tualimforum.com

tualimforum.com (http://www.tualimforum.com/)
-   Türk Şairlerin Şiirleri (http://www.tualimforum.com/turk-sairlerin-siirleri/)
-   -   İlhan Geçer Şiirleri (http://www.tualimforum.com/turk-sairlerin-siirleri/12614-ilhan-gecer-siirleri.html)

Josephine 20.08.08 22:17

İlhan Geçer Şiirleri
 
Anadolum

Ey!..
Rüzgarları burcu burcu hürriyet kokan,
Anamdan yakın,
Yarimden sıcak Anadolum...

Sırtında kırbaçlar şaklamayan
Hür insanlarla dolu.
İliklerine kadar hür Anadolu.
Orda.
Besmeleyle açar şafaklar,
Tevekkülle iner akşamlar.
Dualar sinmiş bulutlar dolaşır
Bereket yağdıran göklerinde,
Teselli çiçek açar dal uçlannda,
Nurdan ırmaklarda yıkanır huzur
Sevda tüten türküler okunur
Uzayıp giden yollar boyunca...
Mevsimleri iç açan,
Ümit gibi yeşil,
Hayal kadar renkli Anadolum
Hür doğdun, hür yaşadın
Hür kalacaksın hür...

Kaynak: Türkiye Şiirleri

İlhan Geçer

Josephine 20.08.08 22:18

Bir Sen Güzelsin
 
Bir Sen Güzelsin

Sen gözlerimin ufkunda tüterken
Hüzün yağmurları yağmazdı günlerime
Ilıman ikliminle dolardı içim
Nasıl da sokulurdu ellerin ellerime

İnce bir yapraktı saçların
Yaşlanmış ağacımın dallarında
En gür şafaklar sökerdi
Aşkımızın yollarında

Sen sıcak gülüşlerde yaşardın
Avuçlarında hep bahar yağmuru
Yirmi yaşın elleriyle okşardım seni
Uzandığımız gök maviydi ve deniz duru

Kaçıp sana sığınırdım
Geceler üstüme üstüme gelince
Sonsuz mutluluklar ormanında
Bir nazlı geyik gibiydin ince

Bir sen güzeldin benim için
Bir de yüzünde açan karanfil
Öyle çok esiyordun ki içimde
Bahar rüzgarı gibi efil efil...

İlhan Geçer

Josephine 20.08.08 22:19

Bir Şehrin Hikâyesi
 
Bir Şehrin Hikâyesi

Şimdi Altındağ'da akşam olmaktadır
Koyu gölgeler düşmüş sokaklardan.
İşçiler, odacılar ellerinde ekmek soğan
Gecekondularına yollanmaktadır.

Bu şehir dile gelir kaldırımlarda
Garip pinekler kahvelerde hanlarda
Uykusuz, düşünceli yolcular garda
Ya gurbet ya sıla hülyasındadır

Cebeci sırtlarında hastane
Kah ümide kah ecele dönük biçare.
Askeri, memuru, köylüsü, kızı
Çilesiz sabahların rüyasındadır.

İnsanları karanlık, insanları perişan
Gecelerine çil çil yıldızlar yağan
Asude mütevekkil Yenidoğan,
Yoksul şafaklara uyanmaktadır...

İlhan Geçer

Josephine 20.08.08 22:19

Dönsen Şafaklarla
 
Dönsen Şafaklarla

Çocuk türkülerimin içinden çıkıp gelsen
Bana kederlerin en güzelini getirsen
Sonra İstanbul'u bırakıp gitsem
Kızkulesi sırılsıklam ağlasa
Karidesler pırıl pırıl balıklar ağlasa
Bulanık güneşlerde düşsem yollara

Saçların uçsa bulutlar arasında
Kaşların, kirpiklerin uzasa yıldızsı
İncecik şamdanlarda yansa hatıran
Deniz fenerleri çaksa bir yeşil, bir kırmızı
Her ağacın arkasından ve her köşeden
Sen çıksan karşıma

Sıcak bir yağmur akmasa ellerinden
Yüzüme hep acır gibi bakmasan
Geceler kararıp kararıp gelmese
İstanbul'u bırakıp gitmesem
Ufalsa ufalsa yalnızlığım
Sen essen mutluluğun denizlerinden

Gelsen umutsuzluk çiçek açmasa
Lodos kuşları konmasa rıhtımlara
Gene beyazlığın aksa çeşmelerden
Yokluğun yüzmese bulutlarda
Tutup pişmanlığın eteklerinden
Şafaklarla dönsen kıyılarıma...

İlhan Geçer

Josephine 20.08.08 22:20

Gözümde Tüten Şehir
 
Gözümde Tüten Şehir

Gözlerimde Ankara tütüyor
Masmavi gökleri vurmuş ufkuma
Gündüz hayalime gece rüyama
Ankara'nın eflatun taşı
Babamın kırlaşmış başı
Ve dost yüzlü sokaklar giriyor
Gözlerimde Ankara tütüyor

Serin bir poyraz esiyordur tepelerden
Akasya dallarını ürperten
Geç kalmış öğrenciler koşuyordur trene
Avareler uzanmış yeşil çimene
Aşina sesler gelir sokaklarından
Seni görüp seni sevip de ayrılmak zor
Gözlerimde Ankara tütüyor.

Bir ay doğuyordur Elmadağı'ndan
Rengiyle ışığıyla bizim olan ay
Yavaş yavaş kapatır dükkanı Günay
Son yolcular görünür Ozanlar sokağından
Gece garip yüreğime düşen kızıl kor
Gözlerimde Ankara tütüyor

Altındağ'ın artan kalabalığı
Mamak yollarında dizim dizim işçiler
Vişne bahçelerinden gelen serinlik
Badem çiçeklerine yağmur çiseler
Sen bu düşü neye yorarsan yor
Gözlerimde Ankara tütüyor...

Kaynak: Yeşil Çağ, s. 12

İlhan Geçer

Josephine 20.08.08 22:21

Güz Vurgunu
 
Güz Vurgunu

Hüzün sokaklarında gülkurusu bir imbat
Kuşların kanadında çığlık çığlık sonbahar
Muhteşem demindeki renklere inat
Kırık telli sazlarda bir Bestenigâr

Eskimiş saçaklarda yüreği dertli kumru
Güz sevdalarına matem tutuyor
Karalar bürüdü nazlı bulutu
Sonbahar en sıcak umutları yutuyor

Semalarda yazla hazin vedalaşmalar
Daha hızlı dövüyor dalgalar kıyıları
Yine yapraksız kaldı zamanı yutan çınar
Kehribar tesbihlere dizdik zamanı...

İlhan Geçer

Josephine 20.08.08 22:21

Hatıralar Şehri
 
Hatıralar Şehri

Yeşil rüyalarında hatıralar
Mevsimler boyunca çiçeklenirdi.
Sonsuzluğu hayal edilen bahar
Dişi gençliğini bu şehre verdi.

Huzur dal dal açar bahçelerinde
Sevda masalları dinler çiçekler.
Hulyalara dalan gecelerinde
Yeşil gözlerini öper melekler.

"Gümüşlü", fecirle tutuşan kümbet
Fani zaman akar "Nilüfer".
Türbelerde hâlâ mukaddes nöbet
Ova, fethin nal seslerini dinler.

Geçmiş zamanlardan kalan aydınlık
İpek gecelerine iner sel gibi.
Yıldızların koynunda erir aydınlık
Yeşil rengi bir darbımesel gibi.

Hülyalara boş kadehler uzatır
Garip akşamlardan taşan su sesi.
Anlatır sevdaları satır satır
Sır kutusu çınarların gövdesi.

Mavi çinilerden okunur Kur'an
Ses vermedikçe tarih, kubbelerinden.
Hep aynı şarkıyı söyler şadırvan,
"Çıkmaz muhabbetin derun-u dilden..."

Mahzun selvilerde uhrevi sada
Mesut yalnızlığında Emirsultan.
Hatıralar şehri zümrüt Bursa'da
Rüzgarların kanadındadır zaman...

İlhan Geçer

Josephine 20.08.08 22:22

Işıklı Yaşantı
 
Işıklı Yaşantı

Gözlerin iki yıldız damlası
Çalar akşamla kapımı
Bir yağmur başlar içimde yeşil
Döker üzüntü yapraklarını

Her gece bir başka mevsimle gelirsin
Dudaklarında alev alev yaz
Bir bahar kadar arzulu bazan
Bazan da kış gibi serin ve beyaz

Rahat okşayışlar gibidir
Sabahımda ışık ellerin
Sonra tutup alınyazımı yazar
Bırakır ortasında güzelliklerin

Durur yeşilin ortasında umut
Mutluluk gülümser gecelerden
Ölümü yalanlayan şarkılar geçer
Birlikte dolaştığımız bahçelerden...

İlhan Geçer

Josephine 20.08.08 22:23

Kayıp
 
Kayıp

Bu her şeyini yitirmiş dünyamda
Ne doğan günden ümit kaldı
Ne parampaça gönlümde tahammül
Dost yüzünde kayboldu bu simsiyah akşamda
O hep ötsün dediğimiz kuşlar da sustular
En acı lezzetinde zaman
Sen olmadıkça anladım
Yalan gündüzlerin ışığı yalan
Ufuklar merhametsiz rüzgarlar hoyrat
Ve ömrün bahçelerinde keder
Yalnızlığın acılarında
Can verdi aydınlık mevsimler...

İlhan Geçer

Josephine 20.08.08 22:23

Küçük İstasyonlar
 
Küçük İstasyonlar

Nedense küçük istasyonların hali
insana hep hüzün verir
Tek başına unutulmuş gibi
Ağaç toprak ve demir
Cam arkasında solgun yüzlü bir kadın

Mahzun gözlerle bakar çekilir
Küçük istasyonlar bana hep
Buruk yalnızlıkları tattırır
Gurbeti acı acı çalar kampana
Kavruk ağaç kara vagon gökte yıldız yalnızdır

Hüznüyle kaderiyle başbaşa yorgun
Yanında yöresinde renkler sapsarı
Terkedilmiş hâtıralar gibidir
Ara istasyonların kül rengi binaları

Ara istasyonları kederli küskün
Çevrenin kaderini yansıtır
Gecelerin ayazında gelip geçen trenler
İnsanın yüreğini biraz olsun ısıtır

Çok zaman ölümü düşündürür
İnsana küçük istasyonların hali
Garip yolcuları titrer öksürür
Telgraf tellerinde kuşlar misali...

İlhan Geçer


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:29 .

Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2