--->: Celal Ülgen Şiirleri       Zilan   Bu kara yazgıdır Zilan;  Topraksız olmak, yetim kalmak yetmezmiş kimin  Sensiz de olmak kara yazgıdır kurban...  Bilisen  Kaç gece kaç gündüz adın sayıklamışam  İçimden atamamışam  Küçelerde yolun gözlemişem  El etmişem, işmar etmişem  Sen gülmüş geçmişsen Zilan...  Ne zaman büyümüşsen farketmemişem  Ne zaman ellerin büyümüş  Ne zaman gözlerin büyümüş  Ne zaman börünmüşsen kara çarşafa  Bir gözlerin görmüşem ceylan kimin  Vurulmuşam.  Sen gülmüş geçmişsen Zilan...  Daracık köçelere sığmamış sevdam  Seni Halilrahman'a sormuşam Anzılha'da  Urfa kalasında Nemrut köşküne adın kazımışam  Sen gülmüş geçmişsen Zilan...   Şimdi gelin olisen telli duvaklı  Yine gülü misen biye?  Kara Şar'dan gelen deli oğlan deyi misen?  Sevdanı içime gömdüm bilesen  Bu kentin hampara taşlarına sır sakladım.  Üç kuruşluk başlık parasına değer miydi Zilan...  Bilirem dahlin yoktur bu işte.  Töreler böyle demiş  Yazgılar böyle çizmiş.  Kim karşı gelmiş ki sende gelesen.  Atalar boynumuz kıldan incedir demiş...   Her şafak seninle sökerdi Zilan.  Sıcak yaz geceleri seninle eserdi.  Ben siye şiirler okurdum.  Sen biye Urfa türkülerini...  Yediveren gülleri kimin açılırdın baharla  Karakoyun deresinden çiçekler getirirdin.  Önceleri inanmamıştım sevdigine.  Anladım zamanla.  Seni yitirmek kor kimin yaktı yüreğimi;  Acımı anla...   Kar ender yağardı Urfa'ya  Sevdamız yağan kar kimin aktı.  Hatırlı misen bir de tutkumuz  Yağmurda 'çömçe gelin' oynamaktı...  Şimdi sen mi gelin olisen Zilan?  Sevgin bir yanda Töreler diger yanda  Duydum ki 'KUMA' olimişsen  Akar suda saman çöpü gibi çaresiz  Ve de köle kimin İtaatkar, sessiz  Gidisen  Oldu mu ya?...  Kaçıncı asrını yaşamakta Harran'da toprak?   Bu kenti terkediyem Zilan.  Anzılha'da kutsal balıklar şahidim olsun ki  Bu kenti terkediyem...  Yasak mayın tarlalarını  Kaçakta kol verenleri  Can verenleri terkediyem...  Efsunlu akrepleri, çıyanları  Urfa kalasında kenetlenen  Efsane şahmaranı  Kümbetlerde barınan sahipsiz insanları, terkediyem.  Körpecik bedenine uzanan hoyrat elleri itmediğin için  Yıllardır söylenen ninniyi yazgı bellediğin için  Bu kenti terkediyem...  Bu sana son satırlarım Zilan...  Biliyem unutacaksan beni.  'Unutmam' deme biye  Davullar uranda unutmalısan.  Yoksa nasıl yaşayabilir  İnsan...   Hani nar ağaçları çiçek açardı ya  Hani Urfa divanı çalınırdı sıra gecelerinde.  İşte ben  Her çiçek açanda nar ağaçları  Ve söylenende Urfa türküleri  Seni ve gülüşünü hatırlayacağam...  Bundan böyle cigaramda dumansın  Kaçak tütünden sarılmış...  Her içime çekişte ağun yakacak beni.  Kendini düşünmedin  Beni düşünmedin  Sevdanı düşünmedin  Çocuklarını düşün.  Seni tutsak  Beni esrik eden töreler  Çocuklarını da yakacak bir gün...   Bu kara yazgı değildir ZİLAN...  Topraksız olmak, yetim kalmak yetmezmiş kimin  Sensiz olmak da kara yazgı değildir kurban...  Bu çağlar boyu insanları kul eden  Bağnazlıktır.  Ki yıkılacak.  Bilesen ZİLAN  Sen görmesen de  Ben görmesen de  Ceylan gözlü çocukların görecek ZİLAN...   Not: Zilan 1968 yılında yaşanmış bir  Olaydan esinlenerek yazılmıştır. Şive ile okunması gerekir.  Urfa'daki feodal düzenin hala devam ettiğini söylemek şiirin niçin   Eskimediğini yanıtlamaktadır. Celal Ülgen          --------------Tualimforum İmzam--------------   Yeniden gülmem için   Beni baştan sevmen lazım.......     |