tualimforum.com  

Geri git   tualimforum.com > BİLİM ve TEKNOLOJİ > İcatlar ve Buluşlar
amp;markreadhash=guest" rel="nofollow">Bütün Forumları okunmuş kabul etrel="nofollow">Bütün Forumları okunmuş kabul et
Kayıt ol Yardım Üye Listesi Ajanda Arama Bugünki Mesajlar Bütün Forumları okunmuş kabul et

İcatlar ve Buluşlar İcatlar ve buluşlar,mucitler ve kaşifler...


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Suyun Kontrol Edilmesi
Konudaki Cevap Sayısı
0
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
861

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler
Alt 02.07.08, 15:51   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
S.Moderators
 
SERDEM - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 7.687
Konular: 6910
Puan Grafiği
Rep Puanı:11076
Rep Gücü:20
RD:SERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond reputeSERDEM has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 47
464 Mesajına 935 Kere Teşekkür Edlidi
:
Standart Suyun Kontrol Edilmesi

Suyun Kontrol Edilmesi

Toprağın verimli hale getirilmesinden ve tarımın makineleştirilmesinden söz ediliyordu ama bilgin ve teknisyenlerin el ele verip yarattıkları bu büyük gelişmelerin yararsız duruma gelmesine de az kalmıştı. Gerçekten de eğer nem kontrol altına alınmazsa, yani su çok geldiğinde fazlası kontrol altına alınıp az olduğunda artırımı sağlanmasaydı, tarlalar yine eskisi kadar kurak kalacaktı. Bu nedenle, akaçlama işinin 1823'ten başlayarak ciddi bir şekilde ele alınıp başarıya ulaştırılmasını bir başka hayati gelişme olarak kabul etmeliyiz. Yapılan iş, suyu toprağın altındaki kanalizasyonlara çekmekti.

Hollanda'da denizden kazanılan yerlerin kurutulması da bambaşka bir su sorunuydu. Bu bitmez tükenmez iş XVI. yüzyıldan beri sürüp geliyordu. Önce denizin bir kısmını ayıran bentler inşa ediliyor, sonra bu sular tulumbalarla çekilip boşaltma kanallarına veriliyordu. Geriye toprağın tuzunu almaktan başka bir şey kalmıyordu. Bu muazzam işe koşulan ilk araç, yel değirmeni olmuştu. Buharlı tulumba çıkar çıkmaz buna baş vuruldu. Asıl bu araç sayesinde başarılı çalışmalar yapılabildi ve toprak, denizleri kemirmeye başladı. Hollanda'dan sonra İngiltere, Fransa ve Almanya da işe koyuldular. Kayalıklarda ya da zaman zaman suların altında kalan topraklarda sürdürülen bu savaş insanların başarısıyla sona erdi. Ve buralarda tarımın başlaması, başarının armağanı oldu.

İnsanoğlunun fundalıklarla savaşı da uzun sürmüştü; bu da başarıyla sonuçlandı. Bu topraklarda bir kumtaşı tabakası suların sızmaların engellemekte ve sular toprağın üstünde bir tabaka halinde durmaktaydı. Böylece Fransa'da Landes bölgesinde 14.000 kilometre karelik bir alan kayalık haline gelmiş olup oturulmaz durumdaydı. Burada sular ne toprağın altına geçebiliyor, ne de akıp denize ulaşabiliyordu. Önlerinde Avrupa'nın en büyük kumulu duruyordu ve rüzgâr bu kumulu yılda 20-25 metre ileriye itmekteydi. Öyle ki, Landes tehlikeli bir çöl olarak görülüyordu. XVI. Louis zamanında bir mühendis işi ele almaya ve bu toprakları uygarlığa elverişli duruma sokmaya karar verdi.

Nicolas Bremonier adındaki bu mühendis (1738-1809), kendisinden önce bu konuda çalışmalar yapmış olan meslektaşları Charlvoix ve Abbe Desbiey'nin girişimlerini inceledikten sonra, 1787'de işe koyuldu. Önce kumulun ilerlemesini durdurmak için çam ağaçlan dikmeye başladı. Girişim başarıya ulaştı ve 1867'ye kadar 80.000 hektarlık alanda dikilen ağaçlar sayesinde kumul kesinlikle durduruldu. Ancak bu işlem, araziyi kayalık olmaktan çıkaramamıştı. O kadar ki, söylentiye göre, Napolyon bir ara bu bölgeye develeri alıştırmayı bile tasarlamıştı. İşin ikinci kısmını Orman Mühendisi Jules Chambrelent (1817-1893), üstüne aldı. Bu kıraç düzlüğü akaçlamak ve açmak yoluyla 650.000 hektarlık bir orman meydana getirdi ve bu bölgenin odunla ilgili sanayilerin merkezi halini almasına yol açtı.

Su, ekmekle eşdeğer ölçüde bir hayat öğesidir. Toprağı bastı mı felâketlere sebep olurken, toprağın ekilmesi ve insanın beslenmesi için de kaçınılmaz şarttır. Susuz toprak çöldür. Bir kuyu, bir vaha, bir uygarlık merkezi demektir. Bu durumda insanın suyu izlemesi, tarihin en eski çağlarından bu yana en önemli kaygısı olmuştur, insanın hemen yakınında bir kaynak ya da ırmak bulamadığı her yerde kuyuculuk imdadına yetişmiştir. Artois gibi bazı yerlerdeyse, su kendiliğinden toprağın yüzüne kadar çıkmaktaydı. Ta eski zamanlardan beri bilinen artezyen kuyuları işte bu ihtiyaçtan doğmuştur. Bazen bu kuyular, su bulunduğundan kuşkulanılan yerlerde suni olarak meydana getirilir, toprakta su tabakasına rastlayıncaya kadar kazıldıktan sonra, sular tulumba ya da dolaplara çekilirdi.

Bunca yararlı bir zanaat kimin buluşudur? İlk kuyu açma tekniğini bulanların Çinliler olduğu sanılmakla birlikte suyun bulunduğu yeri teşhis etmekte ve kuyu açmakta Araplar büyük hüner göstermişlerdi. Ancak modern araçlar ve yöntemlerle kuyuculuğun ilk tanımını Bernard Palissy'ye borçluyuz. Palissy aracı: "Ucunda bir kol ya da tahta sap bulunan bir oluklu burgaç" diye anlatmaktadır. Bu oluklu burgacın kullanılması öylesine yaygınlaştı ki, İtalya'da, Modena şehrinde iki soyluluk almasında görüldü ve Kuzey İtalya kuyucuların vatanı olarak ün yaptı.

Ancak, bu zanaatın ampirizmden kurtularak jeolojiye dayanan rasyonel bir teknik haline gelmesi ve kuyucuların yerini uzman mühendislerin alması için XIX. yüzyılı beklemek gerekti. O güne kadar en fazla 10-12 metreye inilebilmişti. Öyle ki sondajcılar, Fransız meslektaşları Degousee'nin, kireçli bir katmanı geçip 140 metre derinliğe inmesini inanılmayacak bir başarı olarak, hayranlıkla karşıladılar (1830). Bu tarihlerde Paris'e içme suyu sağlamak bir kere daha acil ihtiyaç haline gelmiş ve resmi makamlar birçok artezyen kuyusunun açılması için karar almışlardı.

İlk kuyu Grenelle'de açıldı; 1833-1841 arasında yapılan çalışmalar sonunda 548 metreye inildi ve su öylesine bir hızla fışkırdı ki, şantiyeleri barınaklarıyla birlikte devirdi. Bunu 1866'da Passy'deki artezyen kuyusu izledi, 586 metre derinliğe, Hebert alanındakinde de 718 metreye inildi.
--------------Tualimforum İmzam--------------
Aksini Belirtmediğim Takdirde Yazdığım Konular ALINTIDIR



Liseler - Anadolu Liseleri - Fen Liseleri

Anaokulu - İlköğretim

Sınav Soruları ve Ders Notları
SERDEM isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
edilmesi, kontrol, suyun


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Rüyada Kontrol Görmek - Rüyada Kontrol Görmek Açıklaması ve Yorumu - Kontrol Rüya Tab Tarot H-I-İ-J-K-L-M ile Başlayan Rüya Tabirleri 0 03.10.12 16:43
Rüyada Kontrol Kontrolör Görmek - Rüyada Kontrol Kontrolör Görmek Açıklaması ve Yorum Tarot H-I-İ-J-K-L-M ile Başlayan Rüya Tabirleri 0 03.10.12 16:42
Rüyada Kontrol Memuru Görmek - Rüyada Kontrol Memuru Görmek Açıklaması ve Yorumu Tarot H-I-İ-J-K-L-M ile Başlayan Rüya Tabirleri 0 03.10.12 16:40
Suyun Canlılar için Önemi - Suyun Canlılar İçin Önemi Nedir? SERDEM İlköğretim 0 27.11.11 16:23
Seçmen Kaydı Sorgulama,Seçmen Bilgi Kontrol Sayfası, Seçmen Listesi Kontrol tualim Güncel Haberler Aktuel 0 23.01.09 19:37


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 12:15 .


Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2