![]() |
Canciğer Canciğer Ben, senin için karakollarda kalmazmıyım Ben, senin için geceleri sokaklarda kalmazmıyım Ben, senin için memleketi birbirine katmazmıyım Ey arkadaşım, arkadaş değil gardaşım Ey dostum ey sen canciğer Vakit gayret kemerini kuşanma vaktidir Vurmalı bir intikam fişeği gibi zulmün çatısına Ve soytarı kahkahaları boğmalı Allah-u tekbir Ve korku salmalı küfrün damarlarına Sağım, solum, önüm, arkam kıyamet olmuş Ve ben kıyamdayım Kendi cenazeme durdum, er kişi niyetine Bu kaçıncı ölüşüm ey kahpe devran Bu hangi dirilişim? Ben kaçıncı Musa'sı Sen hangi firavunusun bu gök kubbenin En ulu hazretler aşkına, Abdulkadir Geylani Şah-ı Nakşibendi, Mevlana Halit aşkına Şeyh Ahmet Er Rufai sırrı ile sırla bizi En mukaddes zaferlere hazırla bizi Dostum canciğerim, özlemim, hasretim Çilem ortağım unutma beni Ben senin için elimde saz Yalınayak yollara düşmüşüm yollara düşmüşüm Ben, senin için meydanlarda adım öç koymazmıyım Senin uğruna cellatlara kınalı koç olmazmıyım Sırf senin için tepeden tırnağa suçlu kalmazmıyım Ey arkadaşım, arkadaş değil gardaşım Sen dostum sen, sen canciğer... Osman Öztunç |
Cinayet Var Cinayet Var Otogarda cinayet var Ne ambulans ne polis var Vuruldum düştüm yerlere Üzerime yağmakta kar Arkadaşlar gelmediler Sen gel sevdiğim Sen gel sevdiim Sen gel sevdiğim Üzerime gazete ört ki Uyuyacağım Uyuyacağım Uyuyacağım Haydutlar el ele verip Etrafımı çevirdiler Yüzleri çirkin adamlar Her yanımdan ateş açar Herkes bir yere kaçar Sen gel sevdiğim Sen gel sevdiğim Sen gel sevdiğim... Osman Öztunç |
Dadaloğluyam Dadaloğluyam Ve ey benden bin yıl sonraki nesil Nedir seni sende yitiren bu hal Titre kendine dön Öz cevherini şehitler, gaziler tarihinden al Ne çileler çektim ben bu yollarda Meçhule sürüldüm, yine ölmedim Ne kanlar kaybettim şu meydanlarda Sırtımdan vuruldum, yine ölmedim Koç Köroğlu'yam, Dadaloğlu'yam Dağlarda aslan, dillerde destan Zamanın rüzgarı tersine esti Zalimler gül tutan elimi kesti Işığım karardı, kalemim sustu Belimden kırıldım, yine ölmedim Koç Köroğlu'yam, Dadaloğlu'yam Dağlarda aslan, dillerde destan... Osman Öztunç |
Dağlara Çıkmanın Tam Zamanıdır Dağlara Çıkmanın Tam Zamanıdır Zulme çatıp zalimle dövüştüğüm Dertlenip te telaşına düştüğüm Bağrımı yarıp ta kabir eştiğim Dağlara çıkmanın tam zamanıdır Ululardan bir kutlu ferman ola Ferman ola derdime derman ola Vur yiğidim vur ki vatan var ola Kuşlar ölmüş karanfiller kurumuş Sevdiğimin gözünü yaş bürümüş Yiğitlerim pusaklanıp yürümüş Dağlara çıkmanın tam zamanıdır Hünkarımdan bir kutlu ferman ola Ferman ola derdime derman ola Vur yiğidim vur ki vatan var ola Ağlayıp ta dizlerimi dövdüğüm Yana yana etrafında döndüğüm Ben gidiyorum ver elini sevdiğim Dağlara çıkmanın tam zamanıdır Aslan beyden bir kutlu ferman gele Ferman gele derdime derman gele Vur yiğidim vatan kalmasın ele... Osman Öztunç |
Dön Yurduna Dön Yurduna Neydi o son sözlerin, geçmişi karalayan Senin ela gözlerin güzel kalbimi yaralayan Dön yurduna dön güzel, sen yurduna dön Yar esmer bakışların, nergizdir kokuşların Dillere destan oldu ay kız gönüller yakışların Dön yurduna dön güzel, sen yurduna dön... Osman Öztunç |
Durmuş'un Tüküsü Durmuş'un Tüküsü O her sabah gün doğmadan Horozlar ötmeden eller uyurken Erken kalkar cigara yakar Dağlara düşer dağlara hey Nedir kimdir kimseler bilmez Hiç yüzü gülmez hiç söz etmez Sakin Durmuş derdik adına Korkarım birgün gider de delmez Garip bir şeyler olmuştu Bütün köylüler susmuştu Durmuş erken indi dağdan Ve ilk defa konuşmuştu Eğilin Anadolu'ya Ayak degil kulak verin Neden ağlarmış ninniler Durun susun ve dinleyin Abam şalvarım çarığım Emeğim terim nasırım Kalemim kağıdım yazım Oğlum kızım karım sazım Gaflet çökerken uyukur Çoban uyur kurt uluşur Tetik düşer can vuruşur Can vuruşur can vuruşur Bir yaralı aslan ki yurdum devinir durur Çakallar birden ürledi Yağmur yağdı gök gürledi Üç gün üç gece yamaçta Sakin Durmuş görünmedi Dediler ki kuşlar gider Taşlar gider başlar gider iki gözüm Durmuş gider Gider diyar diyar gider Şimdi ürkek dudaklardan Dökülürmüş masal masal Uzun kış gecelerinde Durmuş'un türküsü Kalmış Eğilin Anadolu'ya Ayak degil kulak verin Neden ağlarmış ninniler Durun susun ve dinleyin Abam şalvarım çarığım Emeğim terim nasırım Kalemim kağıdım yazım Oğlum kızım karım sazım Gaflet çökerken uyukur Çoban uyur kurt uluşur Tetik düşer can vuruşur Can vuruşur can vuruşur Bir yaralı aslan ki yurdum devinir durur... Osman Öztunç |
Farkeyledim Farkeyledim Aşk seliydim sana akan Gönülleri ark eyledim Her güzelde sana bakan Tarafımı farkeyledim Emrin almışım imandan Sendin bana tek kumandan Sığındım her limandan Tekrar sana çarkeyledim Vesileyi at bir yana Sevişelim kana kana Değmezleri aşktan yana Birer birer terkeyledim Emrin almışım imandan Sendin bana tek kumandan Sığındım her limandan Tekrar sana çarkeyledim... Osman Öztunç |
Geri Gelen Mektup Geri Gelen Mektup Ruhun mu ateş yoksa o gözler mi alevden Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu Pervane olan kendini gizler mi alevden Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu Gün senden ışık alsa da bir renge bürünse Ay secde edip çehrene yerlerde sürünse Her şey silinip kaybolurken nazarından Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince İçimdeki azgın devi rüzgârlara attım Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım Gözler ki birer parçasıdır sende İlah'ın Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin Sen öldürüyorken de vururken de güzelsin... Osman Öztunç |
Gitme Gitme Beni bırakma Beni terk etme Beni unutma gitme Sen gidersen Dertlenirim Yaram büyür seninle Gitme, gitme Bunca onulmaz acıya Beraber göğüs gerdiğimizi unutup gideceksin demek Hani bir sevda şehri ki Ellerimizle, gözlerimizle, yüreğimizle biz yapmıştık bu Şehri Bütün kavgalardan İhanetlerden Namertlilikten İkiyüzlülük ve sevgisizlikten uzak bu şehri Yıkıp ta gideceksin eğer gideceksen Haydi durma haydi durma git gidebilirsen Sen hep suskun, böyle dargın Ben acılara vurgun Kahrolurum Ezilirim Dayanmaz ki yüreğim... Osman Öztunç |
Hasretin Düşer Hasretin Düşer Hasretin düşer Yüregimin orta yerine Garip bir hüzün sarar ruhumu Her zaman yazdıgım bu şehir sensin Fakir odamda döner durur yoklugum Kalar, gider gözlerim uzaklara Silindi rüyalarım süslü bir renkle Ne kar tanelerini tutuyor ellerim Ne de bebekler teselli ediyor beni Düşlerim kap karardı, düşlerimde bile yalnızım Birden çalsan diyorum kapımı, ansızın uyandırsan beni Kurtarsan bu kabustan, kurtulsam bu mah****an Güneşi getirsen bana yani sen gelsen diyorum Ellerim acıyor, ellerim baglı şimdi, ellerim tutsak Ellerim saklı, ellerim kayboldu karanlıgında gecelerin Ellerime yoklugun kelepçesi vurdu Sana çiçek veren ellerim Ellerim acıyor, ellerim baglı şimdi, ellerim tutsak Resmin pusduvak dibine düştü düşlerimin Mezar olacak bana bu dört duvar Yoklugun kadar gerçek bu ecel Yoklugun kadar büyük içimde acı Azar azar ölüyorum sen bunu bilmiyorsun Mezar olacak bana bu dört duvar Resmin pusduvak dibine düştü düşlerimin Şimdi ben yokluguna tutsagım Ölüm şiirim sensiz her güne İşte bu ben senin hakir şaiirin Gökyüzüne şekil veren o ressamım ben Bundan gayrı okunasıla Eshedü en La ilahe illallah ve Eshedü enne Muhammeden abdühü ve resulühü Bir sen yoksun, görünmüyorsun Gökyüzünde döner durur bir kartal Ben yaralıyım vurgun yedim gözlerimden Terliyim Ateş gibi yanıyorum Bir yudum su olsan diyorum çatlayan dudaklarıma Yüregim kurak topraklar gibi, gözlerim karanlık kuyu gibi Sevdanın kurşununa dalacam kahpelerin hesabı var ömrüme Bir sen yoksun, görünmüyorsun Kahpelerin hesabı, bir sen yoksun Hasretin düşer Yüregimin orta yerine Garip bir hüzün sarar ruhumu Her zaman yazdıgım bu şehir sensin Fakir odamda döner durur yoklugum Kalar, gider gözlerim uzaklara... Osman Öztunç |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 20:24 . |
Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2