit :
Kıldı seni hîçden bir âdem
Esbâb-ı tena’umün ferâhem

Açıklama : Seni, bir hiç iken, insan yaptı; nimetlenmenin sebeplerini bir araya getirdi.

153. Beyit :
Çerhun hod işi senünle böyle
Sen neyledün anun ile söyle

Açıklama : İşte feleğin seninle işi böyle; peki sen onunla ( ilgili olarak) ne yaptın, söyle bakalım!

154. Beyit :
Her dem anı bivefâ ohursen
Dönsün deyü min duâ ohursen

Açıklama : Her an onu <<vefasız>> diye anarsın; (tersine) dönsün diye boyuna ona beddua okursun.

155. Beyit :
Çün ol sana kıldı mihribanlığ
Yahşılığa eyleme yamanlığ

Açıklama : Madem ki o sana şefkat ve merhametle davrandı; öyleyse sen de iyiliğe kötülükle karşılık verme!..

156. Beyit :
Ey rûh câm-ı cehl edüp nûş
Hubb-i vatan eyledün ferâmûş

Açıklama : Ey ruh! Belliki cehalet kadehini içip vatan sevgisini unutmuşsun…

157. Beyit :
Kim saldı seni bu teng râha
Handan düşdün bu dâmgâha

Açıklama : Kim saldı seni bu dar yola? Nerden düştün bu tazağa?

158. Beyit :
Sen terk kılup adem diyârın
Buldukda vücûd i’tibârın

159. Beyit :
Kılmışdı senünle hikmetullâh
Ecnâs-ı havâs u aklı hemrâh

160. Beyit :
Tâ âleme geldüğün zamanda
Bâzâr-ı tereddüd-i cihanda

161. Beyit :
Sermâyeleründen edesen sûd
Ol sûd nedür rızâ-yı ma’bûd

Açıklama 158-161 : Sen yokluk diyarını terk edip de geçici varlığını bulduğunda, Allah’ın hikmeti sana çeşit çeşit duygulan ve aklı yoldaş etti ki; dünyaya geldiğinde, cihanın kararsızlık pazarında sermayelerinden kâr edesin… O kâr nedir?.. Allah’ın rızası…

162. Beyit :
Hâlâ ki hasâret oldı vâkı’
Sermâyelerun tamâm zâyı’

Açıklama : Şimdi ise zarar ve ziyan ortada; sermayelerin tamamen zayi olmuş.

163. Beyit :
Hayrân ü mükedder ü tehî-dest
Ahvâl-i harâb ü rütbesi pest

164. Beyit :
Dönsen yine geldüğün makâma
Kâbil mi düşersen ihtirâma

Açıklama : 163-164 : Şaşkın, kederli ve eli boş bir şekilde, harap ve alçalmış bir halde geldiğin makama dönsen; yine saygı ve hürmet görmen mümkün müdür?

165. Beyit :
Elbetde zelil ü hâr olursen
Bu fi’l ile şermsâr olursen

Açıklama : Elbette hor ve hakir olur, bu fiil ile utanca yuvarlanırsın.

166. Beyit :
Ey nefs-perest ü cism-perver
Olma gam-ı hırs ile mükedder

Açıkalama : Ey nefsine tapan ve kendini seven! Hırs gami ile kalbini karartma!

167. Beyit :
Cehd ile azâb-ı gûr yığma
Sa’y ile metâ-ı mûr yığma

Açıklama : Cehd edip de kabir azabı kazanma; çalışıp çabalayarak karınca malı biriktirme!

168. Beyit :
Alma ele sâgar-ı mey-i nâb
Kim garka eder seni bu gird-âb

Açıklama : Eline şarap kadehi alma! Çünkü bu girdap seni boğar.

169. Beyit :
Olma nigerân-ı sebze-i beng
K’âyîne-i dînüne Salur jeng

Açıklama : Haşhaş bitkisine sakın gözünü dikme!.. Çünkü dininin aynasını paslandırır.

170. Beyit :
Def kimi gögüsde lehv koyma
Ney kimi havâ-yı nefse uyma

Açıklama : Def gibi oyun ve eğlenceyi göğsüne (kalbine) yerleştirme; ney gibi de nefsinin hevasına ( arzusuna) uyma!..

171. Beyit :
Dâmân-ı tarîk-i şer’ dutgıl
Her ne ki hilâf-ı şer’ unutgıl

Açıklama : Şeriat yolunun eteğine yapış ve şeriata aykırı ne varsa onu unut!..

172. Beyit :
Tahkîk-i vesîle-i vusûl et
Taklîd-i şerîat-i Resûl et

Açıklama : ( Allah’a ) vasıl olmanın vesilelerini araştır ve Hz Muhammed’in şeriatını izle!..
SERDEM isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla