tualimforum.com

tualimforum.com (http://www.tualimforum.com/)
-   Türk Şairlerin Şiirleri (http://www.tualimforum.com/turk-sairlerin-siirleri/)
-   -   Muhsin İlyas Subaşı Şiirleri (http://www.tualimforum.com/turk-sairlerin-siirleri/13022-muhsin-ilyas-subasi-siirleri.html)

Josephine 24.08.08 11:16

Muhsin İlyas Subaşı Şiirleri
 
Aşkın Daveti

Deniz, yosunlu suçlarını uzattı bana
Köpükler balık tadında
Sahilin öbür ucundan bir ses yükseldi,
‘Ben aşkı arayanların gözyaşıyım!’
Açtım yüreğimi ‘dol!..’ dedim.

Çöl her gün aşıkların nefesiyle yıkanır
Kum taneleri ayak izidir yıldızların
Söyler rüzgârlar gurbet türkülerini,
‘Ben aşıkların duaya açılmış elleriyim’
Uzattım yüreğimi ‘al!..’ dedim.

Güller alev alev tutuşur bu yaylalarda
Yanan onlarin rengi yakılan umutlarımdır
Aynalar saklamadı sırlarımı, ifşa ettiler,
‘Saklayacak yer aramaktayım bu emanete?’
Gösterdim yüreğimi ‘kal!..’ dedim.

Gözlerime kilit vurdular her akşam
Dilim anahtardı bilemediler.
Yusuf’un gömleği sırtımda türkü söyler
‘Bir kapı ararım, bıçağı Züleyha’ya saklayacak’
Sundum yüreğimi, ‘çal’ dedim...

Muhsin İlyas Subaşı

Josephine 24.08.08 11:17

Aşkın Rengi
 
Aşkın Rengi

Bu gece kapılar umuda açık,
Güller türküsünü bana söylüyor.
İster gönlümde kal, ister çöle çık,
Zaman, ‘Aldananı affetmem’ diyor.

Nice türküleri göze söyledim,
Nice sözden aldım, söze söyledim,
Toprağa, yağmura, köze söyledim,
Vefâyı satmadım, Allah biliyor.

Dallar renklenince, su uyanınca,
Yürek hasret denen odla yanınca,
Düşteki düğünü vuslat sanınca,
Umutlar kapına saf saf geliyor...

Muhsin İlyas Subaşı

Josephine 24.08.08 11:18

Atınız Konuşsun
 
Atınız Konuşsun

Binin atlarınıza gidin buradan,
Gidin gecesi olmayan aydınlıklara.
Eğer bir eşkiya keserse yolunuzu,
Atınız konuşsuz, siz susun.

Binin atlarınıza giden buradan,
Gidin çiçeklerin ninnisiyle uyuyan yaylalara.
Eğer sınır bekçileri keserse yolunuzu,
Atınız konuşsun, siz susun,

Binin atlarınıza gidin buradan,
Gidin yalanın ulaşmadığı vadilere.
Eğer korkular keserse yolunuzu,
Atınız konuşsun, siz susun!..

Ah, yelesinde rüzgârın türkü söylediği atlar,
Ah, geleceğe adanmış genç süvariler,
Zamanı kirletenler şimdi peşinizdedir,
Söyleyin sizleri kimler korusun?

Muhsin İlyas Subaşı

Josephine 24.08.08 11:19

Aynanın Anlattıkları
 
Aynanın Anlattıkları

Anlarsın hayatın korkunç yükünü,
Hüznün aynalara yansıdığı gün.
Yarınsız olmanın som gerçeğiyle,
Başlar saçlarında bir beyaz sürgün.

Bastona yüklenen bir ömrün kahrı,
Uzanacak eli umutla bekler.
Gözlerin takılır gençlik resmine,
Her bakış, vehmine bir şeyler ekler.

Geçmişin en bâkir hatırasında,
Zamanın cümbüşü başlamış raksa.
Olgun mesafeler döner çöküşe,
Tedavi diriltse, ecel bıraksa.

Doğmak bir imtiyaz, ölmek imtiyaz,
Harp ve kazaların talan devrinde.
İhtiyarlık dert mi yaşayan için,
Bin kere ölen var, şimdi bir günde!

Muhsin İlyas Subaşı

Josephine 24.08.08 11:21

Benim Şiirim
 
Benim Şiirim

Oturup düşünsün benim şiirim,
Ne ağlasın, ne de bağırıversin.
Gurbet, Hasret, Hikmet pınarlarından
Geçip son visâle sevgiyle ersin.

İnsanın çok yönlü duygularında,
Buluversin o da bir küçük liman.
Geleceği, dünün göğüslerinden,
Şiirimle emip büyüsün zaman!

Soylu bir geçmişin mirasçısıyım,
Divanlar keşfimde anahtar benim.
Fikirle hissimi kucaklar dünyam,
Hilkâtin sırrına açık yüreğim...

‘İçgüdü, dış tesir ve çılgın hayâl’,
Kalemime şükür belâ olmadi,
Ilâhi idrâkin saltanatina,
Bunlarla şiirim yol da bulmadi.

Mayamda deryâdil bir heyecan var,
Öncelikle beni bana koşturur.
Kendimi buluşun yorgun zevkine,
Sonsuz bir koşunun kahrini vurur...

Aşkinda kendimi bulma gayreti,
Bir sentezin mermerine renk olur.
Gönlümdeki sirri keşfeden Tevhid,
Telkin çizgisinde kendini bulur!..

Muhsin İlyas Subaşı

Josephine 24.08.08 11:22

Bir İnce Yola Düştüm
 
Bir İnce Yola Düştüm

Hilkâtten haşre kadar, bir ince yola düştüm,
Emdim ruhunu aşkin, bir başka hâle düştüm.
Mizrabi yüregimin vurdukça tellerine,
Gözlerime kelepçe takti da gitti biri,
Baglandim sükûtuna, yığıldım ellerine,
Ressamını bekleyen bir boş tuvale düştüm.

İçimde süvârisi kaybedilmiş bir at var,
Tutmam yelelerinden, yollarımda sırat var.
Kendi dizginlerimi verdim başkalarına,
Bir küheylan gibiyim, umut gibi, dipdiri,
Sevdâmın denizinde kulaç açtım yarına,
Dalgalarla boğuşan bir yalnız sala düştüm.

Kuş çağırdı inandım, dal çağırdı bağlandım,
Hamdım yola çıkarken, şükür piştim ve yandım
Işıkların dansıyla sabaha uyanırken,
Avuçladı gönlümü sevdâlımın gözleri
Aşka doğru bir sonsuz koşudayım şimdi ben
Meyvesi vuslat olan bir ince yola düştüm...

Muhsin İlyas Subaşı

Josephine 24.08.08 11:24

Bir Ölümsüz Aşk İçin
 
Bir Ölümsüz Aşk İçin

Beni yenileyecek bir sevdaya tutsağım,
İçimdeki gurbeti buhurdan gibi tüter.
Ben, infilâk etmeye hazırlanmış bir dağım,
Sevdalımın bir defa nazar etmesi yeter!.

Fecir kadar ılımlı, denizler kadar berrak,
Zamanı bir kadehin dudaklarında bırak,
Gel de bendeki aşkın deli rüzgârına bak,
Bir soylu savaş için beni ön safa iter.

Büyülenmiş hıçkırık kuşatmış dört yanımı,
Bana bırakmaz hasret, bir eşref zamanımı,
Kaç başaktan sağmışlar bilmiyorum kanımı,
Bir ölümsüz aşk için damarlarımda titrer...

Muhsin İlyas Subaşı

Josephine 24.08.08 11:27

Biter
 
Biter

Umut yorulur, koşmazsa,
Bir köhne kafeste biter.
Gerçek hayali aşmazsa,
Ömür bir nefeste biter.

Bir hevese neler verdik,
Nice hayaller gönderdik,
Kim bilir kaç saf güzellik,
Çirkinleşen süste biter...

Üstüyle altı bir yerin,
Beklemek acılı, derin,
Yaşanmayan sevgilerin,
Heyecanı seste biter.

Umut, zaman, imkân derken,
Yalnızlık gelmişse erken,
Sen koroda yer ararken,
O çalınan beste biter!..

Muhsin İlyas Subaşı

Josephine 24.08.08 11:28

Çanakkale Gazeli
 
Çanakkale Gazeli

Bu savaş, geceleri halden hâle bürünür,
Ay şehitlere güler, gün melâle bürünür.

Yumruğum Conkbayırı, Tınaztepe'dir alnım,
Ufkum zafer tadında bir hâyale bürünür...

Vurur kösünü mehter, kurulur can pazarı,
Sınırlarım nur rengi bir hilâle bürünür...

Gün boyu siperlerde sığınağım duamdır,
Gözlerim ve yüreğim o cemâle bürünür.

Boğaz şahdamarımdır, sahiller pençelerim,
Kılıcımdan korkanlar, kıyl u kâle bürünür...

Yüz binlerce yiğidim kanıyla yıkar yurdu,
Melekler iner yere, son visâle bürünür...

Çanakkale geçilmez!, şehidler nöbettedir,
Çanakkale, içimde kaç misâle bürünür...

Muhsin İlyas Subaşı

Josephine 24.08.08 11:30

Çocuk ve Melek
 
Çocuk ve Melek

Bir ev yaptı da çamurdan,
İçine gönlünü koydu.
Çöp topladı şurdan-burdan,
Beşik yaptı da uyudu:

Rüyasında dedi Melek:
- İyi ama, ya büyürsen,
N'olur beşik bilmek gerek?
Çocuk güldü: -Varsın ya sen,

Ben büyürüm ve ölürüm,
Ama çocuklar tükenmez.
Bunun içindir ki, hürüm,
Bayrağım hiç burçtan inmez.!

Melek güldü: -Tatlım, canım,
İkimiz aynı soydanız.
Sen benim görünen yanım,
Üstelik aynı huydanız.!

Melek döndü dünyasına,
Bırakarak bu yüzünü.
Çocuk daldı hülyasına,
Rüyadan açıp gözünü...

Muhsin İlyas Subaşı


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 19:12 .

Powered by vBulletin Version 3.8.7
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0 RC 2