Konu: Rubai Nedir
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07.10.10, 03:07   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
SERDEM
S.Moderators
 
SERDEM - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910
Puan Grafiği
Rep Puanı:11076
Rep Gücü:20
RD:SERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 47
464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi
:
Standart Rubai Nedir

Rubai Nedir


Rubai, kendine özgü bir ölçüsü olan, 4 dizelik ( mısralık ) bir divan edebiyatı nazım biçimidir. Rubailerde birinci, ikinci, dördüncü dizeler uyaklı, üçüncü dize ise serbesttir.

İki beyitlik kıtalar biçiminde yazılmış rubailer de vardır. Her dizesi birbiriyle uyaklı rubailere “rubai-i musarra” ya da “terane” adı verilir. Rubainin, aruzun hezec bahrinden 24 kalıbı bulunur.

ÖZELLİKLERİ:

1. Kafiye düzeni aaxa ya da aaaa biçimindedir.

2. Rubailerde aşk, şarap, dünyanın türlü nimetlerinden yararlanma, hayatın anlamı ve hayat felsefesi, tasavvuf ve ölüm gibi konular işlenir.

3. Rubai diğer nazım şekillerinden farklı olarak özel bir ölçüyle yazılır. 24 kalıbı vardır.

4. Rubaide ilk iki dize fikrin hazırlayıcısıdır. Asıl söylenmek istenen düşünce 3. veya 4. dizede ortaya çıkar.

5. Genelde mahlasız şiirlerdir.

6. Rubai edebiyatımıza İran Edebiyatından geçmiştir.

7. Rubai’nin en büyük şairi İranlı Ömer Hayyâm (XII yy)’dır. Türk edebiyatının en usta şairleri Kara Fazlî, Azmizâde Haletî, Nâbî ve son dönemde de Yahya Kemâl’dir.


RUBAİ

Esrârını dil zaman zaman söyler imiş

Hengâme-i gamda dâstan söyler imiş

Aşk ehli olup da mihnet-i hicrâne

Ben sabr iderin diyen yalan söyler imiş

Azmizade Haleti



Günümüz Türkçesiyle;

Gönül, sırlarını zaman zaman söylermiş.

Gama düştüğü zaman destan söylermiş.

Âşık olup da ayrılık acısına,

Ben sabrederim diyen yalan söylermiş.



RUBAİ

Ol dem ki tecelliyat-ı aşk itdi zuhûr

Kıldı dil-i bî-kararı fevvâre-i nûr

Şol âteş-i aşka düşmüşümdür ben kim

Bir lem'asına tahammül itmez bin Tûr

Azmizade Haleti


Günümüz Türkçesiyle;

Aşkın eserleri ortaya çıktığında,

Kararsız gönlü o nurun fıskiyesî kıldı.

Öyle bir aşk ateşine düşmüşüm ki

Bir pırıltısına bin Tûr dayanamaz.



RUBAİ

Ya Rab dilimi sehv ü hatâdan sakla

Endişemi tezvîr ü riyâdan sakla

Basdım reh-i vâdî-i rubâîye kadem

Ta'n-ı har-ı nâdân-ı dü-pâdan sakla

Nef'i


Günümüz Türkçesiyle;

Ya Rab! Dilimi kusur ve hatadan koru.

Düşüncemi yalan ve ikiyüzlülükten koru.

Rubai vadisinin yoluna ayak bastım.

İki ayaklı anlayışsız eşeklerin ayıplamasından koru.

RUBAİ

Ol göz ki yüzün görmeye göz dime ana

Şol yüz ki tozun silmeye yüz dime ana

Şol söz ki içinde sanemâ vasfun yoh

Sen bâd-ı hevâ dut anı söz dime ana

Kadı Burhanettin



Günümüz Türkçesiyle;

O göz, yüzünü görmezse ona göz deme.

Şu yüz, ayağının tozunu silmezse ona yüz deme.

Ey put kadar güzel sevgili, vasfının olmadığı sözü,

Değersiz tut, ona söz deme.


alıntı
--------------Tualimforum İmzam--------------
Aksini Belirtmediğim Takdirde Yazdığım Konular ALINTIDIR



Liseler - Anadolu Liseleri - Fen Liseleri

Anaokulu - İlköğretim

Sınav Soruları ve Ders Notları
SERDEM isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla