Biz Bu Hallere Düşecek Adam mıydık       Biz Bu Hallere Düşecek Adam mıydık    Biz bu hallere düşecek adam mıydık  Duymadıklarımızı duyduk  Görmediklerimizi gördük  İki dirhem aklımız vardı  Onu da yedik bitirdik  Freni patlamış kamyon gibiyiz  Allah'a havale gidiyoruz  Biz bu hallere düşecek adam mıydık    Dalından kopan yaprak misali  Bir rüzgara kapıldık ki sormayın gitsin  Kos koca 5000 yıllık çınar  Batının hızarına düştü  Felegin nazarına düştü  Yigit diye namım vardı  Namert pazarına düştü  Biz bu hallere düşecek adam mıydık    Ne batılı olabildik ne dogulu  İki camii arasında kalmış beynamaz gibiyiz  Bizi biz yapan, bize ait ne varsa her şeyi attık  Tıpa tıp taklit ettik, aslını yaşattık  Üretmedik, tükettik, hazıra konduk hep yattık  Hazıra dag mı dayanır beyler  İlimsiz çağ yakalanmaz, ilimsiz kaldık  Sıg kaldık, kaldık böyle kıraç  Cigeri beş para etmeyenlere el açtık  Ve kahretsin yaşıyoruz, onlara muhtaç  Bu son liman, bu son gemi başka yol yok  Anlayın artık anlayın  Türk'ün türk'ten başka dostu yok    Yardım almaya alışanlar, Emir almaya da alışırlar  Alıştılar beyim alıştılar  Üç beş kuruş için  Dalınız, kökünüz dediler, açtılar  Kıyınız, köşeniz dediler, ortalıga saçtılar  Gururumu kö p rü ettiler, geçtiler  Ölçtüler, biçtiler  Sah damarımı kestiler beyim kestiler  Şerefe diyerek haysiyetimi içtiler  Bizler gölgemizle oynaşırken  Onlar daglarımızda poyraz olup estiler  Biz bu hallere düşecek adam mıydık    Hürriyetin tarifini unuttuk  Çanakkale'yi, sakarya'yı unuttuk  Unuttuk ecdadı, maziyi unuttuk  Muhtaç oldugumuz kudret, damardaki asil kanı unuttuk  Unuttukça musibetlere gark olduk  Unuttuk beyim unuttuk  Sanki bu vatanı bedava bulduk  Biz bu hallere düşecek adam mıydık    Hey gidi asırlar hey, ses verseniz  Yürekleri o günlere çevirseniz  Hey gidi üç kıta, yedi deniz  Hey gidi uçsuz bucaksız vatan  Vatan için can veren  Şimdi elin vatanında yatan  Mezarsızlarımız, sahipsizlerimiz  Gariplerimiz  Yani aziz şehitlerimiz  Özür dileriz özür dileriz, özür dileriz  Velhasıl  Biz bu hale düşecek adam mıydık...    Mustafa Yıldızdoğan        |