tualimforum.com

tualimforum.com (http://www.tualimforum.com/)
-   Türk Şairlerin Şiirleri (http://www.tualimforum.com/turk-sairlerin-siirleri/)
-   -   Enver Gökçe Şiirleri (http://www.tualimforum.com/turk-sairlerin-siirleri/12290-enver-gokce-siirleri.html)

Josephine 17.08.08 10:31

Enver Gökçe Şiirleri
 
1909 - 1946

Saffet Korkut için

Bir Saffet Hoca vardı dost bağında
Hürriyet yoktu sağlığında
Gün geldi gitti incecikken
Yiğitken, güzelken, gencecikken.
Şimdi ne kadar dost varsa arkasında
Hasatçı, öğrenci, öğretmen
Ne kadar gül varsa toprağımızda:
Daldırma gül, ak gül, gonca gül;
Ne kadar sevgili varsa arkasında:
Tiyatro, iş, kitap, şiir, marş
Yanar yanar ağlaşır cümlesi,
Çoban ateşi hatırasında.
Gavur müslüman demezdi
"Kendisi için bir şey istemezdi"
Yatak ölümü beklemezdi"
Gitti vadesiz, gencecikken
Yiğitken, güzelken, incecikken...

Ölüm, adın kalleş olsun!

Enver Gökçe

Josephine 17.08.08 10:32

39 Harbi
 
39 Harbi

Gitsem de gitsem...
Bir an için terk-i diyar etsem
Biliyorum şu giden yoldur
Nehirdir, ordudur
Ve insanlara ait bir macera, bir sefer
Ama
Hicret mi, zafer mi, bozgun mu görsem
Görsem
Dost dediklerime zincir vuranlar kimdir?
Açık ve Türkiyeli avuçlarımı
Sıcak sakladım
Buz tutmuş
Eller içindi,
Şimdi sargısız, merhemsiz, çaresiz geliyorum
Şarapnel yarası kollar!
Şimdi uzaklardan teklifsiz ve senin için geliyorum
Kurşun yaralarından haber beklediğim
Yabancı değilim yoksa
Bir tanışmazlığım vardır
Ve unutulmuşluğum.
Çıksam, çıksam dağ olsa da yücesine
Duyar mıyım, duyar mıyım top seslerini
At boynundan aşan yiğidim
Şu terkedilmiş toprak
Şu yanan köy
Şu devrilmiş araba
Şu tank altındaki
Senin sevdiklerin mi?
Kömür işlenirdi,
Kalem oynardı, yol döşenirdi,
Güneşe selam durulurdu,
Her gün başında
Varsam görsem
Görsem her şey yerli yerinde mi?
Sana düşman oldum
939 harbi
Beni dostlarımdan ettin,
Beni mahzun ettin
Sefil ettin
Şair ettin!
Sana bin teşekkür
Büyük ızdırap
Bana sevmeyi
Bana hakikatı
Bana insanları öğrettin...

Enver Gökçe

Josephine 17.08.08 10:33

Ağıt
 
Ağıt

Teller iletmez haber, direkler devrileli
Kara habercidir göklerde kuşlar görüleli.
Anam, bacım yok içinde, neremdir yareli?

Adapazar! Erzincan oldun, türkülerdesin;
Bir bahar akşamında ölün, yüreklerde yasın,
Şahan mı vurdu kolun, yaralı turna mısın?
Doyulmaz dünyada; insanın çilesi ölüm.
Ne çare, geldi türküler yakılası ölüm
Ah! böyle mi kahredilir? Yıkılası ölüm.
Bu muydu çarşın, mahşer mi kurmuşlar yerine?
Yine mi "çağrışak kurtlar ve kuşlar" yerine!
Karalar giymişiz kutlu kumaşlar yerine.
Gurbette yar vardı, mendili işlenilmemiş,
Tarlalar hazandır, tütüne başlanılmamış.
Bir mendil ver n'olur, çevresi yaşlanılmamış.
Ağlarım; bu yürek sevdaya uyası değil,
Türküm var: Harput, Diyarbakır mayası değil.
Garibim: İçimde Eğin'in havası değil.
Bir yaprak sarmadım yarana yaran çözerim.
Bir mısra gülmedim, dosta ağıt düzerim,
Uğruna destan yazılası, Adapazarım...

Enver Gökçe

Josephine 17.08.08 10:34

Ah Len Ah
 
Ah Len Ah

Üşürülmüş
Yılan
Dilli
Bir
Hançerdi
Kardeşim
Yüreğime
Göğsüme
Kollarıma
"Bir
Dönüm
Mülk
Kan
Değerdi
Bizim
Buralarda
Kebanda
Ezirganda
Al
Sizin
Olsun
Helal.
Benden"
Sırtımda
Alacalı
Mintan
Boynumda
Yazma
Afilli
Kasketim
Düşmüş
Yere
Ayağımda
Kara
Kabar
Ayağımda
Soğuk
Kuyu
Lastiği
Boynu
Buruk
Kalmışım
Böyle
Ah
Len
Ah...

Enver Gökçe

Josephine 17.08.08 10:35

And Olsun Şart Olsun
 
And Olsun Şart Olsun

Ben
Böyle
Taşların
Çukurların
İçinde
Kalmışsam
Yalnızsam
Hor
Görülmüşsem
Arkasızsam
Ve
Böyleyse
Bahtı
Siyahım
Yemin
Kasem
Olsun
Ve
And
Olsun
Şart
Olsun
Yerde
Kalmaz
Ahım...

Enver Gökçe

Josephine 17.08.08 10:35

Başlangıç
 
Başlangıç

Zaman akar, zaman geçer,
Zaman zindan içinde;
Biz mapusta gürül gürül yatardık
Yılan çıyan içinde.
Getirdiler ite kaka bir yiğit,
Ayak çıplak
Ak bir mintan içinde.
Zaman zaman içinde
Işık duman içinde

Ve râviyan-ı ahbâr
Ve muhaddisân-ı rûzigâr
Şöyle rivayet
Ve hikâyet ederler kim:
Beni âdem zor bezirgân içinde
Vardı bir Balaban...

Enver Gökçe

Josephine 17.08.08 10:36

Bir Alıp Satıcı Gönül
 
Bir Alıp Satıcı Gönül

Düştüm bir öylesi çekilmez derde,
Ne ölümü düşünürdüm, ne yaşamak korkusu,
Ne sır aradım herşeyde, ne gariplik var serde,
Ne kara sevda, ne sevmek ne sevilmek arzusu
Artık her şarkı dokunur bana bu şehirde.
Hasret nedir bilmezken o kadar
Şimdi, her an, her yerde gurbetteyim.
Çünkü daha görmediğim güzellikler var,
Öyle bir yürek koymuşlarki içime neyleyim,
Her yere gönlümü vermeden geçemem dostlar!
Ben deli miyim bilmem mi neler ettigimi.
Bir han köşesinde yatmayınan Kerem diyorlar,
Ne tuhaf bu insanlar derdini dökmeyinen
Çaresiz derde bulunmaz merhem diyorlar,

Ah.. bir alıp satıcı gönlüm var gezer çarşı çarşı,
Başım güneşe düşmüş yanmayı öğrenir.
Nolur böyle duradursun cama güneşe karşı,
Gönül heryerde bir kardeşim güzel heryerde bir...

Enver Gökçe

Josephine 17.08.08 10:37

Bir İhtiyar
 
Bir İhtiyar

Gidiyorlar!
Atları, terkileri,
Göğüslerinde gümüş köstekleri yoktur.
Gidiyorlar!
Baş açık, yalın ayak, ardı arkasına
Ümitten gayri ekmekleri yoktur
Sen
Vermişsin de sırtını meşeye
Koca ihtiyar!
Yolların, yolcuların
Akşamla değişen şeylerin haricindesin.
Hatıralarınla yaşıyorsun :
İşte yine
Getirdiler bohçasını önüne
İşliği, çakmağı, tabakası,
Çorabı, çakısı, ayakkabısı
Ve Zonguldak treni,
Zonguldak madeni, kömür havzası,
Çakmağı, işliği, ayakkabısı.
Ötede insanlar gidiyorlar.
İşte yine getirdiler bohçasını önüne :
Sarsan bir cigara daha
Vursalar orta telden Emrah'ı
Yüreğin tutar mı söylemeğe
Başa gelen halleri?
Bir buçuk ay gezdin dağları
Avutmadı gönlünü
Toprak kokusu, keklik kokusu, çiğdem, çiçekler.
Keklikler konardı
Bir o taşa bir bu taşa
Ha deyip de çekemediğim tetiği.
Kınasını oynatamadığın
Düğününde oynayamadığın
Körpe kuzu düştü yadına,
İndin bahçeye :
Dayadın sırtını duta.
Domatesler kızarmıştı,
Yılı değildi bal armudunun,
Adam boyunu geçmemişti tınaz
Sonra malum...
Şimdi toprağa bakamıyorsun.
Çifte salsan kara öküzü
Gözlerine bakamıyorsun.
Bütün gözler onun gözleri
Bütün çalışanların emeği,
Onun emeği,
Sonra malum...
Zonguldak treni
Kömür dağları, kömür madeni

İnsanlar gidiyorlar
Gurbete,
Şehire,
Kara,
Sen bir efkar gelmiş de ağlıyorsun...

Enver Gökçe

Josephine 17.08.08 10:38

Bir Kalleş Düzenci Geceden
 
Bir Kalleş Düzenci Geceden

Karlı
Dağlar
Of
Dediler
Of
Dedi
Cilo
Of
Dedi
Munzur
Of
Dedi
Ağrı
Ve
Keşiş
Ve
Süphan
Dağı
Of
Dediler
Of
Dedi
Toroslar
Ormanlarımız
Limanlarımız
Şehirlerimiz
Ve
Bilcümle
Nehirlerimiz
Of
Dediler
Bu
Terazi
Bu
Ülker
Tanıktırlar
Geçtiğinizi
Gördüler
Hışımla
Ve
Dolu
Dizgin
Bir
Kalleş
Düzenci
Geceden
Ve
Batak
Göllere
Karanlık
Göllere
İlle
Görkemli
Yalnızlığında
Gökkubbenin
Hey
Benim
Kara
Sevdam
Kalleş
Kaderim...

Enver Gökçe

Josephine 17.08.08 10:39

Bir Milli Kurtuluş Türküsü
 
Bir Milli Kurtuluş Türküsü

Zalım!
Hemi de kötü dinli gavur,
Nasıl da bağdaş kurmuş toprağıma
Gülümü harmanımı savurur!
Kara gözlerini
Sevdiğim oğlan,
Bize oldu olan
Topla Antep'i, Çukurova'yı
İzmir'i, Urfa'yı, Konya'yı,
Haydi ha!
Ne durursun Munzur!
Engini de deli gönül engini
Kutluyalım şol kurtuluş cengini
Hayını,
Kompradoru, pezevengini,
Vur
Kara yeğenim vur!

Enver Gökçe


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 11:22 .

Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2