tualimforum.com  

Geri git   tualimforum.com > TUALİM KAFE > Efsaneler ve Yöresel Halk Hikayeleri
Kayıt ol Yardım Üye Listesi Ajanda Bugünki Mesajlar

Efsaneler ve Yöresel Halk Hikayeleri Efsane olmuş aşklar,yöresel halk hikayeleri,destanlar..


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Isparta Efsaneleri - Isparta Yöresi Efsaneleri - Isparta İline Ait Efsaneler
Konudaki Cevap Sayısı
1
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
5479

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler
Alt 29.11.11, 23:15   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
Moderator
 
Serap - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Nerden: Denizli
Mesajlar: 4.745
Konular: 1880
Puan Grafiği
Rep Puanı:5102
Rep Gücü:72
RD:Serap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond reputeSerap has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 682
226 Mesajına 380 Kere Teşekkür Edlidi
:
Post Isparta Efsaneleri - Isparta Yöresi Efsaneleri - Isparta İline Ait Efsaneler

Isparta Efsaneleri - Isparta Yöresi Efsaneleri - Isparta İline Ait Efsaneler

1. Eğirdir İsminin Efsanesi:

Zamanın birinde Eğirdir’de yaşayan bir bey, eşi ve çocuklarıyla birlikte Sivri Dağı eteklerinde avlanmaya çıkar. Bey orada bir geyik görür, okunu gerer ve geyiğe atar. Ancak ok geyiğe değil, arkada bulunan kayaya saplanır. İşte tam bu noktadan sular fışkırmaya ve çoğalarak akmaya başlar. Beyin çocuğu bu suya kapılır ve boğularak ölür.

Bey, hanımının yanına koşar ve çocuğun boğularak öldüğünü bildirir. Hanım dalmış, elindeki tenkerekiyle yün eğirmektedir. Bey daha da bir isyankâr tavırla; “Hanımhanım çocuğu su aldı götürdü, sen hala elindekini eğirir durursun. Eğirdur bakalım” der.

Böylece Eğirdir ismi ilk defa söylenmiş ve bu yöreye verilmiş bir isim olarak kalmıştır.

2. Anamas Efsanesi:

Anamas Yaylası, Anamas Dağı’nın eteğindedir. Sütçüler, Beyşehir Gölü, Ş.Karaağaç arasında oldukça geniş bir yayladır. Yüksekliği 1500 metrenin üzerindedir. Anamas adının verilmesiyle ilgili iki tane rivayet bulunmaktadır.

Birinci Rivâyet: Aksu İlçesi'nin ilk adı olan Anamas'da vaktiyle fakir bir ailenin oğlu, anasının yanlış telkinlerine kapılarak küçükken yumurta ve tavuk hırsızlığına başlamıştır. İşi gitgide büyüterek korkulur bir eşkıya olmuş, yol keser, haraç alır, her türlü pislikleri yapmaya başlamış. Nihayet yakasını hükümetin pençesine kaptırmış. Kıydığı canların, yollarını kestiği mazlumların bedduâsı onu darağacı altına getirmiş. Tam asılacağı sırada son isteği sorulmuş. Abdest almış ve iki rekat namaz kılmış ve ellerini göğe kaldırarak: "-Yarabbi, bu işlerde benim günahım yok. Benibu kötü yollara anam öğütledi. Beni asma Anamı-as..." diye yalvarmağa başlamış. Derken adamı asmağa memur olan hükümet adamları, zavallı delikanlı yiğidin macerasını dinlemişler ve onu asmaktan vazgeçmişler. İşte, kendini bilmez, cahil bir ananın teşvikiyle hırsızlığa alışan masum delikanlının macerası bu dağlara Anamı-as adını verdirmiştir.

İkinci Rivâyet: Çok eskiden bu dağda bir zengin ağa yaşarmış. Astığı astık, kestiği kestikmiş. Ağanın adamları, sürüleri, sürülerine bakan çobanları varmış. Çobanlarından biri özü sözü doğru, yağız bir delikanlı imiş. Delikanlı, ağanın kızına aşıkmış. Yıllarca "Ben bir çobanım, o ağa kızı" diye aşkını kor yapıp içinde saklamış. Ama bir zaman gelmiş dayanamamış "-Ana" demiş. "-Bana ağanın kızını isteyeceksin." Ana önce korkmuş, çekinmiş ama oğlunun solan yüzüne dayanamamış, gitmiş kızı istemiş. Meğer kız da çobanı severmiş. Ağa, kızının hatırı için çobanın dileğini hoş görmüş. Demiş ki: "-Kızımı veririm, ama, koyunlarımı bir gün susuz bırakacak, ertesi gün göl kıyısına götüreceksin." Çoban kabul etmiş. Ağanın dediği gibi sürüyü susuz bırakıp, göle götürmüş. Tam yaklaştıklarında başlamış kaval çalmaya. Cümle koyunlar, kuzular durmuşlar. Kavalın sihirli sesi onları büyülemiş, suyu görmez olmuşlar. Yalnız içlerinden biri kendini sudan alamamış. Binlerce başlıksürüdeki bir koyun yüzünden de ağa: "-Olmaz" demiş. Bir daha denemişler yine olmamış. Üçüncüsünde inatçı koyun da, kavalın nağmesine uyup su içmemiş. Bu defa ağa: "-Bir kere daha dene" deyince çoban kızmış. "Anamı assalar bu kızı almam" demiş ve vermiş kendini dağa. Bir daha ne gören olmuş, ne sesini duyan. "Anamı assalar" sözü de yılların altında ezile ezile değişerek Anamas olmuştur.

Efsanede geçen hadise sonucunda çobanın "Anamı assalar" sözü zamanla yöreye Anamas adını vermiştir. Efsane içinde çobanın olağanüstü bir gücüortaya konmuştur. Bu gücü aşkına olan samimiyetinden dolayı Allah tarafından aldığına inanılmaktadır.

3. Ayazmana Efsanesi:

Ayazmana Senirkent ve Isparta'da olan bir mesirelik yerin adıdır. Rivâyete göre eveli bir anaynan gızı varımış. Evleri bitecik adayımış. Bunnarın bir sürü goyun guzuları varımış. Yakınnarında da su yoğumuş. Goyunnarı sulamaya de uzaklara giderlerimiş. Gız, çok bıkmış goyunnarı sulamak için uzaklara gidip gelmekten. Oturmuş, Allah'a yalvarmış: "-Allahım ne olur şuracıkda su olaydı. Su çıkar da istesen eviminortasından çıkar" demiş. Bunun üzerine odanın ortasından su çıkmış.

Bi gış günü guru darı bi şey bişirceklermiş. Yakacakları galmamış. Gadın, yakıcak aramaya dışa çıkıyomuş. Amma, soğuktan, fazla uzaklaşamadandönüyomuş. Her defasında da gız sormuş: "Ayaz mı ana?" derkene oranın adı Ayazmana galmış.

Ayazma adı bu geçen efsanedeki hadisenin sonunda verildiğine inanılmaktadır.

4. Gelincik Dağı (Gelincik Ana) Efsanesi:

Senirkent'in 10 km. doğusunda, Senirkent'in yaslandığı dağın doğuya doğru devamı olan, Barla dağının kuzeye bakan tepesinde, 2734 metre rakımlı bir tepe vardır. Bunun üzerinde çimenlik bir düzlükte etrafı gelişi güzel bir taş yığını biçiminde sıralanmış, bir duvarla çevrili, 10 metre uzunluk ve 5 metre genişlikte, oval bir alan içinde Gelincik Ana’nın yatmakta olduğu rivâyet edilmektedir.

Birinci Rivâyet: Her yıl buraya yaylamayı âdet edinen Sarıkeçili oymağından bir oba, günün birinde yine yaylada çadır kurar. Obanın oğlu geçen yıl burada evlenmiş ve gelin kadın ilk kınalı parmak aşını burada yaktığı ocakta yapmış. Gelinin kaynatası ona, hemen ateş yakmasını ve saç kondurmasını söylemiş. Gelin, o an aklına gelen geçen seneden kalan, toprağa soktuğu üç yanık esiyi alıp getirmek için soktuğu tarafa gitmiş. Topraktan çekip getirmiş. Hâlâ yanmakta olduğunu gören kaynatasıhayretler içinde kalarak esinin toprağın içinde bir sene yanık kalmayacağını, gelinin başka bir amaçla oraya kendinden önce geldiğini ve kendini kandırdığını söylemiş.

Gelin tüm saflığıyla bakmış. Elindeki yanık esileri tüm gücü ile atarak: "-Allah’ım canımı al" demiş ve can vermiş. Attığı esilerden biri olduğu yerde, ikincisi kendisininaşağısındaki Akdere denen derenin içinde, üçüncüsü Yassiören'in altında bulunmaktadır. Adları yanık katrandır. Bu dağa daha sonra bu gelinin ismi verilmiştir.

Gelin-Kaynata arasında geçen bu hadiseden sonra yaylanan bu dağa Gelincik Dağı adı verilmiştir. Burada yatan Gelincik Ana mezarına adak adamaya, dilek dilemeğe gelinmektedir.

İkinci Rivâyet: Her sene yaylamaya gelen Sarıkeçili oymağından olan Yörükler geldikleri tepedeki yaylaya bir çadır kurarlar. Daha yeni evli olan gelinin kaynanası gelinden bir ateş yakmasını ve yemek pişirmesini ister. Gelin şuradan, buradan, çalı, çırpı toplar, ancak çıkan rüzgardan ateşiyakamaz veya yanında kibriti yoktur. Gelin bütün çabalarına rağmen ateşi yakamayınca cadaloz kaynana, elinde oklava değneğiyle geline çok şiddetli saldırır. Ne olduğunu anlamayan gelin geçen seneden kalan küllere başını eğer ve saçlarını küllere bular.

Meğerse, ta geçen seneden küllerin altında kalmış olan kıvılcım zavallı gelinin saçlarını tutuşturarak orada yığılı çalı, çırpı de alev alev yanar ve gelin de bu alevlerin içinde kül olur. Facia yerine yetişen güveyi ve Obanın gün görmüşleri buhale acırlar, göz yaşı dökerler. Hain kaynana diz çöküp Hakk'a yalvarır ve masum gelinine yaptığına pişman olur; ama, iş işten geçmiştir. Gelinciğin kemiklerini bu ocağın mezarına gömerler ve bu dağa Gelincik Ana adını verirler.

5. Isparta Adı İle İlgili Bir Efsane:

Vaktiyle Gülistan denilen bir diyarın Gülsultan adında bir hükümdarı varmış. Bu hükümdarın elma yanaklı, kiraz dudaklı, pembe gül tenli ve ahu bakışlı güzel bir kızı varmış. Kız, pembe gül tarlaları arasında doğup büyüdüğü için kendisi de güller gibi kokarmış. Bütün tabiat bu kıza aşıkmış. Bu güzel kız yüzünden komşu hükümdar dağlar yıllarca birbirleriyle mücadele etmişler. Bunlardan Davras adında dağ, yanıp tutuşan bağrından semalara alevler fırlatmış. Neden sonra bu dağlar bir karara varmışlar. Demişler ki: "Elele, omuz omuza verelim. Geniş bir dağ halkası yapalım. Buhalkanın ortasında hasıl olacak ovayı bereketlendirelim. Ovanın güney bölgesini bağ, bahçe ve gül tarlaları ile süsleyelim. Hiçbirimize yâr olmayan sevgilimizi oraya yerleştirelim. Başına da bekçi olarak Yağız Karatepe ile Efe Sidre tepeyi dikelim. Onun güzelliğini uzaktan seyredelim." Öyle yapmışlar. Böylece dağ halkasının ortasındaki geniş ovanın güneyinde güzel Isparta bütün tarih boyunca emniyet içinde, düşmanistilası görmeden, huzur ve sükun içinde, yeşil fistanının uzun eteklerini yayarak, sevdalılarına cilveler yapıp durmuştur. En nefis elma ile kirazın ve en güzel gülün yetiştiği bu diyarda yetişen kız da elbet güzel olacaktır.
--------------Tualimforum İmzam--------------
Serap
Serap isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 25.11.14, 16:46   #2 (permalink)
Kullanıcı Profili
Moderator
 
Kartal - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Nerden: Ankara
Mesajlar: 9.368
Konular: 7178
Puan Grafiği
Rep Puanı:10540
Rep Gücü:131
RD:Kartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond reputeKartal has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 2.018
642 Mesajına 953 Kere Teşekkür Edlidi
:
icon Isparta Efsaneleri - Isparta Yöresi Efsaneleri - Isparta İline Ait Efsaneler

Isparta Efsaneleri - Isparta Yöresi Efsaneleri - Isparta İline Ait Efsaneler

Teşekkürler.
--------------Tualimforum İmzam--------------
Kartal
Kartal isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
ait, efsaneler, efsaneleri, iline, isparta, İline, yoresi, ısparta efsaneleri, ısparta iline ait efsaneler, ısparta yöresi efsaneleri


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Van Efsaneleri - Van Yöresi Efsaneleri - Van İline Ait Efsaneler Serap Efsaneler ve Yöresel Halk Hikayeleri 4 19.03.19 17:33
Tekirdağ Efsaneleri - Tekirdağ Yöresi Efsaneleri - Tekirdağ İline Ait Efsaneler Serap Efsaneler ve Yöresel Halk Hikayeleri 2 13.04.17 17:17
Malatya Efsaneleri - Malatya Yöresi Efsaneleri - Malatya İline Ait Efsaneler Serap Efsaneler ve Yöresel Halk Hikayeleri 1 01.01.16 14:15
Çanakkale Efsaneleri - Çanakkale Yöresi Efsaneleri - Çanakkale İline Ait Efsaneler Serap Efsaneler ve Yöresel Halk Hikayeleri 1 03.02.15 13:07
Isparta Yöresi Halk Oyunları Listesi - Isparta Halk Oyunları İndeksi Esra Isparta 0 14.07.10 22:57


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 18:17 .


Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2