Tekil Mesaj gösterimi
Alt 17.08.08, 22:15   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
Başak
Moderator
 
Başak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 7.449
Konular: 6324
Puan Grafiği
Rep Puanı:14360
Rep Gücü:168
RD:Başak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 53
719 Mesajına 1.316 Kere Teşekkür Edlidi
:
Standart Daniel Day-Lewis Hayatı (Biyografisi)

Daniel Day-Lewis

29.04.1957 Londra doğumlu, gerçek adı Daniel Michael Blake Day-Lewis olan Daniel Day-Lewis sanatçılarla dolu bir aileden geliyor.
Sevenoaks School'da eğitim gören sanatçı, Bristol Old Vic School'da oyunculuk okudu ve ilk olarak "Sunday Bloody Sunday" (1971) filmiyle sinema dünyasına girdi.

Bristol Old Vic ve Royal Shakespeare Company tiyatrolarında oyunculuk yaptı ve 1982 yılına kadar bir daha hiç filmlerde oynamadı. "Gandhi"de (1982) rol aldı ancak önemli bir rolde yer aldığı ilk uzun metrajlı film "The Bounty" oldu.
"My Beautiful Laundrette" ile "A Room with a View" gibi ilginç, şaşırtıcı yapımlarda izleyiciyi avucunun içine alan performanslar verdi. New York'da aynı gün gösterime giren bu iki film onu eleştirmenlerin favorisi haline getirdi.
New York'lu film eleştirmenleri onu "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" belirlediler. Philip Kaufman'ın Milan Kundera uyarlaması "The Unbearable Lightness of Being" filminde Juliette Binoche ile başrolleri paylaştı. Jim Sheridan'ın "My Left Foot" filmindeki rolüyle Erkek Oyuncu dalında Akademi Ödülü kazandı.
"The Last of the Mohicans" eleştirmenler arasında değilse de, gişede tam bir başarıydı. Birkez daha Sheridan'la birlikte çalıştığı "In the Name of the Father"da birkez daha Akademi Ödülüne aday oldu.
"The Boxer" ise birçoklarınca yetersiz bulundu. Arthur Miller'ın McCharty dönemi eleştirisi oyunu "The Crucible"ın film versiyonunda birkez daha parlak bir performans veren Day-Lewis, filmleriyle olduğu kadar aşklarıyla da gündeme geldi.
Isabelle Adjani, oyuncu eğitmeni Deya Pichardo ve Arthur Miller’ın aktis olan kızı Rebecca Miller’dan oluşan bir aşk dörtgeninde kararsız kalan Day-Lewis, en son Rebecca Miller’da karar kıldı. İkili şöhretin hengamesinden uzakta sakin bir yaşam için Floransa’ya yerleşse de Scorsese Day-Lewis’i rahat bırakmadı.
İyi ki de bırakmadı, çünkü “New York Çeteleri”nde yine müthiş bir performans ortaya koyan Day-Lewis, hem filmi hem de kendi kariyerini yüceltti.
--------------Tualimforum İmzam--------------
Yeniden gülmem için
Beni baştan sevmen lazım.......
Başak isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla