Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12.01.09, 16:35   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
Okyanus
Moderator

 
Okyanus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 9.373
Konular: 7149
Puan Grafiği
Rep Puanı:16317
Rep Gücü:20
RD:Okyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond reputeOkyanus has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 54
889 Mesajına 1.404 Kere Teşekkür Edlidi
:
Standart "Cihan Padişahı" Dediğin Böyle Olmalı/Türk Tarihinden Hikayeler

"Cihan Padişahı" Dediğin Böyle Olmalı

Dördüncü Murad, Üçüncü Selim ve İkinci Mahmud Osmanlı
döneminin iz bırakan Padişahları arasındadırlar. Dördüncü
Murad iç isyanları bastırma konusunda gösterdiği kararlıkla ve
Bağdat'ı fethetmesiyle, Üçüncü Selim ve İkinci Mahmud da daha
çok yenilikleriyle ön plana çıkmışlardır. Ama biz burada
onları bir başka yönleriyle tanımak istiyoruz. Mesela,
Dördüncü Murad'ın iyi bir sporcu olduğunu biliyor muydunuz..?

İyi kılıç kullanan, iyi ok ve mızrak atan Dördüncü Murad
bunu çok çalışmasına ve düzenli olarak spor yapmasına
borçluydu. Ağırlık kaldırmada üstüne yoktu ve 260 kiloya yakın
gürzlerle idman yapardı. Böyle olunca da pazuları ve kasları
oldukça gelişmişti. İri yarı, güçlü kuvvetli bir adam olan
Silahdarlık görevinde bulunan Musa Paşa'yı kuşağından
kavradığı gibi havaya kaldırıp dolaştırdığı ve hiç yorgunluk
duymadığı biliniyor.

Zamanın Hind elçisi bir gün Dördüncü Murad'a gergedan
derisinden yapılma bir kalkan getirir ve bu kalkana kurşun ve
ok işlemediğini söyler. Dördüncü Murad bunu denemek ister ve
kalkanı uygun bir yere koydurduktan sonra "harbe" adı verilen
kısa mızrağı fırlatır. Harbe bu kalkanı deler geçer. Hemen
ardından yayıyla gerdiği okunu fırlatır ve kalkanı yine deler.
Hind elçisinin mahçubiyetini düşünebiliyor musunuz?

Derler ki, Dördüncü Murad'ın fırlattığı ok tüfek
mermisinden daha hızlı giderdi. Nitekim Okmeydanı'nda
fırlattığı ok 706.5 metre uzağa gitmiş, oraya Dördüncü Murad
adına bir nişan taşı dikilmiştir.

Peki ya Üçüncü Selim'le İkinci Murad?

Dördüncü Murad döneminde belki okçulukta "dünya rekoru"
sözü edilmiyordu ama, Üçüncü Selim bu konuda dünya rekortmeni
olarak adını tarihe yazdırmayı başardı. 1798 yılında ve Üçüncü
Selim 37 yaşında iken yayını ayağı ile gerdirdikten sonra oku
fırlatıyor ve bu ok tam 888 metre 86 santim uzağa düşüyor. Bu,
"dünya rekoru" olarak tescil ediliyor. Aradan 161 yıl geçiyor
ve Amerikalı Don Lauvre Üçüncü Selim'in bu rekorunu kırmak
istiyor. Büyük iddialarla herkesi başına topluyor; ayağıyla
yayı geriyor, geriyor ve okunu fırlatıyor ama bu ok ancak 856
metre 91 santim uzağa düşüyor. Yani Üçüncü Selim'in fırlattığı
mesafeden yaklaşık 32 metre daha az!

Don Lauvre bir de ayakta atış yapıyor ve bu atışta ok 777
metre 85 santim uzağa düşüyor. Oysa, 1808 yılında Osmanlı
tahtına çıkan İkinci Mahmud Amerikan elçisinin de bulunduğu
bir törende oku 792 metreye fırlatmıştı.

Demek ki, oturarak ve ayakta gerdirilen yayla ok atışında
dünya rekoru Üçüncü Selim'e, ayakta yapılan atışta da İkinci
Mahmud'a ait.

Sözün başında "Cihan Padişahı dediğin böyle olur"
demiştik...

Gerçi "Cihan Padişahlığı" dönemi yavaş yavaş sonra
eriyordu ama, "devletin ölümü" bile farklıydı ve işte böyle,
dosta -düşmana parmak ısırtan güzellikler de yaşanıyordu.


Kaynak: Dr. Bahattin ERGEZEN
--------------Tualimforum İmzam--------------
Okyanus isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla