tualimforum.com  

Geri git   tualimforum.com > KÜLTÜR VE SANAT > Biyografiler > Şairlerin Hayatı ( Biyografileri )
Kayıt ol Yardım Üye Listesi Ajanda Bugünki Mesajlar

Şairlerin Hayatı ( Biyografileri ) Türk ve yabancı şairlerin hayatları ( Biyografileri )


Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Karacaoğlan Hayatı ( Biyografisi )
Konudaki Cevap Sayısı
1
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
2617

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler
Alt 13.03.08, 02:19   #1 (permalink)
Kullanıcı Profili
Gamma Üye
 
Kedi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesajlar: 3.713
Konular: 3171
Puan Grafiği
Rep Puanı:3699
Rep Gücü:56
RD:Kedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond reputeKedi has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 45
128 Mesajına 262 Kere Teşekkür Edlidi
:
Smile Karacaoğlan Hayatı ( Biyografisi )

Karacaoğlan

(17. Yy.)Türk halk şairi Etkileyici bir dil ve duygu evreni kurduğu şiirleriyle Türk halk şiiri geleneğinde çığır açmıştır. 1606' doğduğu, 1679'da ya da 168Karacaoğlan 9'da öldüğü sanılmaktadır. Yaşamı üstüne kesin bilgi yoktur. Bugüne değin yapılan inceleme ve araştırmalara göre 17.yy'da yaşamıştır Nereli olduğu üstüne değişik görüşler öne sürülmüştür. Bazıları Kozan Dağı yakınındaki Bahçe ilçesinin Varsak (Farsak) köyünde doğduğunu söylerler. Gaziantep'in Barak Türkmenleri de, Kilis'in Musabeyli bucağında yaşayan Çavuşlu Türkmenleri de onu kendi aşiretlerinden sayarlar. Bir başka söylentiye göre Kozan'a bağlı Feke ilçesinin Gökçe köyündendir. Batı Anadolu'da yaşayan Karakeçili aşireti onu kendinden sayar. Mersin'in Silifke, Mut, Gülnar ilçelerinin köylerinde, o yöreden olduğu ileri sürülür. Bir menkıbeye göre de Belgradlı olduğu söylenir. Bu kaynaklardan ve şiirlerinden edinilen bilgilerden çıkarılan, onun Çukurova'da doğup, yörenin Türkmen aşiretleri arasında yaşadığıdır. Adı bazı kaynaklarda Simayil, kendi şiirlerinden bazısında ise Halil ve Hasan olarak geçer. Akşehirli Hoca Hamdi Efendi'nin anılarına göre Karacaoğlan yetim büyüdü. Çirkin bir kızla evlendirilmek, babası gibi ömür boyu askere alınmak korkusu ve o sıralarda Çukurova'da derebeyi olan Kozanoğulları ile arasının açılması sonucu genç yaşta gurbete çıktı. İki kız kardeşini de yanında götürdüğünü, Bursa'ya, hatta İstanbul'a gittiğini belirten şiirleri vardır. Yine bu şiirlerinden anlaşıldığına göre, Bursa'da ev bark sahibi oldu, evlat acısı gördü. Anadolu'nun çeşitli illerini gezdiği, Rumeli'ye geçtiği, Mısır ve Trablus'a gittiği de sanılıyor. Yaşamının büyük bir bölümünü Çukurova, Maraş, Gaziantep yörelerinde geçirdi. Doğum yeri gibi, ölüm yeri de kesin olarak bilinmemektedir. Şiirlerinden, çok uzun yaşadığı anlaşılmaktadır. Hoca Hamdi Efendi'nin anılarına göre Maraş'taki Cezel Yaylası'nda doksan altı yaşında ölmüştür. En son bulgulara göre ise mezarının İçel'in Mut ilçesinin Çukur köyündeki Karacaoğlan Tepesi denilen yerde olduğu sanılmaktadır

Karacaoğlan Osmanlı Devleti'nin iktisadi bunalımlar ve iç karışıklıklar içinde bulunduğu bir çağda yaşamıştır. Şiirinin kaynağını, doğup büyüdüğü göçebe toplumunun gelenekleri ve içinde yaşadığı, yurt edindiği doğa oluşturur. Güneydoğu Anadolu, Çukurova, Toroslar ve Gavurdağları yörelerinde yaşayan Türkmen aşiretlerinin yaşayış, duyuş ve düşünüş özellikleri, onun kişiliği ile birleşerek âşık edebiyatına yepyeni bir söyleyiş getirir. Anadolu halkının 17.yy'da çektiği acılar, göçebe yaşantısının yoklukları, çileleri, çaresizlikleri, şiirinde yer almaz. Şiirlerindeki insana dönüklüğünün özünde belirgin olan tema doğa ve aşktır. Ayrılık, gurbet, sıla özlemi, ölüm ise şiirinin bu bütünselliği içinde beliren başka temalardır. Duygulanışlarını gerçekçi biçimde dile getirir. Düşündüklerini açık, anlaşılır bir dille ortaya koyar. Acı, ayrılık, ölüm temalarını işlediği şiirlerinde de bu özelliği göze çarpar Düşten çok gerçeğe yaslanır. Çıkış noktası yaşanmışlıktır Ona göre, kişi yaşadığı sürece yaşamdan alabileceklerini almalı, gönlünü dilediğince eğlendirmelidir. Yaşama sevincinin kaynağı güzele, sevgiliye ve doğaya olan tutkunluğudur. Güzelleri, yiğitleri över, dert ortağı bildiği dağlara seslenir. Lirik söyleyişinin özünde, halkının duyuş ve düşünüş özellikleri görülür. Göçebe yaşamının vazgeçilmez bir parçası olan doğa, onun şirinin başlıca temalarından biridir. Yaşadığı, gezip gördüğü yörelerin doğasını görkemli bir biçimde dile getirir. Dost, kardeş bildiği, sevgilisiyle eş gördüğü, iç içe yaşadığı bu doğa, onun için sadece bir mekan olmaktan ötedir. Şiirinin başka önemli bir teması olan aşkın varoluşu, doğadaki benzetmelerle güzelleşir. Onunla yaşanan sevinç, onun getirdiği acı doğa ile paylaşılır. Sevgili, şiirinde doğanın ayrılmaz bir parçasıdır. Şiirlerinde yer yer sıla özlemi ve ölüm temasına da rastlanır. Sevdiğinden, ilinden, obasından ayrı düşüşü özlemle dile getirir, yakınır. Ölüm de, ayrılık ve yoksullukla eş tuttuğu bir derttir. Doğa temasının yanı sıra şirinin asıl odak noktasını oluşturan aşk/sevgili kavramını, âşık şiirinin geleneksel kalıpları dışında bir söyleyişle ele alır. Onun için sevgili, düşlenen, bin bir hayal ile var edilen, ulaşılmazlığın umutsuzluğuyla adına türküler yakılan bir varlık değildir; doğa ve insan ilişkileri içindedir. Onu, yaşamdan ve bu ilişkilerden soyutlamadan verir. İlk kez onun şiirinde sevgililerin adları söylenir: Elif, Anşa, Zeynep, Hürü, Döndü, Döne, Esma, Emine, Hatice...Karacaoğlan bunların kimine bir pınar başında su doldururken, kimine helkeleri omuzunda suya giderken, kimine de yayık yayıp halı dokurken görüp vurulmuştur. Gönlü bir güzel ile eylenmez, bir kişiye bağlanmaz. Uçarılık, onun duygu dünyasının şiirsel söyleyişine yansıyan en belirgin yanıdır. Erotizm, şiirine sevmek ve sevişmek olgusuyla yansır. Kanlı-canlı sevgili, cinsellik motifleriyle daha da belirginleşir, şiirinde etkileyici bir biçimde yer eder. Onun sevgiye ve kadına bakış açısı, âşık şiirine yenilik getirir ve bu gelenek içinde etkileyici bir özellik taşır. Tanrı kavramı ve din teması şiirinde önemlice bir yer tutmasa bile, bu konudaki yaklaşımıyla da kendi şiir geleneğine yine değişik bir bakış açısı getirmiş ve sonraki kuşaklar üzerinde etkileyici yönlendirici olmuştur.

Karacaoğlan yaşadığı çağda yetişmiş başka saz şairlerinin tersine, dil ve ölçü bakımından Divan Edebiyatı'nın etkisinden uzak kalmıştır. Güneydoğu Anadolu insanının o çağdaki günlük konuşma diliyle yazmıştır. Kullandığı Arapça ve Farsça sözcüklerin sayısı azdır. Yöresel sözcükleri ise yoğun bir biçimde kullanır. Deyimler ve benzetmelerle halk şiirinde kendine özgü bir şiir evreni kurmuştur. Bu da onun şiirine ayrı bir renk katar. Bu sözcüklerin bir çoğunu halk dilinde yaşayan biçimiyle, söylenişlerini bozarak ya da anlamlarını değiştirerek kullanır. Karacaoğlan, halk şiirinin geleneksel yarım uyak düzenini ve yer yer de redifi kullanmıştır Hece ölçüsünün 11'li (6+5) ve 8'li (4+4) kalıplarıyla yazmıştır. Bazı şiirlerinde ölçü uygunluğunu sağlamak için hece düşmelerine başvurduğu da görülür. Mecaz ve mazmûnlara çokca başvurması, söyleyişini etkili kılan önemli öğelerdir. Şiirsel söyleyişinin önemli bir özelliği de, halk şiiri türü olan mani söylemeye yakın oluşudur. Koşmalar, semailer, varsağılar ve türküler şiirleri arasında önemlice yer tutar. Bunların her birinde açık, anlaşılır bir biçimde, içli ve özlü bir söyleyiş birliği kurmuştur. Pir Sultan Abdal, Âşık Garip, Köroğlu, Öksüz Dede, Kul Mehmet'ten etkilenmiş, şiirleriyle Âşık Ömer, Âşık Hasan, Âşık İsmail, Katibî, Kuloğlu, Gevheri gibi çağdaşı şairleri olduğu kadar 18.yy ve şairlerinden Dadaloğlu, Gündeşlioğlu, Beyoğlu, Deliboran'ı, 19.yy şairlerinden de Bayburtlu Zihni, Dertli, Seyranî, Zileli Talibî, Ruhsatî, Şem'î ve Yeşilabdal'ı etkilemiştir. Daha sonra da gerek Meşrutiyet, gerek Cumhuriyet dönemlerinde, halk edebiyatı geleneğinden yararlanan şairlerden R.T. Bölükbaşı, F.N. Çamlıbel, K.B. Çağlar, A.K. Tecer ve C. Külebi, Karacaoğlan'dan esinlenmişlerdir. Şiirleri 1920'den beri araştırılan, derlenip yayımlanan Karacaoğlan'ın bugüne değin, yazılı kaynaklara beş yüzün üzerinde şiiri geçmiştir.

Vara vara vardım ol kara taşa
Hasret ettin beni kavim kardaşa
Sebep ne gözden akan kanlı yaşa
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

Nice sultanları tahttan indirdi
Nicesinin gül benzini soldurdu
Nicelerin gelmez yola gönderdi
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

Karac'oğlan der ki kondum göçülmez
Acıdır ecel şerbeti içilmez
Üç derdim var birbirinden seçilmez
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm


Üryan geldim gene üryan giderim
Ölmemeye elde fermanım mı var
Azrail gelmiş de can talep eyler
Benim can vermeye dermanım mı var

Dirilirler dirilirler gelirler
Huzur-ı mahşerde divan dururlar
Harami var diye korku verirler
Benim ipek yüklü kervanım mı var

Er isen erliğin meydana getir
Kadir Mevlâ'm noksanımı sen yetir
Bana derler gam yükünü sen götür
Benim yük götürür dermanım mı var

Karac'oğlan der ki ismim öğerler
Ağı oldu yediğimiz şekerler
Güzel sever diye isnad ederler
Benim Hakk'dan özge sevdiğim mi var


Kime Çarpsam Kendimi ve Toplasam Bildiklerimi...Payı Sen,Paydası Sen...
--------------Tualimforum İmzam--------------
Boşverdim
Kedi isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 22.08.08, 21:40   #2 (permalink)
Kullanıcı Profili
Moderator
 
Başak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kullanıcı Bilgileri
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesajlar: 7.449
Konular: 6324
Puan Grafiği
Rep Puanı:14360
Rep Gücü:167
RD:Başak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond reputeBaşak has a reputation beyond repute
Teşekkür

Ettiği Teşekkür: 53
719 Mesajına 1.316 Kere Teşekkür Edlidi
:
Standart Karacaoğlan Hayatı ( Biyografisi )

Karacaoğlan Hayatı

Yaşamı çeşitli söylentilere bağlı kalmış, bugüne dek kesin bir açıklığa kavuşmamış Karacaoğlan'ın. Ama "büyük bir halk ozanı" olduğunda birleşilmiş
Yaşamının ayrıntılarını bir yana bırakalım, yaşadığı yüzyıl bile tartışmalı. Kimilerine göre Karacaoğlan 16. yüzyılda yaşamıştır. Araştırmacıların çoğunluğu Karacaoğlan'ın 17. yüzyılda yaşadığında birleşiyorlar. Doğum yılı da ölüm yılı da, asıl adı da, öldüğü yer de kesinlikle belli değil
Karacaoğlan ile Yunus Emre arasında bir benzerlik bulunabilir: Karacaoğlan'ı da Türk halkı Yunus Emre gibi öylesine benimsemiş ki, çeşitli yöreler Karacaoğlan'ın mezarının kendi oturdukları yerlerde olduklarını söylemektedirler. Bütün bunlar, Karacaoğlan'ın yaşam öyküsünü tümüyle açıklığa kavuşturmaya yetmiyor ama halkla bütünleşmiş, halkın özümlediği bir halk ozanı olduğu gerçeğini de bütün açıklığıyla vurguluyor. Önemli olan da, bu gerçektir. Karacaoğlan, kimilerine göre Bahçe ilçesinin Farsak köyündendir; kimilerine göre Kozan'a bağlı Feke ilçesinin Gökçe köyündendir; Kilis'in Musabeyli bucağında yaşayan Çavuşlu Türkmenlerinin içinde yetiştiğini, Zobu'lar köyünden olduğunu ileri sürenlerde var. Barak Türkmenleri de Karacaoğlan'ı kendilerinden sayıyorlar. İçel'in Silifke, Mut, Gülnar yöresinde yaşayanlar Karacaoğlan'ı kimselere bırakmaz, kendilerinin öz hemşehrileri sayarlar. Batı Anadolu'da yaşayan arakeçili aşireti de Karacaoğlan'a sahip çıkanlar arasında. Bütün bu savlara tümüyle karşıt bir görüş de ünlü bilim adamı Radlof'tan geliyor

Bu bilim adamına göre Karacaoğlan, ne oralı, ne buralıdır; Belgrad'lıdır. Asıl adı da "Smayil-İsmail"dir. Oysa, Karacaoğlan'ın asıl adının "Hasan" ya da "Veli" olduğu yolunda söylentiler, savlar da vardır.

Böylesine bir karmaşıklık içinde Karacaoğlan'ın yaşamının açıklığa kavuşması oldukça güç görünüyor. Ne var ki, şiirlerinden çıkarılan sonuçlara göre Karacaoğlan'ın, Anadolu'nun güneyinde, güney ilierinde doğup büyüdüğü, oralarda öldüğü uzunca bir yaşamı olduğu da anlaşılıyor.

Karacaoğlan da, bütün öteki halk ozanları gibi bir yerde durup oturan kişilerden değil. Bütün yaşamı boyunca değişik yerleri dolaşmış.

Saptanabildiğine göre, gezip dolaştığı yerler şöyle sıralanabilir: Konya, Karaman, İçel, Hama, Halep, Mısır, Tokat, Bor, Ankara, Aydın, Adana, Diyarbakır, Kayseri, Mardin, Bursa. Daha sonra Rumeli'ye geçmiş.

Bütün bu gezip dolaştığı yerler bir yana Karacaoğlan Çukurova'da yaşamış, yaşamının büyük çoğunluğunu güney illerinde geçirmiştir.

Karacaoğlan bir inanç adamı değil. Savaştı, barıştı, toplumsal düzendi, tarikattı, dindi..bunlarla hemen hemen tümüyle ilgisi yok. Karacaoğlan önce bir doğa, bir sevi adamı. Sevi, dediğimiz de öyle düşsel seviler, Tanrısal seviler değil. Düpedüz somut seviler. Doğa sevgisi ile diyelim kadın sevgisi Karacaoğlan'da atbaşı birlikte yürüyor. Dağlar, ovalar, ağaçlar, kuşlar, yeller, yaşam sevinci, mutluluklar, seviler, seviler, seviler... Kimi zaman bu sevilerini alaycı bir biçimde de dile getiriyor. Halkın belleğine, yüreğine bir güzellikler, iyilikler, sevecenlikler, uyumlar adamı olarak giriyor, böylece seviliyor, özümleniyor

Karacaoğlan'ın kendine çizdiği bu dünya, O'nun toplumsal oluşumların, gelişimlerin etkisinden de kurtulmasını sağlıyor bir bakıma. Diline baktığınızda, çağdaşları ozanlar gibi Osmanlıcanın etkileri yok. Hiç aruz ölçüsünü kullanmamış. Yöresinin, halkın konuştuğu, açık seçik, yalın, duru bir dili, şiirsel ustalıkla kullanmış. Yalnız hece ölçüsüyle şiirlerini söylemiş. Dilindeki bu yalınlık, şiirsel güç, O'nun halk katında sayılmasını, sevilmesini, benimsenmesini de sağlamış.

Karacaoğlan'ın, bugün de yepyeni, yalın, arı bir dili, etkinliğini yitirmemiş bir şiiri var. Halk şiirimizin, tartışmasız en önemli, büyük ustalarından biri.


Karacaoğlan Şiirleri
--------------Tualimforum İmzam--------------
Yeniden gülmem için
Beni baştan sevmen lazım.......
Başak isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
biyografisi, hayati, karacaoglan, karacaoğlan, karacaoğlan biyografi, karacaoğlan biyografisi, karacaoğlan hakkında, karacaoğlan hakkında bilgi, karacaoğlan hayatı, karacaoğlan kim, karacaoğlan kimdir, karacaoğlan özgeçmişi, karacaoğlan yaşamı


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar son Mesaj
Karacaoğlan İlköğretim Okulu Yüreğir Adana - Yüreğir Karacaoğlan İlköğretim Okulu Pelince Anaokulu - İlköğretim 1 03.12.19 09:28
Karacaoğlan İlköğretim Okulu Şehitkamil Gaziantep - Şehitkamil Karacaoğlan İlköğretim Pelince Anaokulu - İlköğretim 0 22.08.11 23:22
Karacaoğlan İlköğretim Okulu İslahiye Gaziantep - İslahiye Karacaoğlan İlköğretim Oku Pelince Anaokulu - İlköğretim 0 20.08.11 03:07
Karacaoğlan İlköğretim Okulu Musabeyli Kilis - Musabeyli Karacaoğlan İlköğretim Okulu Pelince Anaokulu - İlköğretim 0 17.09.10 22:28
Karacaoğlan İlköğretim Okulu Düziçi Osmaniye - Düziçi Karacaoğlan İlköğretim Okulu Pelince Anaokulu - İlköğretim 0 15.09.10 22:48


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:20 .


Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2