Namazda Peygambere Salâtu Selâm Vecdi AKYÜZ Müslümanların dinî ahlâkının bir gereği olarak görülen Peygamber'e salâtu selâmla ilgili temel konuları bu yazıyla tamamlamak istiyoruz. Peygamberimiz'in adının anıldığı yerde salât okumak mendup (iyi ve uygun) olduğu gibi, hükmü konusunda farklı görüşler olmakla birlikte namazların son oturuşunda da salâtu selâm okunur. NAMAZDA PEYGAMBER'E SALÂT Namazda Peygamberimiz'e salât (salli-bârik dualarını okuma) konusunda, iki yaklaşım vardır: 1) Namazda salâtın sünnet-i müekkede olması: Hanefilere ve Malikîlere göre, namazda salât sünnet-i müekkededir. Salât okunmaksızın namaz sahihtir, ama bu terk mekruh ve kötü bir durumdur. Salâtu selâm (Ahzâb, 33/56) âyeti, Hz.Peygamber'e (s.a.) salâtı emreder, emir de zorunluluk gerektirir. İnsan namazda ya da namaz dışında ne zaman bir kere bile olsa salâtu selâm ederse, farzı yerine getirmiş olur. Salât, tıpkı kelime-i tevhîd ve Hz.Peygamber'i (s.a.) tasdik gibidir, kişi ömründe bir kere ne zaman bunları söylerse, farzı yerine getirmiş olur. Emir, sadece farzı anlatır, tekrarı değil. Ayrıca Hz.Peygamber (s.a.), namazda salât okumayı emretmemiştir. 2) Namazda salâtın farz olması: Şafiîlere ve Hanbelîlere göre, namazda son oturuşta salât farzdır. Salât okunmazsa, namaz sahih olmaz. Çünkü salât (Ahzâb, 33/56) âyetinde, Peygamber'e salâtu selâm emredilmektedir. Emir, zorunluluk gerektirdiğine göre, namazda Peygamber'e salât farzdır. Ayette emredilen selâm da, namazdan çıkış selâmıdır. Bunlar da, ancak son oturuşta farz olurlar. Ayrıca, Ka'b İbnu Ucre'den gelen bir rivâyet şöyledir: Resülullah (s.a.) yanımıza gelmişti: "Ey Allah'ın Resülü, dedik, sana nasıl selâm vereceğimizi öğrendik. Ama, sana nasıl salât okuyacağız?" dedik. Şöyle söyleyin dedi: "Allahümme salli alâ Muhammed'in ve alâ âli Muhammedin, kemâ salleyte alâ İbrahime, inneke hamîdun mecîd. Allahümme bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed, kemâ bârekte alâ âli İbrahime, inneke hamîdun mecîd." (Allahım! Muhammed'e ve ailesine rahmet kıl, tıpkı İbrahim'e rahmet kıldığın gibi. Sen övülmeye lâyıksın, şerefi yücesin. Muhammed'i ve ailesini mübarek kıl, tıpkı İbrahim'i mübarek kıldığın gibi. Sen övülmeye lâyıksın, şerefi yücesin) (Buhârî, da'avât 33: Müslim, salât 66) SALÂTU SELÂMIN SÖZLERİ VE FAZİLETLERİ Peygamberimiz'e salâtu selâm konusunda, pekçok rivayet vardır. Ama bu rivayetlerde yer alan sözler, yukarıdaki ikinci görüşte verdiklerimizle hemen hemen aynıdır. Sadece, farklı olarak "Muhammed" kelimesinden sonra "ve alâ ezvâcihi ve zürriyyetihi" (hanımlarına ve çocuklarına) eki vardır. Hz.Peygamber'den (s.a.) salâtu selâmın faziletine dair rivayet edilen hadislerde, on katıyla karşılık olduğu belirtilmektedir: Enes (r.a.) anlatıyor: Resülullah (s.a.) buyurdu ki: "Kim bana (bir kere) salât okursa, Allah da ona on salât okur ve on günahını affeder, (mertebesini) on derece yükseltir." (Nesâî, sehv 55) Ebu Talha (r.a.) anlatıyor: Bir gün Resülullah (s.a.), sevinçli bir yüzle geldi. Kendisine "Yüzünüzde bir sevinç görüyoruz!" dedik. "Bana melek geldi ve şu müjdeyi verdi: 'Ey Muhammed! Rabbin diyor ki: Sana salavât okuyan herkese, benim on rahmette bulunmam, selâm okuyan herkese de benim on selâm okumam sana (ikram olarak) yetmez mi?" (Nesâî, sehv 55) İbnu Mes'ud (ra) anlatıyor: Resülullah (s.a.) buyurdu ki: "Kıyamet günü bana insanların en yakını, bana en çok salavât okuyandır." (Tirmizî, salât 357). Hz. Ali'den (ra) anlatıyor: Resülullah (s.a.) buyurdu ki: "Gerçek cimri, yanında zikrim geçtiği halde bana salavât okumayandır." (Tirmizî, da'avât 110). Bütün bu teşvikler, Hz.Peygamber'in (s.a.) adını sık sık anmanın ve her defasında onun getirdiği hakikatlere bağlılık bildirmenin ne kadar önemli olduğunu gösterir.